Gözde Yener Birman

Gözde Yener Birman

gozdeyener1@hotmail.com

Tüm Yazıları

Psikolojideki yeni nesil akım Mindfulnes, olayları olumsuz açıdan değil, her yönden görmeyi sağlayıp farkındalık yaratıyor. Stres ve kaygı sonucu ortaya çıkan rahatsızlıklar da önleniyor.

Bitmesini istemediğim bir röportaj daha… Günlerce oturtun beni, sorayım, deşeyim, öğreneyim. Konu psikolojideki yeni nesil akımlardan Mindfulness; konuğum ise ülkemizde alanında başı çeken isimlerden MEF Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü Öğretim Üyesi ve Bölüm Başkanı Doç. Dr. Zümre Atalay.
Kendisi bize, “Acı hep var ve hep olacak ama bununla nasıl başa çıkacağın senin seçimin… Mindfulness ile size genlerinizi değiştirebilecek yöntemleri veriyoruz” diyor. Bugünkü Sevinç Pastanesi Sohbetleri’nde belki de hayatınızla ilgili yeni kararlar verirsiniz, ne dersiniz?

Dolu dolu bir meslek hayatınız var. Ne oldu da Mindfulness’ı seçtiniz?

ZÜMRE ATALAY: Tanışma hikayem doktora tezime dayanıyor. Temeli çok eski, kadim bilgilere kadar uzanıyor ama ruh sağlığı alanında yeni kullanılmaya başladı. Araştırmalarımda gördüm ki Mindfulness, uygulanan kişilerde depresyon, anksiyete ve stres gibi durumları azaltıyor. Aynı zamanda beyinde hem yapısal hem de fonksiyonel değişikliğe neden olduğuna dair bilimsel bulgular var. Mindfulness genetiğimizin kader olmadığını gösteriyor.

O halde tüm rahatsızlıkların temelini Mindfulness ile atlatabilmemiz mümkün mü?

Psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıkların temelinde stres ve zorlanma var. Mindfulness stresi ve zorlanmanın algısını değiştirdiği için hem psikolojik hem fizyolojik değişikliklere neden oluyor. Anneannemiz kaygılıysa, ailede depresyona yatkınlık varsa biz de buna yatkın olarak dünyaya geliyoruz. Psikolojik rahatsızlıklar da genlerimizle geçiyor. Dolayısıyla kaygılarımızı bu yaşamımızda çözümlediğimizde çocuklarımızı da ruhsal olarak korumuş oluyoruz.

Kaygı ve endişe bu kadar mı zararlı?

Bugün kardiyak rahatsızlıkların, kanserin, bağışıklık sisteminin, bazı alerjik rahatsızlıkların, geçmeyen ağrıların temelinde fazlasıyla ruhsal rahatsızlıklar var. Kaynağını organik açıklayamadığımız, fizikselmiş gibi görünen bir sürü psikosomatik rahatsızlık var. Bunlar hep stres aracı değişkeni ile ortaya çıkan rahatsızlıklar.
Mindfulness’ın söylediği ve benim en çok ilgimi çeken şey “Her insanın yaşamında zor durumlar var ve bundan kaçmak mümkün değil. Biz, zorluğu ve zorlanmayı birbirinden ayırıyoruz. Mindfulness ile ‘zorlanmanın’ önüne geçiyoruz. Zorluklarla yaşamayı göze aldığımız zaman zorlanma azalıyor. Hepimizin hayatında stres var, önemli olan bununla nasıl baş edildiği.

Mindfulness bu devrede ne öneriyor?

Acıları karşılama biçimi zorlanmayı etkiliyor ve azaltıyor. Eski bilgilerde hep “Olumlu düşün” yaklaşımı var. İşte Mindfulness burada, “Bu senin suçun olmayabilir, hangi bedende, yaşamda, ırk, cinsiyet ve kültürde dünyaya geleceğini sen seçmiyorsun” diyor. Ama tüm bu olanları nasıl karşılayacağımızı seçebiliriz.

MF bize neyi gösteriyor?

Bize sıkıntı veren, geçmiş ve mevcut durumla ilgili senaryolarımız, yani gelecekle ilgili olan beklentilerimiz.
1-Mindfulness bize şimdi ki anda kalma becerisini sağlıyor.
2- Fark ettiklerimizi belli tutumlarla ele almayı öğretiyor. Bu tutumların en önemlisi de kabul etmek.
3- Her şeyi kontrol edebileceğimizi düşünebiliyoruz. Kaygı da buradan kaynaklanıyor. Yaşamın bize getireceklerine de güvenmek gerekiyor. Bu boş vermek demek değil. Savaşmadan ve problemlerimizi fazla büyütmeden devam edebilmek adına onlarla sağlık bir mesafede durabilmek gerekiyor.

Bilinçli farkındalık

Kabul etmek bu kadar temposu yüksek bir dönemde doğru bir yaklaşım mı?

Burada ki kabul etmek, çabalamaktan vazgeçip size verilen her şeyi olduğu haliyle kabul etmek değil. Daha çok yaşamımızda var olan acı ve zorluklarla devam edebilmeyi göze almayı öneriyor.

Bir de sizin çok üzerinizde durduğunuz şefkat yaklaşımı var. Bize bunu açabilir misiniz?

Mindfulness zaten şefkatli olmak demek. Bazı nedenlerden dolayı şefkati yitirmiş olabiliyoruz. Acının doğasını anlamakla ilişkili bir tutumdur, bir beceridir, o yüzden öğrenilebilir. Ayrıca Mindfulness’da en gerçek an şu andır. Olduğumuz durumla, olmak istediğimiz durum arasında ki fark arttıkça acı çekmek ortaya çıkar. Ben burada olduğum için eksiğim, tam değilim, -meli -malı ile biten cümleler acı çekmemize neden olur. Acı standarttır, herkesin hayatında vardır. Ama acı çekmek bizimle ilgilidir.

Tüm bu dedikleriniz biraz da olgunlaşma süreci… Oysa salgıladığımız hormonlar bizi niyetimizin tam aksi yönüne de tetikleyebilir. Bununla mücadele etmek nasıl mümkün?

Eski beyin hayatta kalmak üzere programlanmış. Tehlike anında bizi savaşmak ya da kaçmak üzere uyarıyor. Mindfulness, yapılan egzersizlerle olayları her yönüyle görmemizi sağlıyor.

İzmir’de eğitim programı

Farkındalık aslında olumlu anlam taşısa da eskilerin tabiriyle “Akıllı olup mutsuz olacağıma, aptal olup mutlu olurum” lafında olduğu gibi biraz acı verici bir durum haline gelebiliyor…

Haberin Devamı

Fark ettiğimiz şeylerle ne yapacağımızı bilmediğimiz sürece bu iyi bir şey değildir. O yüzden ben Mindfulness’a farkındalık değil, bilinçli farkındalık diyorum. Farkındalık olumsuzlukları, adaletsizlikleri de görmemize neden oluyor; bu yüzden fark ettiğiniz şeyi nasıl ele alacağınızı bileceksiniz. Burada kabul, yargısızlık, şefkat devreye giriyor. Tüm bu tutumlar sadece fark etmeyi değil, fark ettiklerinizi nasıl ele alacağınızı göstermek için önemli. Fark ettiklerimizle ne yapacağımızı bilmediğimizde mutsuz oluruz.

MF için belli bir yaş aralığı var mı?

MF dünyada parlamentolarda, okullarda, kreşlerde, anne-baba eğitimlerinde, üniversitelerde veriliyor. Oxford’ta Mindfulness’ın yüksek lisansı var. Ne kadar erken öğrenilirse o kadar iyi. Çocuk yaşta başlanması, hayatın duyumsayarak yaşanması önemli. Mindfulness aynı zamanda önleyici bir sistem.

İzmir’de şubeniz var mı?

İzmir’den çok talep var. Bu yıl şubat ayında İzmir’de bir eğitim açmayı planlıyorum. Mindfulness’ı öğrenmenin yöntemleri var ve temeli meditasyondan geçiyor. Spirtüel, ezoterik bir meditasyondansa bir tür bilinçsel prova olarak görülebilir. Tepkilerimizi bilinçli olarak kullanmanın pratiklerini yapıyoruz.

Haberin Devamı

ZÜMRE ATALAY KİMDİR?

MEF Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü öğretim üyesi ve bölüm başkanı Doç. Dr. Zümra Atalay, doktora sonrası çalışmasını Rochester Üniversitesi Psikoloji Bölümünde “Mindfulness ve Psikolojik İhtiyaçlar” üzerine yaptı. Uzmanlık alanı olan Bilinçli-farkındalık temelli yaklaşımlar üzerine IMA (International Mindfulness Based Association) düzenlediği eğitimi programını tamamladı. Sekiz ülkede eğitim veren IMA’nın uluslararası eğitmeni ve Mindfulness: Şimdi ve Burada kitabını yazarı.