Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ters köşe mi?
CHP hiç beklenmeyeni yaptı.
“Referan-dumun iptali” için Danıştay’a başvurdu.
Oysa...
Genel beklenti CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne gitmesiydi.
Daha sonra da AİHM’ye...
....................
Danıştay’a başvurunun gerekçesi özetle şöyle:
YSK “oylama devam ederken, mühürlü olmayan oy kullanımının da geçerli sayan” bir karar verdi.
Seçim yasasındaki “Oyların geçerli olması için mühür gereklidir” kesin hükmü gereği “kanun çiğnenmiştir.”
Ortada “tam kanunsuzluk” durumu vardır.
Bu nedenle referandum sonuçları iptal edilmelidir.
Kesin kararınıza kadar “tedbir” niteliğinde uygulamanın tarafınızdan durdurulmasını istiyoruz.
Ayrıca...
“1000 sandıkta blok oy kullanıldığı iddiasıyla bunların da sayılması” gibi sonucu etkilemeyecek talepler de var.
Ama...
Asıl olan talep “referandum sonuçlarının tümüyle iptali...”
....................
Yasaya göre “YSK kararları kesindir.”
Yani...
YSK kararları için “üst mahkemeler (Yargıtay ve Danıştay) yetkisizdir.”
Ya AYM?
Yazılı hukuka göre AYM yolu da kapalı.
Bu yüksek mahkemenin daha önceki başvurulara “ret” kararları varır.
....................
Peki...
CHP, Danıştay’a hangi hukuk dayanağıyla gitti?
Cevap şöyle özetlenebilir:
“YSK oylama devam ederken, yasanın açık hükmüne rağmen ‘mühür şartı aranmaksızın oyların geçerli olacağı’ kararını vermiş ve sandıklara bildirmiştir.
Bu, ‘yasanın dışında’ bir ‘idari karar’ hükmündedir.
İdarenin bütün işlemlerinin yargı denetiminde olması gerektiği hükmü gereğince Yüksek İdare Mahkemesi (Danıştay) bu başvurumuzu sonuçlandırmalıdır.
Sonuç açıklanıncaya kadar da YSK’nın kesin sonuçları açıklaması durdurul-malıdır.”
Top artık Danıştay’da...
....................
Danıştay’dan “ret” kararı çıkarsa CHP gene de AYM’ye başvurabilir mi?
“YSK kararları kesindir” ilkesi gereğince bu yolun kapalı olduğu uzmanlar çoğunluğunun görüşü.
Ancak...
Bazı akademisyenlere göre “YSK kararlarının kesin olduğu ve yüksek yargı organlarına başvuramayacağı” hükmü eskidir.
Daha sonra “AYM’ye bireysel başvuru yolu” açıldığı için, bu “arka kapıdan giriş” denenebilir.
....................
Bunlardan sonuç çıkma ihtimali hayli zayıf.
Ancak...
YSK kararı kafaları karıştırmış, referandum sonucunu tartışmaya açmıştır.
YSK oylama devam ederken “mühür şartı aranmayacağı” kararını alıp bildirdiği sırada şu tartışmaları öngörerek daha ihtiyatlı olabilirdi.
Misal...
“Mühür şartına aykırı zarfların sonradan mühürlenmemesini ve oyların ayrı torbalarda saklanmasını” bildirebilirdi.
Gerekirse bu oylar tekrar sayılabilirdi.
Belki de “EVET” ve “HAYIR” oyları arasındaki 1.5 milyona yakın farktan az sayıda kalırdı bunlar. Böylece seçim sonucunu etkilemeyeceği gerekçesiyle kesin karar açıklanabilirdi.
Oysa...
Sandıklar açıldıktan sonra mühürler tamamlanmış olduğu için “referandum sonuçlarının tamamı” tartışmaya açılmış bulunuyor.
Mühür şartı aranmaksızın geçerli sayılan 2-2.5 milyon oyun olduğu iddia edilmekte.
....................
Sonuç...
Yukarıda değindiğim gibi, iç hukuk yollarında CHP’nin sonuç alması uzak ihtimal.
Ama...
AİHM’ye gittiğinde -ki CHP kararlı görünüyor- Türkiye demokrasisini sınırların ötesinde de sorgulatacak gelişmeler olabilir.
Bunun işareti Avrupa Konseyi’nden “uç gösterdi.”