Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Vücudu sımsıkı sarmış (ten ile arasında hiçbir şey yokmuşçasına sarmış), simsiyah ince deri elbise giymiş bir kadın (hele endamı ve de yüzü güzel ise, ve de deri elbisenin yakasından aşağı inen bir fermuar var ise) erkeklerin kalbini küt, küt, küt attırır!..
       Doğan Hızlan Usta'nın 4 Haziran Pazar günü Hürriyet'te yayımlanan "İlk kez Bach'ı caz türünde yorumlayan Güher ve Süher Pekinel kardeşler" ile yaptığı söyleşiyi süsleyen fotoğraftaki Pekineller'in görünümü erkeklerin kalbini küt, küt, küt attıracak görünüm idi... İki kardeş ince ve parlak ve vücutlarını yukarıdan aşağıya saran siyah giysiler içinde, ellerini bellerine koymuş, Doğan Hızlan Usta'ya "Bizi motosikletli hayal edebilirler!" diyordu.
       Güher ve Süher Pekinel kardeşler, genç, güzel, zarif ve de çok başarılı iki piyanist. Türkiye'den çok, Türkiye dışında ün yapmış, alkış toplamış iki sanatçı. Türk ve İspanyol soyundan gelme bu ikizler, sadece zarif kişilikleri ile değil sanatları ile de benzersiz bir uyum içinde, Avrupa ve Amerika'nın müzik çevrelerinde alkış topluyor.
       İstanbul'da doğdular. İlk derslerini piyanist olan annelerinden aldılar. İlk konserlerini 6 yaşında iken verdiler. Dokuz yaşında Ankara Filarmoni Orkestrası ile çaldılar. Paris, Frankfurt, Philadelphia ve New York'ta müzik eğitimlerini sürdürdüler. Hem ikili hem solist olarak Amerika, Almanya, İtalya ve Fransa'da uluslararası yarışmalara katıldılar. Dünyanın ünlü orkestraları ile çaldılar. Birlikte dünyanın çok şehrinde konser verdiler. Mozart ustaları olarak ünlendiler.
       Klasik müzik sanatçısı olarak yetişen, ün yapan, tanınan, bugüne kadar klasik konser salonlarının, klasik giysileri içinde görmeye alıştığımız, özel yaşamlarında da ciddi giyimlerini sürdüren bu iki genç hanım, ne olmuştu da birdenbire "deri giysilere bürünmüştü?"
       Sonradan öğrendik ki, Pekineller klasikten caza geçerken, klasik müzik çalarken giydikleri giysileri çıkartıp, caza uygun giysilere bürünmüşler. Hem onu, hem de bunu yapabileceklerini önce piyanoda, sonra giyimde ortaya koyuyorlar.
       Pekineller klasik müzik kesimindeki dinleyicilerine, yeni bir kesimden, caz meraklılarından yeni dinleyiciler ekliyor, dinleyici yelpazelerini genişletiyor. Pekineller 1685 - 1750 yılları arasında yaşamış Alman asıllı bestekar Bach'ın eserlerini iki yüz elli yıl boyunca çalınan şekli ile, klasik biçimde yorumladıktan sonra, "Neden bunları caz ritmi ile farklı bir şekilde çalmayalım? Neden caz meraklısı farklı bir kuşağı da dinleyicilerimiz arasına katmayalım?" demişler ve de klasik müzik eserlerini caz ritmine dönüştürmede ün yapmış Jacques Laussier'in katkısıyla "Take Bach" isimli bir caz albümü hazırlamışlar.
       Albümün ilk parçasında Jacques Laussier'in de katılımıyla üç piyanoda caz yapıyorlar. Sonra ikizler, iki piyanoda Bach'ı caz ritmi ile yorumlamayı sürdürüyorlar.
       Nefis bir çalışma. Tanınan klasik melodilerin caz ritmine büründürülerek güncel renklerle, gençleştirilerek sunumu çok etkileyici olmuş. Bugünlerde satışa çıkan Pekineller'in "Take Bach" isimli CD'sini ve kasetini sayın okuyucularıma tavsiye ederim.


Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr