Fuat Bol

Fuat Bol

fuat.bol@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

El-cevap: Bu dünyada adalet yoktur!
Şayet bu dünyada adalet olsaydı; bu dünyanın temyizi olan öbür dünyaya (mahkeme-i kübra: Allah’ın c.c. mahkemesi) gerek kalmazdı. Orada boynuzsuz koyun, boynuzludan hakkını alacaktır.
İki Büyük Dünya Savaşı da benimki benim, seninki de benim anlayışı yüzünden çıktı ve sonuç olarak, güçlü olanlar (galipler) güçsüzlerin (mağlupların) haklarını gasp ettiler.
Bu hal, bugün de aynen devam etmektedir. Büyük balık küçük balığı yutmaktadır!
İşte modern dediğimiz insanlığın geldiği nokta budur ve bu nokta insanlıktan çıkıp hayvan oluşun ve hatta hayvandan daha aşağı bir mahluk oluşun resmidir.
Dünyanın ipi, yani güç zalimlerin eline geçtiği andan itibaren kopmuştur. Bunun günümüzdeki adı emperyalizmdir (sömürgecilik).
Dünyanın sonu yaklaştıkça zulüm hükmünü icra edecek; zulüm arttıkça kıyamete doğru dörtnala koşulacak.
Türkiye’nin dışında Myanmar’daki Müslümanların çığlığını duyan yok; dolayısıyla Arakan’daki zulme bütün ülkeler güçleri nispetinde ortaktır.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan BM Genel Kurulu’nda Myanmar’daki ve dünyanın diğer yerlerindeki dramları tüm ülke liderlerinin yüzlerine haykırdı. Duvardan ses gelir belki ama üzerlerine ölü toprağı serili liderlerden tek bir fısıltı bile işitilmedi.
Dedik ya, hak güçlünün elinde; güçlü ise zalimin ta kendisi!
Myanmar’ın sözde Nobel Barış ödüllü bir lideri var; Suu Çi isimli bu bayanın kendisi de aldığı ödül misali şaka gibi.
Neden sonra ülkesinde vahşet hakkında konuşma ihtiyacı duyuyor ve dünyanın televizyon ekranlarında bile bakamadığı insanlık dışı olayları görmezden gelip inkâr ediyor ve ülkesinden göç eden yarım milyon Müslümanın neden gittiklerini anlamadığını söylüyor!
Oysa geçen ağustos ayında, BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan’ın sunduğu raporda: “...Arakanlı Müslümanların temel insan haklarından mahrum edildiklerini, vatandaşlığa alınmadıklarını, yoksulluğa mahkûm edildiklerini, polis ve asker baskısıyla inim inim inletildiklerini, köylerinin yakılıp göçe zorlandıklarını ve bütün bunların onları açık bir şekilde isyana sürüklediğini...” açıklıyordu.
Ülkesinde rezil bir şekilde soykırım yapılıyor ve bu, BM raporuyla tescilleniyor, o ise kafasını kuma gömerek tüm dünyaya yalan söylüyor. Hiç kimse de çıkıp, barış ödüllü (!) bu kadına yalan söylüyorsun deyip, haddini bildirmiyor, bildiremiyor.
Siz söyleyin; var mı bu dünyanın adaleti?
Ne diyelim; Allah c.c. imhal eder (süre tanır, mühlet verir) ama asla ihmal etmez!
Zira “Hakkın sillesinin sedası yoktur; bir vurdu mu devası yoktur!”