Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bir film ve bir albüm...
“Aşkın Mevsimi Olmaz”
albümüyle Ferhat Göçer ve “Tatlım Tatlım” filmiyle Büşra Pekin, Şeffaf Oda konuklarım.
Programa Ferhat’ın albümüyle aynı adı taşıyan “Aşkın Mevsimi Olmaz” şarkısıyla başlıyoruz.
Şarkının öyküsü ilginç...
Bu şarkıyı İzmir’de bir tarih öğretmeni yazmış. Şarkılarını gitar eşliğinde öğrencilerine de söylüyormuş. Bu şarkı da onlardan biri.
Ferhat Göçer iyi şarkı seçer...
Sinan Akçıl’n yazdığı “Kızım” şarkısının hikâyesini de şöyle anlatıyor:
“Sinan bu şarkıyı Hadise ve babası için yapmış. İkisi arasındaki ilişkiyi düşleyerek. Şarkıyı dinlerken anıra anıra ağlıyordum. Sırtıma hançer saplandı sanki...”
Ferhat bu şarkıda kendi “kızını” düşünüyor. Her baba yoğun işleri nedeniyle çocuklarına yeterli zaman ayıramamış olmanın acısını hisseder. Programda da söylerken gözlerinin dolduğuna şahit oluyoruz. Ferhat, Şeffaf Oda’da orkestrasıyla onun renk paletini yansıtan şarkılarını seslendiriyor.

Zılgıt Büşra’dan şarkı Ferhat’tan

Büşra Pekin Suudi Arabistan’da doğmuş. Liseyi Amerika’da bitirmiş. Dokuz Eylül Konservatuvar mezunu. BKM onun dönüm noktası.
Yılmaz Erdoğan’ın 3 yıl boyunca kapalı gişe sahnelenen “Haybeden Gerçek Aşk” oyununun sinema versiyonu “Tatlım Tatlım”ın başrol oyuncularından... Filmde ikili ilişkiler esprili bir dille anlatılıyor.
Üç sevgilinin hikâyesi...
Şeffaf Oda’da Büşra’yla doğaçlama skeç yapıyoruz. Dans ediyoruz.
Büşra küçük yaşlarda bale ve dans eğitimi almış. Çok bilinmeyen bir şey daha... Simge Sağın’ın 150 milyon tıklanan “Miş Miş” şarkısındaki “zılgıt” Büşra’ya ait. Programda da “zılgıt” çekiyor. Ferhat onun “zılgıtına”
kendi şarkısını bağlıyor...
İzleyiciler için keyifli geçecek
40 dakika...

Haberin Devamı

GODİVA ARTIK MARKETLERDE

Zılgıt Büşra’dan şarkı Ferhat’tan


GODİVA 1926’da Belçika’da üretilmeye başlandı.
Dünyanın seçkin çikolata markaları arasında parladı.
Ülker Grubu’nun (Yıldız Holding) Godiva’yı alması önemli bir olay olarak yankılanmıştı. 10 yılda butik sayısını 400’den 750’ye çıkardı. Çin’de yoktu, bugün 107 butiği var. Cirosunu da ikiye katladı.
...................
Şimdi...
İkinci küresel hamlesini yapıyor.
Artık market raflarında da Godiva’nın özgün “başyapıtlar serisi” yer alacak.
Türkiye’deki sunumu Beyoğlu’ndaki “İstanbul 74 Sanat Galerisi’nde yapıldı.”
İlginç bir mekân tasarımı yapılmış.
Sanatçı Ilgın Seymen mekândaki her şeye beyaz renk vermiş.
Sadece Godiva ürünleri kendi özgün ambalaj renkleriyle fark yaratıyor.
Ilgın Seymen “Diğer her şeyin silindiği, isimsizleştiği, sadece Godiva’nın parladığı bir ortam yaratmak istedim” diyor.

Haberin Devamı

SONY CHANNEL VE iKi iSiM

SONY Channel Türkiye’de...
“Oscar Ödüllü” olanlar ve en iddialı Hollywood filmleri şifresiz izlenebilecek.
Yabancı rekabet faydalıdır.
Kalite çıtasının yükselmesinde önemli katkı sağlar.
Yabancı futbolcu, basketbolcu, tüketim ürünleri, yerlileri rekabete zorlar. Daha iyi iyiyi üretmek için yarışma ruhunu yükseltir.

Zılgıt Büşra’dan şarkı Ferhat’tan


Sony Channel, Türkiye’de bir süredir faaliyette olan “Platinium” kanallarının çoğunluk hisselerini alarak ülkemize geldi.
Platinium kanallarının kuruluş öyküsü bir “başarı hikâyesidir.”
1992 yılında yayına giren Show Tv’nin “Kurucu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesiydim.”
Show Tv’nin sahibi bankacı Erol Aksoy bir gün çalışma odama geldi. Çok sinirliydi. “Bir yöneticisinin, genç ve istikbal vaat eden yetenekli üst düzey çalışanını ayartarak başka bir şirkete transfer olduklarını” söyledi. “Ama o genci mutlaka geri alacağım” dedi. Bu dediğini de yaptı.
Birkaç gün sonra odama geldiğinde “İşte o genç... Murat Saygı” diye tanıştırdı.
Uzun boylu, güleç yüzlü, temiz bakan bir genç adamdı.
...................
Murat Saygı yabancısı olduğu “yayıncılıkla” yaşamında yeni bir sayfa açtı.
Show Radyo’nun genel müdürü oldu. Sonra başarılı bir kariyer çizgisinde ilerledi.
Show Tv’nin 4’üncü genel müdürü... Kanal D Genel Müdürü... Doğan Tv’leri başkanı... Bunlar olurken bir genç yeteneğin parlayışına da işaret etmek isterim.
...................
Sevin Ergun adlı genç bir kadının “TV reklamları alanında müthiş başarılı olduğu” yolunda konuşmalara tanık oluyordum.
TV’ler maliyetlerde tasarrufa giderken “Sevin Ergun’un büyük montanla Doğan TV’ler Grubu’na transfer olduğu” birden yankılandı.
Gerçekten önemli katkısı oldu.
Sonra... Tv’lere reklam satan kendi işini kurdu. Ciddi, çalışkan, tuttuğunu koparan ve örnek gösterilen bir genç kadındı.
...................
Murat ve Sevin’in Doğan Grubu’nda kesişen yolları iyi bir dostluğa dönüşmüş olmalı.
“Birlikte Tv kanallarını kurmaya” karar vermişler. “Platinium” kanalları “özgün rengiyle” yerini aldı Tv kanalları paletinde. Sonrasında bu girişimlerini büyütmeye, küresel güçte ortaklığa dönüştürmek üzere “Sony” ile anlaşmışlar.
...................
İşte yayın hayatına başlayan
“Türkiye Sony Channel” öyküsü...
Yukarıdaki öyküyü anlatış
nedenime gelince...
Bizim içimizden, ikisi de birer ücretli çalışan olan meslektaşlarımızın tırmanışları, alın terleriyle, bilgi donanımlarıyla “Tv patronu” oluşlarıyla gurur duydum.
Kapitalin egemen olduğu pazarda emekleriyle, profesyonel birikimleriyle ortaya koydukları başarıyı alkışlıyorum...