Gürkan Akgüneş

Gürkan Akgüneş

gurkan.akgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yoğurt probiyotik mi? Besinlerden alınacak probiyotik yeterli mi? İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Tarkan Karakan’la probiyotik konusunu masaya yatırdık.

Sağlık sektörleşti, bilginin sağlığı bozuldu. Artık sağlıklı kalabilmenin ilk şartı, doğru bilgiye ulaşmak. Maazallah, akıntıya bir kapılırsak kendimizi, şifacıların, mucize vadeden baharatçıların ya da telomercilerin kapısında bulmak işten bile değil. Sonuçta, bel fıtığı tedavisi için rot balansçıya gidilen bir ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla, sağlık alanındaki bilgiye temkinli yaklaşmak önemli. Moda ve trende dönüştürülen beslenme reçetelerinde de durum farklı değil. Gıda-sağlık ilişkisi popülerleştikçe, her yanı mucizevi kürler sardı. Artık plazalarda adım sayıp, öğle yemeklerinde salata yiyerek içimizi ferah tutmak mümkün değil. Gün geliyor ayurvedik beslenmeme pişmanlığını yaşıyorsunuz, an oluyor probiyotik besinler tüketemediğinize yanıyorsunuz. Haliyle, kafamız karmakarışık. Gelin karmaşayı gidermek için bir adım atıp, şu ‘probiyotik’ meselesine bir el atalım. Tabii sözü uzmanına, İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Tarkan Karakan’a bırakarak.

Haberin Devamı

PROBİYOTİK GERÇEĞİ

Mide asidini geçemez

Kendisi Probiyotik Derneği’nin başkanı. Tarkan hocayı, Dr. Yavuz Dizdar’ın “Kokoreç mutluluk verir” açıklamasını sormak için aramıştım. O gün probiyotikler konusunda birçok hatalı bilginin dolaşımda olduğundan yakınmıştı. Geçtiğimiz günlerde konuştuk, anlattı. Mesela, yoğurt. En iyi probiyotik besin kaynağı olarak lanse edilir. Bakın Prof. Dr. Karakan ne diyor?
“Probiyotik artık sık duyduğumuz bir kavram ama bir o kadar da yanlış kullanılan bir terim. Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre probiyotik bakteriler insan kökenli, bağırsakta canlılığını koruyabilen mide asidine dayanıklı mikro canlılar. Yani fermente gıdalarda bulunan her bakteri probiyotik değildir. Bunun en güzel örneği yoğurt. Probiyotik denilince insanların aklına ilk yoğurt geliyor. Bu bir açıdan doğru diğer açıdan yanlış. Yanlış olan yoğurt içindeki bakteriler mide asidini geçemez, bağırsaklara çok az bir kısmı ulaşır. Ancak diğer açıdan yoğurt bağırsaklarda laktobasilleri artırarak prebiyotik etki yapar. Turşu, şalgam, boza, ayran, tarhana gibi mayalı besinlerde probiyotik var mı? Evet var, ancak bunların mide asidinden etkilenmeden bağırsaklara ulaşması ve orada tutunup çoğalması biraz zor. Düzenli olarak tüketildiğinde bağırsak mikrobiyotasına katkı sağlayabilir ancak bu tedavi değil daha çok korunma amaçlı bir sağlıklı beslenme tarzıdır. Ayrıca bu ürünler yüksek tuz oranı içerdiği için dikkatli olunmalı.”

Haberin Devamı

Antibiyotik yıkımı

Tarkan hoca, besinlerden alınacak probiyotiğin tedavi edecek kadar yüksek miktarda olmayacağı görüşünde. Özellikle antibiyotik kullanılması gereken durumlarda probiyotiğin tablet halinde alınması gerektiğini savunuyor. Bağırsak mikrobiyatasında antibiyotiklerin neden olduğu yıkıma dair söyledikleri ise özellikle çocuk sahibi olanlar için çok ama çok önemli: “Yapılan çalışmalarda geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı sonrası Verrumicrobia denilen ve normalde insan mikrobiyotasında ender bulunan bakteri grupları çoğalmaktadır. Bunun uzun dönem sonuçları henüz bilinmiyor. Yine Avrupa’da yapılan bir çalışmada, antibiyotik kullanımı sonrası bazı hastalarda 3 yıla kadar bağırsak mikrobiyotası eski haline gelmiyor. İskandinav ülkelerinde yapılan bir çalışmada 1 milyon 72 bin 426 çocuk hasta 1994-2009 yılları arasında takip edilmiş ve antibiyotik alan bebeklerde sonradan İltihaplı Bağırsak Hastalığı gelişme riskinin yüzde 84 arttığı bulunmuş. Özellikle 1 yaşından önce antibiyotik alanlarda 5 kat artış saptanmış. 5-15 yaş arasında da risk 1.5 kat artmış. Ayrıca her bir antibiyotik kürü yüzde 6 risk artışı yaratmış. Bebeklik döneminde antibiyotiklere maruz kalmanın erişkin yaşta obez olma riskini 2-3 kat artırdığını da biliyoruz. Peki enfeksiyonumuz var ve doktorumuz antibiyotik önerdi ise ne yapabiliriz? Ne yazık ki bu sorunun cevabı henüz net değil. Ama küçük çaplı çalışmalara göre antibiyotikle birlikte probiyotik alırsak bağırsağımızdaki hasarı kısmen engellemek mümkün. En azından şimdilik yapabileceklerimizin en iyisi bu gibi duruyor.”