Meryem sürprizi

GQ dergisinin “Yılın Erkekleri” ödül töreninde sürpriz Meryem Uzerli’nin gelişiydi.
Sultan Süleyman rolüyle ününü daha da vurgulayan Halit Ergenç’e ödülünü dizide Hürrem Sultan’ı oynayan Meryem’in vermesini düşünmek gerçekten hoş.
Meryem Uzerli nasıl da doğal bir güzellik, kendi gibi olmanın ışığını tüm salona yansıttı.
Sohbetimizde onun “kompleksi, içten ve dost” yapısını daha da yakından paylaştım.
Espriler yapıyor, gülüyor, sımsıcak enerjisini yansıtıyor.
Fotoğrafımız da bu anlattıklarını güzel yansıtmakta.
Four Seasons Otel’deki davette kendi alanlarında yılın bir numarası erkeklere ödülleri verildi.
Ben de Hamdi Koç’a ödülünü vermek zevkini ve onurunu yaşadım.
Bunca erkeğin arasında Serenay Sarıkaya’ya da “Yılın Kadını” ödülü verildi.
Serenay çok şık ve hoş bir genç kadın olarak Meryem’le birlikte dikkatlerin odağındaydı.
GQ çıtayı yüksekte tutuyor.
Yayınının ötesinde özellikle sanatı değerlendiren ödülleriyle yaşam kalitesine katkılar yapıyor.

SANATA İNSAN SELİ

10 Kasım’da Atatürk için sevgi seli içimi ısıtmıştı.
Ardından 12 Kasım’da Contemporary İstanbul (Cİ) açılışına büyük ilgi seli gelecek için alacakaranlığımı aydınlattı.
Umut verdi.
10 binler Kongre Merkezi’ne akmıştı.
Atatürk’ün Türkiye’si karanlığa “U” dönüşü yapamaz, işte kanıtı diye düşündüm.
Cİ her yıl daha da üstüne koyuyor.
Dünyadan katılım coğrafyasını genişletiyor.
Açılışta galeriler ve kuruluşlar küçük partiler düzenlemişti.
Fakat asıl büyük davet Galatasaray Adası’ndaydı. (Suada)
Yanımda “medya devrimi” diye nitelenen dünyanın en yüksek tirajlı “Huftington” internet gazetesinin muhabiri vardı.
Sanat yazılarına imza atan genç bir kadın.
Babası Güyan’lı, annesi İngiliz.
“Türkiye’nin çağdaş dünya ile çok yönlü diyaloglarından biri de bu Cİ etkinliği” dedi.

Demet Sabancı Çetindoğan ve Ahmet Güneştekin’le Pera Palas’ta...

GÜNEŞTEKİN ONURUNA GECE

TARİHİ Pera Palace yeniden kazanıldı.
Atatürk’ün de odasının bulunduğu ve çok sayıda ünlü siyasetçinin, yazarın kaldıkları Pera Palace ilk yıllarının pırıltılarına dönüş yapmakta.
Otelin sahibi Demet Sabancı Çetindoğan, küresel ressamımız Ahmet Güneştekin için 50 kişilik bir yemek düzenledi.
Upuzun bir masa...
Keyifli sohbet...
Karşımda Ahmet Güneştekin’in “devamlı sanatçısı” olduğu dünyanın en büyüklerinden Marlborough Galeri’lerinin sahibi, yanımda ise CEO’su.
CEO Michael “Müthiş bir şey. Bir fenomen. Tabloları bu kadar hızla satılan başka bir ressamla çalışmadık” diyordu.
500 bin, milyon dolarlardan bahsediyoruz.
Küçük rakamlar değil.
Asıl gurur duymamız gereken Güneştekin ve onun gibiler...

SANAT DAHİL ‘AİDAT’

42 MASLAK, çok farklı bir proje.
Maslak’taki çok katlı diğer yapılardan önemli farkı, bina sakinlerinin aidatlarında “sanat” payının da olması.
Projenin sahibi Erol Özmandıracı gerçek bir sanat tutkunu.
Binanın girişinde sık sık değişen sanatçıların sergileri yer alıyor.
Ayrıca...
Binanın duvarlarında tablolar...
Çeşitli yerlerinde heykeller...
Contemporary İstanbul (Cİ) bağlamında 42 MASLAK’ta da bir açık hava daveti düzenlenmişti.
Etrafı gökdelenlerle çevrili aydınlatılmış geniş alanda hoş bir parti.
İki hafta önce Dubai’de yaşadığım tablonun ikizi gibiydi.

KAÇAK GELİNLER ‘ŞEFFAF ODA’DA

TV8’in ilgiyle izlenen “Kaçak Gelinler” dizisinin başrol oyuncuları Deniz Baysal (Kainat), Selin Şekerci (Şebnem), Açelya Topaloğlu (Almila) ile müzisyen, aranjör, besteci, prodüktör ve orkestra şefi, aranjör, piyanist İskender Paydaş Şeffaf Oda konuklarım.
İskender Paydaş çalıyor, genç ve başarılı sanatçılar Pelin Yılmaz ve Ozan Ünlü söylüyor.
Dünyaca ünlü düşünce gücünü hünerleriyle harmanlayan illüzyonist Ramon Saez’den Kaçak Gelinler’e uzun süre kaçamayacaklarını kanıtlayacak bir şov sergilemesini istiyorum.
Ramon gösterileriyle herkesi şoke ediyor.
Keyifli dakikalar yaşatıyor.
Kaçak Gelinler’in üçü de İzmirli, üçü de güler yüzlü...
Kainat’ı canlandıran Deniz Baysal konservatuvar eğitimi almış.
Programda Azeri şarkısı olan Gel Ey Seher’i söylüyor. Pırıl pırıl bir ses...
Dizide bu özelliği de kullanılmalı.

YAŞSIZ ŞARKILAR
3 yaşında piyano çalmaya başlıyor, 5 yaşında dersler alıyor.
İlk paralarını okul çaylarında rock grubuyla kazanıyor.
İskender’in son albümü için “Neden Zamansız Şarkılar” diye soruyorum.
Yanıtlıyor:
“Zamanla şarkı kavramını birbirinden kopartıp artık zamansızlığa yaymak istedim.”
Albümdeki şarkılar birbirinin rakibi diyorum.
İskender “Zamansız Şarkılar’dan Sıla’yla olan şarkıyı, Tarkan’ın “Hop De”si iki numaraya düşürüyor. Tam kendimizle yarışıyor olduk. Güzel bir sezondu” diye ekliyor.