Çanakkale'de 2 gün neler yapılır?

Siz hiç Bolu diye yola çıkıp Çanakkale'ye gittiniz mi? Hadi gelin 2 günlük Çanakkale gezisi burada.

Biz her şeyi Bolu diye ayarlayıp, yanımıza polarlarımız, kalın pijamalarımızı alıp çantalarımızı ona göre hazırladık. Abant, Yedigöller notlarımız çıkardık,
kalacak yerleri araştırdık ve ani bir kararla Çanakkale'ye gitmeye karar verdik. İki günümüz dolu dolu geçsin diye Çanakkale'yi seçtik ve yaklaşık 5 saatte İstanbul'dan Çanakkale'ye vardık. Ve elbette kalacak bir yer yine ayarlamadık :) Aslında ayarladık gibi ama yanlış yeri ayarlamışız :)

Öğretmen evinde kalırız diye düşündük ve yoldayken sadece yer olup olmadığını sorduk. Onlar da tek gecelik yer olduğunu fiyatının da 160 TL olduğunu söylediler. Biz buna güvenerek Gelibolu'dan Lapseki'ye geçtik ama ben bu arada yol boyunca Eceabat neresi? Bir taraf Eceabat diğer taraf Lapseki acaba nereden gitmemiz gerekiyor gibi sorular sorsam da bunları pek önemsemedik :) Biz Lapseki'ye vardık ve öğretmen evine geldik ama görevli amca benim adıma yer ayırtılmadığını söyleyip, fiyatının da 100 TL olduğunu söyleyince anladık ki biz olmamız gerek öğretmen evinde değiliz:) Peki burası orası değilse bizim öğretmen evimiz neresi? İşte yolda gelene kadar Eceabat neresi diye diye gelmemden anlamamız gerekiyordu. Eceabat feribotu yerine Lapseki'ye binmişiz :) Bu sefer Çanakkale merkeze gitmek için yaklaşık yarım saat kadar yol gittik.

Arabayı park edeceğimiz düzgün bir otopark bulamayınca öğretmen evi yerine daha önceden not aldığımm Cura Otel'de kalmaya verdik. Pek alışkın değiliz böyle otellere ama mecbur kaldık:) Bence gayet güzel bir seçim yapmışız, biraz şehir merkezinden uzak ama onun dışında her şey oldukça iyiydi. Odaya eşyalarımızı bırakıp, şehir merkezine gitmek için taksi çağıracaktık ki, otele bir arkadaşını yerleştiren Çanakkale 18 Mart Üniversitesi akademisyeni bizim için büyük bir şans olarak karşımıza çıktı. Arkadaşının arabasıyla, bize hem panoramik bir şehir turu attırdılar hem de nerede ne yenir, içilir, ne alınır ve nerede ne yenmez tüm bildiklerini ve deneyimlediklerini bizimle paylaştılar. Buna bir sonraki gelişimizde arabamızı park edeceğimiz otopark da dahil. Biz bu bilgiler doğrultusunda önce Aynalı Çarşı'ya gittik. Sonra'da Biga köftecisine...

Yerini tarif edemem, ki zaten biz de sorarak bulduk :) Kime sorasınız gösterir :) Her şey çok lezzetliydi ve 2 kişi dükkanı sömürerek 60 TL ödedik. Yemekten sonra da akademisyenimizin burada kestaneli sufle yemeden dönmeyin dediği yere geldik. Kaymaklı biga tatlısı üzerine sufle mı demeyin, yiyin gitsin. Hamurunda kestane parçacıkları var ve akış akış bir sufle :) Anlatamıyorum gidip yiyin lütfen :)

Bu kadar yemek sonrası yürüyüş için sahile yöneldik ki, tam meydanda Kale Seramik tarafından hazırlanan Türkiye'nin ilk dijital savaş müzesi ile karşılaştık. Giriş için herhangi bir ücret ödemiyorsunuz. Gezmeden asla dönmeyin...

Geceleme otelimizde :) Sabah otelimizde yapılan kahvaltının ardından bu defa Eceabat'a doğru yola çıkıyoruz. Gelirken 40 lira verdiğimiz feribot dönüşte 35 lira.

Biz ilk önce similasyon merkezine gittik. Navigasyonla gidip yine kaybolduk, baya yanlış bir yolda gidiyorduk ki yolda birini görüp sorduk da geldiğimiz onca yolu geri döndük :) Yolda similasyon merkezine yaklaşana kadar herhangi bir tabela yok, o yüzden Kbatepe istikametini takip ederseniz buraya ulaşacaksınız. 13 lira ödeyerek gruplar halinde girip 11 farklı odada 3 boyutlu olarak anlatılan Çanakkale Savaşı'na şahit olabilir, 1 saat süren etkinlik sonrası müze katından çıkarak, burayı da gezebilirsiniz.

Biz buradan çıktıktan sonra Anzak Koyu ve sehitliği gezdik. Ama yol üstlerinde pek çok tabela görüp, durup yazıları okuduğumuz yerler de oldu. Size önemli bir tavsiye, bu yerleri rehber eşliğinde gezmeniz, siz ne kadar bilgi sahibi olursanız olun, kaçırdığınız çok fazla yer oluyor. Ben anlatan birilerini duyduğum anda çaktırmadan tüm rehberleri dinledim:)

Gezilecek çok yer var ama biz sadece belli başlı yerleri 2 güne sığdırabildiğimiz kadar gezdik. Hiç gitmediyseniz az çok öğrenmek ve görmek için 2 günlük böyle bir kaçamak yapabilirsiniz. Biz turumuzu tamamladıktan sonra, dönüşe geçtik ama tabi yine navigasyonla. Bizi kestirme diye soktuğu ara yollarda, bulmayı umduğumuz gözlemeci teyzelerden uzaklaşa uzaklaşa yoldaki ineklerle konuşa konuşa ve aç kalarak evimize döndük. Siz navigasyonla hareket etmeyin:) Sorun, insanlarla iletişime geçin... Bir sonraki yazıda görüşmek üzereee...

https://www.instagram.com/gezginayii/