Barselona’yı görmek lazım

3 Nisan 2012

Çok gezen mi, çok okuyan mı?
Hangisinin daha çok bildiği tartışma konusu olmuştur. Tıpkı tavuk-yumurta hikayesinde olduğu gibi.
Herkesin kendine göre bir yorumu vardır. Benim yorumum da gezen her zaman daha çok bilir şeklinde.
Hele ekonominin daraldığı, ülkelerin iflasın eşiğine geldiği bir dönemde işadamlarının yeni pazarlar bulması lazım. Dünyaya açılması lazım. Çanta elde, dünyanın her köşesine gidip bağlantılar yapması lazım.
Böyle bağlantıların en kolay yolu da düzenlenen fuarlardan geçiyor. Fuar işadamları için gerçekten büyük bir pazar. Bu pazarı iyi görüp, iyi değerlendirmek lazım.
Türkiye’de odalar da üyelerini bu pazarlarla buluşturmak için organizasyonlar yapıyor. KOSGEB’in de destekleri ile fuarlarda işadamlarımız yer alıyor.
Manisa’da da oda ve borsalar bir ilke imza atarak ortak bir organizasyon düzenledi. 79 kişiden oluşan işadamı heyeti Barselona’da düzenlenen dünyanın sayılı fuarları arasında yer alan Alamentaria Gıda ve İçecek Fuarı‘na katıldı.

Yazının Devamı

Şu sistemi bir oturtsak!

28 Mart 2012

Hangi sistem mi? Eğitim sistemi tabii ki...
Yola çıkılan son değişikliğin parolası, futbol sistemi gibi: 4+4+4... Hücum mu yoksa savunma ağırlıklı mı, belli değil.
Eminim, bu sistemi ortaya atan kişinin bile kafası karışıktır şu anda...
Meclis’te kıyamet kopuyor; anlayanlar, anlamayanlara anlatıyor. Ama sonuçta sistemin tam amacını ne bilen var, ne de anlayan!
Herkes kendine göre yorum yapıyor ya da kendi partisinin görüşüne göre çıkış arıyor.
Muhalefet yine imam hatiplere işi getiriyor.
İktidar ise artık düz lisede okuyup işsizler ordusuna katılacak genç sayısına son vermek istediklerini söylüyor.

Yazının Devamı

Eller şifaya uzanacak

22 Mart 2012

Manisalı olarak bu hafta turizm elçiliği görevini yapmam lazım.
472. Mesir Festivali’ne Ege’yi davet ediyorum.
472 yıl önce başlayan geleneğe Egelilerin de ortak olması gerektiğini düşünerek, hiç olmazsa pazar günü Manisa’ya buyurun diyorum.
Bu festival için bir aydır Manisalılar çalışıyor. Hazırlıklar, meydan hariç tamam.
Meydanı yetiştiremedik. Çok çalıştık ama olmadı. Hava koşulları ters gitti. Yağmur yağdı, böyle oldu.
Zaten meydanda da konserler olacaktı. Meydanın üzerinde yine millet tepinecekti, belki de bir arıza çıkacaktı. Sağlık olsun diyelim.
Zaten bu halka konser de, istediğin meydanda düzenle, herkes gelir. Yeter ki şaşalı bir isim gelsin.

Yazının Devamı

Aynı kafa

17 Mart 2012

Manisasporlu futbolcuların hayati maç öncesinde yaptıkları antrenman boykotundan şunu anladım.
Ümit Özat’a büyük haksızlık etmişim meğer.
32 günde takımın içine edip, takımı bu hale getiren kişinin sanki sadece Ümit Özat olduğunu yazarak yanlış yapmışım.
Oysa Manisaspor’un bu hallere gelmesi, bu sıkıntılarının bir tek nedeni var.
O da bu kafa!
Zaten Ümit Özat’ı bu takımın başına getiren aynı kafa değil mi?
32 gün takımın şeker gibi erimesini seyreden bu kafa değil mi?

Yazının Devamı

Üç projenin reddi kıyameti kopardı

13 Mart 2012

Manisa Belediye Meclisi geçen hafta bir karıştı, pir karıştı.
Ana muhalefet salonu terk etti, Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Manisa’nın geleceği olarak gördüğü 3 projesini Meclis’ten geçiremedi.
Salonda sesler yükseldi, sıcak temaslar oldu.
Yeni belediye hizmet binası, oda ve derneklere yapılacak modern plaza ve Saruhan Otel önünde yer alan belediyeye ait arazinin ticari alana dönüştürülmesi teklifleri reddedildi.
* * *
Tarafların nabzını yokladık. Paylaşılamayanın ne olduğunu merak ettik.
Ortaya çıkan tablonun tamamen siyasi görüş ayrılı olduğu kanısına vardık.

Yazının Devamı

Mutlu ve umutlu

12 Mart 2012

Rakip Mersin İdmanyurdu... Böylesine önemli bir rakipten üç puanın alındığı maçta, geçmişle hesaplaşmanın faydasının olmadığını biliyorum. Ama geçmişi de unutamıyorum.
Bu takım bu hale nasıl geldi? Nasıl bu kadar aciz durumlara düşürüldü? İnsanın mantığı almıyor. Hele bu takımın 32 günde enkaza dönüştüren Ümit Özat’a nasıl bu kadar sabredildi?
Giderayak ‘Yapacak bir şey yok’ sözleri hala hafızalarımda. Bu takım, hala yapılacak bir şey olduğunu gösterdi dün herkese...

Yapılacak çok şey var
Bu kadar geçmişi andıktan sonra, bugüne dönmek lazım. Pırıl pırıl genç bir hocanın bu kadar kısa sürede Manisa’da değiştirdiği havaya gelelim.
Yapacak bir şeyin olmadığı bir ortamdan, umutların yeniden yeşertildiği maça gelelim. Kazanmak için önce inanmak lazım.

Yazının Devamı

Büyük günde ne oldu?

6 Mart 2012

Manisa için 1 Mart 2012 büyük bir gündü. Peki neden 1 Mart Manisa için birden büyük gün oldu. Gerçekten büyük bir gün müydü? Ve de o büyük günde ne, ya da neler oldu. Muhtemelen merak edenleriniz vardır. O gün neler oldu bir de benden dinleyin istedim.
Bir defa gerçekten 1 Mart büyük bir gündü. Çünkü dünya devi Ferrero yatırım için Manisa OSB’yi seçmişti. Fabrikanın temel atma töreni yapılacaktı. Manisalılar olarak gurur verici bir tercihti. Tabi ki dünya devi olan Ferrero Manisa’yı kara kaşı, kara gözü için tercih etmemişti. Tercihinde bir çok etmen vardı. OSB’nin alt yapısının mükemmel olması en önemli gerekçelerden biriydi. Ve bu alt yapıyı oluşturan, Manisa OSB’nin bugünlere gelmesinde rol oynayan kişilerin törende isimleri anılmasa da, onlar da bu tercihten gurur duyuyorlardı.
Büyük günde bir de ihracat rakamları açıklanacak, devamında da vergi ödül töreni yapılacaktı. Ama organizasyon öylesine tuhaftı ki, kurumlara verilecek olan ödüllerden, kurumların yarısının haberi yoktu. Ödüllerin yarısı da bu yüzden ya elde kaldı, ya da tesadüfen orada olan başka kurum yetkililerine verildi.
Ve bu büyük günde Manisa’nın ağır misafirleri olacaktı. Kimdi bunlar Başbakan

Yazının Devamı

Yatak odasından canlı yayın

28 Şubat 2012

Uzmanlar birkaç aydır yüksek sesle söylüyor. Yeni Türk Ticaret Kanunu, ülkedeki ticari hayatı büyük ölçüde değiştirecek. 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olan bu kanun, bu haliyle uygulamaya konulduğu takdirde, memlekettin hapishaneleri bayağı şenlenecek. Çünkü yer kalmayacak.
Bu kanun içinde öyle maddeler var ki, paranızda olsa kendinizi kurtaramıyorsunuz. Artık eskisi gibi uzlaşma, parası neyse ödeyelim devri kalkıyor. Yerine hem para cezası, hem de hapis uygulaması başlıyor.
İkisi bir arada dönemi.
Bu kanunu yazan komisyonun başkanı Prof. Ünal Tekinalp’in seminerine katılıp, kanununda ne var, ne yok anlamaya çalıştım. Tabi hocamız kendi başkanlığını yaptığı komisyonun hazırladığı kanuna muhalefet edecek hali yoktu. Salondaki katılımcılara dört dörtlük bir ticaret kanunumuzun olduğunun müjdesini verdi. Biz de helal olsun dedik.
Geçen hafta Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’nın etkinlik programında ticaret kanununu sonra bir de Gazi Üniversitesi Maliye Bölüm Başkanı Prof. Şükrü Kızılot’tan dinledim. Kızılot, ticari hayatı değiştirecek kanunundaki eksikleri ve yanlışları anlatmaya başlayınca, dehşete kapıldım. Allah ticaret ile uğraşanlara yardım etsin

Yazının Devamı