Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

MENEKŞE gözlü efsane güzel Elizabeth Taylor ile ünlü aktör Rock Hudson aynı filmde oynuyorlardı.
Ve...
Yakınlaşmışlardı.

Hangi koca kabul eder ki

Aynı oteldeydiler.
Kocası ünlü sinema adamı Michael Wilding bir uçağa atlayıp duruma el koymaya gider.
Aşk dedikoduları onun da kulağına ulaştığı için tedirgin, hatta öfkelidir.
Otelden içeri kollarının altında 2 köpekle girer.
Resepsiyoniste “eşinin nerede olduğunu” sorar.
Çekingen bir sesin ona “otelin restoranında, Mr. Rock Hudson’la yemekteler” diye fısıldaması üzerine hızlı ve sert adımlarla restorana gider.
2 dakika sonra restorandan gene hızlı ve sert adımlarla kollarında 2 köpekle çıkar.
Suratı allak bullaktır.
Otelden çeker gider.
Meğer dedikodular doğruymuş.
Karısıyla Hudson arasında bir ilişki varmış.
Olaydan sonra Elizabeth Taylor, öfkeli eşine telefon eder ve ne söyler dersiniz?
İnanılır gibi değil ama söylediği şu:
“Elimde değil, başrol arkadaşlarıma hep biraz da olsa aşık oluyorum. Sanırım bu hiç değişmeyecek”...
Yani demek istiyor ki “yaptım, zaten hep yaparım, bundan sonra da yapacağım”.
Hangi koca bunu kabul eder ki!
Otelin holünde öfkeli koca Michael Wilding’in restorandan öfkeyle fırlayışına bir süre sonra da Elizabeth Taylor ile Rock Hudson’un el ele kahkahalar atarak çıkışlarına şahit olan bir Amerikalı aktör arkadaşına şöyle demiş:
“Cennette işler pek de göründüğü gibi değil anlaşılan...”
Bu süreçte sonun boşanma olması elbette sürpriz değildi.
İşin ilginç yanı yıllar sonra yakışıklı aktör Rock Hudson’ın “gay” olduğu yolunda medya iddialarının yayınlanmış olmasıdır.

İNSANLAR YAŞADIKÇA
MONTGOMERY Clift’te bir dev aktördü. Çok yakışıklıydı.
“İnsanlık Suçu” adlı filmde Montgomery Clift’le Elizabeth Taylor başrollerdedir.
Elizabeth, filmin çekiminde Monty’e (Montgomery Monty diye anılırdı) çarpılır.
Monty’nin sonraları anlattığına göre hayli yakınlaşmışlar.
Oysa “Monty’nin de eşcinsel olduğu, Elizabeth’in ona yazdığı ateşli aşk mesajlarını erkek sevgilisine verdiği” söylenir.
Elizabeth yakınlaşmaları nedeniyle olsa gerek bu eşcinsellik boyutunu fark etmemiş.
Ta ki...
Monty’e “beni görmeye gelmeyecek misin” mesajına “kusura bakma hayatım kocan tipim değil” cevabını alana kadar.
............
Dünyanın en güzel kadını menekşe gözlü divanın başına da böyle şeyler geliyor.
Ama...
Bakın nasıl da baştan çıkarıcı bir güzelliğe sahip.

BELDEN YUKARISINI ÇEKİN
ROBERT Taylor yakışıklı bir ilah. Dünya güzeli kadınlarla beraber olmuş.
En ünlü ve güzel kadınlarla başrollerde oynamış.
Ama henüz öğrenciliği süren peri gibi küçük kız Elizabeth Taylor çok başka...
Robert Taylor’a sinema hayatının en büyük utancını yaşatmış.
“Komplocu” filminde öpüşme sahnesi...
Elizabeth’in çıplak teni üzerinde sadece ince siyah bir gecelik var.
Yaklaşıyorlar ve öpüşüyorlar.
Bu sahne 2 kere çekilmiş.
Birincisinde Robert Taylor’un etkilendiği ve bunun herkes tarafından görülmesi üzerine kameramana utanarak “bir daha çekin belden yukarı çekin lütfen” dediğini belirteyim.
“Sertleşme” vakasına noktayı koyayım.
Buna neden olan Elizabeth Taylor’un neler hissetmiş olacağı ayrı bir konu.
Fakat sahne çekildikten sonrası da ilginç.
Elizabeth’in özel öğretmeni sete gelip “cebir dersini bitirmen gerek” der.
Elizabeth’in cevabı şöyle:
“Biraz önce Robert Taylor tarafından öpüldüm ve matematik ödevini yapmaya hiç niyetim yok...”
Lise çağında bir genç kızın dev oyuncuya yapabildiğine bakın.
“Lolita” neden bu kadar tuttu dersiniz?
............
Not: Elizabeth Taylor - Hollywood ‘un Menekşe Gözlü Divası - C. David Heymann -Biyografi- İstanbul 2012

Haberin Devamı

KARAKOLDA BİTEN İLK AŞK
“FOTOĞRAFTAKİ yakışıklı kim?”
Merak etmeyin. Bu bir 3. sayfa erkek şiddeti olayı değil.
Öyküsü aşağıda.
Attila İlhan ilk aşkını anlatıyor.
Lisededir.
İzmir Karşıyaka’da komşu kızına abayı yakar.
Ona mektuplar yazarak evinin merdivenine bırakır.
Kız da ona yazar.
Zarfı aynı yere bırakır.
Attila İlhan daha o yıllarda kitap kurdudur.
Yasak olan Nâzım Hikmet’in şiirlerini elde etmiştir.
Nâzım’ın hayranıdır.
Kıza mektuplarında Nâzım’dan aşk dizelerini de yazar.
Ve sonra okul öğretmenleri kontrolde kızın sakladığı mektupları bulurlar.
O zamanın yaftasıyla “vatan haini komünist şair Nâzım Hikmet’i” okumak komünist olmak demekti.
Okul müdürü durumu polise bildirir.
Siyasi polis, kızı ve Attila’yı gözaltına alır.
Aynı araçla götürülürken Attila İlhan şemsiyesini bu mektup aşkına uzatır.
O da gülümseyerek teşekkür eder.
İşte bütün konuşma bu.
...........
Şairin “Ne kadınlar sevdim zaten yoktular” serüveninde başlangıç böyle.
Sonu hapis.
Suçu ağır;
“Aşık olmak, aşk mektubu yazmak, sevdiği kıza komünist şairden aşk dizeleri göndermek.”
............
BÜYÜK YOLLARIN HAYDUDU -Kendi kaleminden Attila İlhan- Yayına hazırlayan Öner Ciravoğlu -CAN Yayınları Ağustos 2012
............
Bayram sonrasına kadar yıllık iznimin bir kısmını kullanıyorum.
Şimdiden Ramazan Bayramınızı kutluyorum.
Esenlikler diliyorum...