Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Müftülerin nikâh kıyması...
“Resmi nikâh”ın yanı sıra “dini nikâh” kıydıranlarımız çok.
Belirteyim ki ben de 46 yıl önce eşim Canan’la “imamın karşısına” oturduk.
Yani...
Resmi nikâhın yanı sıra “dini nikâhımız” da var.
Bunu yazmamın bir nedeni de satırlarımın “önyargılı” olmadığını göstermek.
.....................
O nedenle “dini nikâhımız” daha “resmi nikâhtan” önce kıyıldı.
Oysa...
Yasa gereği önce “Belediye başkanı ya da onun vekili devlet memuru” tarafından resmi nikâh yapılmalıymış.
Bilmiyorduk...
Ailelerimizin de “dini nikâhları” olmadığı için onlar da bilmiyordu.
Ama...
İlginçtir ki imam efendi “dini nikâh” kıymadan önce bize “Önce şu evlilik cüzdanlarınızı bir gösterin. Resmi nikâhınız olmadan dini nikâh kıymam” gibi bir uyarıda bulunmadı.
......................
Demek...
Sadece bize değil milyonlarca çifte aynı şey yapılmış/yapılıyor olmalı.
Müftülerin “hem resmi, hem dini nikâh yetkisi” bu bakımdan ilk bakışta olumlu görünüyor.
Ayrıca...
Bir mecburiyet yok.
İsteyen şimdiye kadar olduğu gibi nikâhını “Belediye başkanı ya da onun vekili devlet memuruna” kıydırabilir.
Müftüye gitmez.
Ayrıca...
Dini nikâh da yaptırmak isteyenler bizim nikâhı kıyan imam efendi gibi “Önce resmi nikâh cüzdanlarınızı gösterin” demeye gerek bile duymayanlara kalmaz.
O tür imamlar devre dışı kalır.
......................
Ancak...
Ortada Anayasa’da “vatandaşların eşitliği” hükmü açısından kaygılarımı da belirteyim.
Diyanet İşleri Başkanlığı ve bağlı müftülükler “Sünni...”
Buna karşılık...
Türkiye’de milyonlarca -belki- 20 milyonun üzerinde başka din ve mezheplerden vatandaşlarımız var.
Onların din adamları sadece “dini nikâh kıyabiliyor.”
Ve...
Önce “resmi nikâhın kıyılmış olması” zorunluğunun altını çizeyim.
Papazın, hahamın karşısına geçmeden “TC vatandaşı Ermeniler, Rumlar, Yahudiler -önce- resmi nikâh kıydırmak zorundadırlar.”
Peki...
Papazlara, hahamlara da “hem resmi, hem dini nikâh kıyma yetkisi” neden yeni yasada yer almadı?
.......................
Daha hassas bir konu.
İstismara, ortalığı karıştırmak heveslilerine malzeme olmaması için de şu sorunun dile getirilmekte olduğuna işaret edeyim.
“Alevi dedelerine de, cemevlerinde resmi ve dini nikâh kıyma yetkisi neden düzenlenmedi?”
Zaten “Cemevlerinin ibadethane sayılması” tartışmaları yaşanırken bir de bu konu...
Gerçi...
Yasa “nikâhı devlet memurunun kıymasını” öngörüyor.
“Kilisenin papazı, sinagogun hahamı, Alevi dedeleri” devlet memuru değiller.
Ama...
Diyanet İşleri’nde Alevi vatandaşların da orantılı olarak temsili uzun süredir sık sık gündeme gelmiyor mu?
Böylece “dedelerin” devlet memuru statüsü düzenlenirse “eşit vatandaşlık ve sosyal bütünlük” için bir yasal düzenleme düşünülmeli.
Papazlar ve hahamlar için de bir “istisnai yasal hüküm” konabilir.
......................
Yazının başlarında “müftülerin resmi nikâh da kıymaları” için “ilk bakışta olumlu” diye yazmıştım.
Fakat...
Daha derine gidildiğinde bakın ortaya böyle soru işaretleri çıkıyor.
Oysa...
Herkese “resmi nikâh genel, eşitlikçi, ayrımsız bir uygulamaydı.”