Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İLETİŞİM sektöründe bir süredir “yeni uranyum” söylemi dolaşımda.
Açayım...
“Kimlik bilgileri 21’inci yüzyılın en değerli veri tabanı. Büyük kazançlar sağlayabiliyor. Eğer ‘zenginleştirilirse’ tıpkı ‘zenginleştirilmiş uranyumun’ nükleer silaha dönüşmesi gibi müthiş tehlikeli olabilir.”
Gündemde patlama yapan “Türkiye’den 50 milyon kişinin kimlik bilgilerinin bir çete tarafından ‘hack’ edildiği” yolundaki haber böyle okunmalı.
Küçük bir örnek vereyim:
Türkiye’de bu kimlik veri tabanı sayıları 1000’i bulan avukatlara satılmış. Büyük paralar ödemiş avukatlar.
Bu veri tabanını “icra takiplerinde kolaylık sağlaması” için satın almışlar.
Bu örnek bilinenlerden sadece biri.
Herhalde kaç milyarlar dönmüş olmalı!
.......................
Ancak...
Olay yeni değil.
Veri tabanı 2010 yılına ait.
1980 sonrasında doğanları kapsamıyor.
Herhalde kim ne yapacaksa yapmıştır.
........................
Bununla beraber, yazının ilk cümlesinin işaret ettiği “tehlikeyi” ihmal etmemek gerek.
Siber suçlar, sızıntılar katlanarak büyüyen bir tehdit.
Panama’daki “offshore” bankalardaki trilyonlarca dolarlık 10 milyon hesap sahibi veri tabanı sızdı.
Bunların arasında Putin’in yanı sıra -istifa etmek zorunda kalan- İzlanda Başbakanı, Pakistan Başbakanı, Suudi Kralı, futbolcu Messi’nin hesapları da var.
Büyük çoğunluğu vergiden kaçmak için bu hesapları kullanıyor.
Offshore bankalar da bu gizli hesaplarla “kara para” aklıyor.
Ama...
Sadece kolaylık nedeniyle offshore hesapları açanlar da yok değil.
Paranın gelmesi de başka hesaplara gönderilmesi de araya sokulan birkaç isim ve avukatlık büroları üzerinden olduğu için kafa karıştıracak kadar grift.
Fakat gene de epeyce can yanacak.
........................
Türk Parasını Koruma mevzuatı Özal zamanında değişti.
Dışarıda banka hesapları artık legal.
Ya daha önce?
İstanbul’un köklü zenginlerinden dinlemiştim.
Sanırım -zaman aşımı dolduğu ve dışarıda para tutmak legal hale getirildiği için olacak- “bir zamanlar” geyiği kotasından anlatmışlardı.
WASP (White Anglo Saxon) Amerikalılar güvenilir insanlardır.
Özellikle savaş yıllarında Türkiye’den kaçmak zorunda kalırsak birkaç yıl kendimizi ve ailemizi yaşatacak paralarımızı WASP dostlarımıza emanet ederdik.
Bilirdik ki 3 nesil sonra torunlarımız bile gelse bu paramız ona aynen verilecekti...
Eski çamlar bardak oldu...
WASP’lara da ABD vergi dairesi “Banka hesabındaki bu para nereden?” diye sorar.
İkinci Dünya Savaşı yıllarında Hitler Almanya’sının Nazi liderleri de paralarını İsviçre’deki gizli hesaplarında “altın olarak” stok etmişlerdi.
Bütün Avrupa ülkeleri savaş ve işgal halindeyken İsviçre’nin bir ada gibi bu dramın dışında bırakılmasının başka sebebi ne olabilir?
İsviçre de artık -neredeyse- tamamen şeffaf.
O nedenle Panama gibi birkaç ülke bankaları hâlâ gizli hesaplarda kara para tutabiliyor.
Görüyorsunuz, bunun da sonu geldi.
.........................
Demokrasi ve şeffaflık küreselleşmeyi tamamlamak üzere.
Haydut devletler, haydut liderler/siyasetçiler, haydut örgütler, haydut bankalar, haydut STK’lar, ömürlerini noktalamak sürecindeler.
Açıkgöz şirketler ve işadamları da onlar olmayınca kendilerini boşlukta hissedecekler. Ne var ki “suç” insanlığın başından bu yana bir gerçeği.
Elbette yeni yollar, kanallar, şeytani buluşlar gene olur.
Ama...
Çok zor, göreceli olarak hissedilir derecede az.
Ve bunca iyimserlikten sonra “zurnanın zart dediği” delik.
“Siber haydutlar elde ettikleri veri tabanından isimler kullanarak Panama gibi offshore bankalarda hesaplar kullanırsa... Kimliği kullanılan kişinin haberi bile olmadan üzerinden milyarlarca kara para akarsa!..”
İşin yoksa “Yeni uranyum ben değilim” diye uğraş dur.