Mehmet Çelik

Mehmet Çelik

bizans@gmail.com

Tüm Yazıları

Jules Verne ile 23 yaşında Avrupa seyahatine çıkan çalışkan bir Türk gencinin maceralarına, fil sırtında gezen roman kahramanları eşlik ediyor.

Paris’te, Eyfel Kulesi’nin ikinci katında, yerden 125 metre yükseklikte Jules Verne isimli bir restoran bulunur. Kapıları 1983’ten beri zevk sahibi yeme içme meraklılarına açık restoranın giyim kurallarına göre burada sunulan yemeklerin tadına bakmaya öyle şortla, tişörtle veya spor ayakkabıyla gidemezsiniz, kapıdan çevirirler. Erkekler ceket, gömlek ve pantolon giymeli, kadınlar da pantolonlu bir takım elbise, etek veya bluz tercih edebilir.

Haberin Devamı

Rahatlığı seven insanlar için bu giyim kodları başka bir çağdan kalmış gibidir; öyledir de. 1889’da açılan kulenin bu bölümünde Jules Verne çağının “divanhane” kuralları geçerlidir. Oysa katı kurallarla idare edilen restorana adını veren ünlü yazar Jules Verne, nesiller boyunca çağının ilerisinde düşünmek isteyen hayalperest okurlarını ve fantastik/bilimkurgu yazarlarını etkilemiş bir isim.

Eyfel Kulesi’ne çıkan ilk Türk veya ‘Seksen Günde Devriâlem’

Jules Verne

12 yaşındaki kaçak

Yazdığı romanların sayısı 84’ü bulan Jules Verne’in Türkçeye çevrilmiş 46 kitabı var, ama kendisi sadece kitaplarda yaşayan bir yazar olmadı: Yazdıklarıyla mucitlere, kâşiflere ve bilim insanlarına ilham verdi, ayrıca sayısı 100’ü geçen roman uyarlamaları sayesinde film ve izi izleyicileri de onu sevdi.

Jules Verne, daha 12 yaşındayken bir gemiye kaçak yollarla binip dünyayı bir miço olarak keşfetme arzusuna kapılan, ama durumu fark eden babasının peşine düşmesiyle gemi demir almadan yakayı ele veren yaramaz bir çocuktu. Kös kös evine dönerken içinde kopan fırtınaların, yıllar sonra okuyucuların gönlünü çeleceğini o sırada bilemezdi. Rivayete göre küçük Jules Verne, babasına “sadece hayal dünyasında seyahat edeceğine dair” söz vermiş.

Baba mesleğini devam ettirmek için 18 yaşında hukuk eğitimine başlayan fakat aklı fikri edebiyatta olan Jules Verne, bu duruma çok kızan babasının maddi desteği birden kesmesiyle beş parasız kaldı. O yıllarda kısa öyküler ve tiyatro oyunları yazarak geçindi.

Haberin Devamı

Jules Verne, iflah olmaz bir gazete tutkunuydu. Her gün yirmi kadar gazete okuyor ve bilimsel gelişmeleri heyecanla takip ediyordu. “Balonla Beş Hafta” isimli ilk romanını 35 yaşındayken o zamanlar yeni bir gelişme olan sıcak hava balonlarına ilişkin gazete haberlerine ve bilimsel makalelere dayanarak yazdı.

“Seksen Günde Devriâlem” isimli macera romanı ise 44 yaşındaki Jules Verne’e gerçek şöhreti ve zenginliği getiren kitap oldu. Öyle ki bu sayede büyük bir yat satın aldı ve 1876’dan itibaren Avrupa kıyılarını gezdi, 1884’te İtalya kıyılarındaydı.

Eyfel Kulesi’ne çıkan ilk Türk veya ‘Seksen Günde Devriâlem’

Montblanc Doué Classique (2023)

Eyfel Kulesi’ne çıkan ilk Türk veya ‘Seksen Günde Devriâlem’

Ahmet İhsan Bey

Seyyah Ahmet İhsan Bey

Yedi yıl sonra Jules Verne’in geçip gittiği bu topraklara bir başka gemi yanaştı. 15 Mayıs 1891’de 23 yaşındayken İstanbul’dan yola çıkan yazar, yayıncı ve “Servet-i Fünun” dergisinin kurucusu Ahmet İhsan Bey (Tokgöz) Marsilya’da bir gemiden not defterleriyle birlikte indi.

İtalya’da fazla durmayan yazarımız, trenle gittiği Paris’te 39 gün kaldı. Şehirde en ilginç bulduğu yerlerden biri de yeni açılmış Eyfel Kulesi’ydi. Kulenin tepesine çıktıkça daracık bir yere varılacağını düşünen Ahmet İhsan Bey, “oda” dediği asansörden inince “Meğer kulenin tepesi de büyük bir çarşı ve divanhane imiş!” diyerek yaşadığı şaşkınlığı yazdı. Eyfel Kulesi’ne çıktığı kayıtlara geçen ilk Türk olma şerefi ona aittir.

Haberin Devamı

Sonrasında Londra’ya giden Ahmet İhsan Bey; sırasıyla Brüksel, Amsterdam, Hamburg, Berlin, Leipzig, Frankfurt, Bern, Cenevre, Cenova, Roma, Venedik, Trieste, Viyana, Budapeşte, Bükreş ve Varna üzerinden yine deniz yoluyla 10 Ağustos 1891’de İstanbul’a döndü.

Ahmet İhsan Bey’in asıl amacı matbaacılığın gelişimini görmekti; ancak başka şeyler de gördü ve o günlerini aynı yıl yayıncılık tarihimizin ilk renkli ve resimli seyahat kitabını “Avrupa’da Ne Gördüm” (1891) adıyla yayımladı. Jules Verne’i Türk okurlarına ilk tanıtan ve onun “Seksen Günde Devriâlem” eserini tercüme edip 1895’te yayımlayan Ahmet İhsan Bey’dir. “Deniz Altında Yirmi Bin Fersah” da (1891) onun çevirisidir. Bu kitaplar o zamandan bugüne değiştirilmeyen isimleriyle yüz otuz yıldan fazladır zihinlere kazınmış durumda.

Eyfel Kulesi’ne çıkan ilk Türk veya ‘Seksen Günde Devriâlem’

Montblanc Classique PT 145 (2021)

Macera dolu yazı gereçleri

“Seksen Günde Devriâlem” kitabının kahramanı Phileas Fogg, tüm servetini ortaya koyduğu bahsi kazanmak üzere 2 Ekim akşamı saat 20.45’te trenle Londra’dan ayrılıp Süveyş, Bombay, Hong Kong, Yokohama, San Francisco ve New York üzerinden dünyanın etrafını dolaşıp 21 Aralık’ta Londra’ya döner.

Her yıl üzerinde çokça düşünülmüş ve emek verilmiş eserlerle kalemseverlerin aklını alan Montblanc firması “Seksen Günde Devriâlem” kitabından ilham aldığı ilk koleksiyonu 2021’de duyurmuştu. İlk koleksiyonda kalemlerin üzerindeki gravürlerde Fogg’un Londra-Bombay arasında yaptığı seyahatte kullanılan gemiler, stilize dalgalar vardı. 2023’te duyurulan maceranın ikinci bölümünde ise kahramanların Çin’den geçerek Japonya’ya varışları yine birden çok kalemle anlatılıyor. Bazen vapurla, bazen trenle seyahat eden Phileas Fogg ve arkadaşları, bazen de heybetli bir filin sırtında yolculuk yapıyor. Fil de 2023 kalemlerinin ortak simgesi. “Seksen Günde Devriâlem” 2023 koleksiyonu özel bir seri olduğu için kalemler harika, ama en çok neyi beğendin diye sorsalar “antrasit renkli mürekkebi” derim.

Eyfel Kulesi’ne çıkan ilk Türk veya ‘Seksen Günde Devriâlem’

Montblanc Anthracite 50 ml