Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

En son ne zaman biriyle buluştunuz? Nerede buluştunuz? Düşünün. Etrafta bekleyen başkaları var mıydı? Cevabınız evetse orası şehrin tasdikli bir buluşma noktasıdır şüphesiz...

AKM’nin önü: En klasik, en güzel yerdi. Caddesinde ayrı, gişe önünde ayrı, otopark tarafında ayrı buluşulurdu. Sevgililer, arkadaşlar, Taksim’e akacak bıçkın gruplar hep burada buluşurdu. Şimdi polislerin en güzel buluşma noktası oldu. TOMA’lar, çevik kuvvetlere kavuşuyor AKM’nin iskeletinin önünde.
* PTT’nin önü: Bulutsuzluk Özlemi’nin şarkısındaki gibi “PTT’nin Önünde Taksim’de” buluşulurdu ben çocukken. Şimdi oralar hep beton.
* Taksim McDonald’s: Gezi’nin meydan tarafındaydı. Bazen bu McDonald’s’ı İstiklal’deki McDonald’s ile karıştıran talihsiz buluşma adayları olurdu. Bekle Allah bekle ya da telefonda “Sen neresindesin, bak elimi kaldırdım, görmüyor musun?” krizi... Görmez tabii, İstiklal’de o şu anda...
Boğanın önünde, Kadıköy’de
* Beşiktaş’taki Kartal heykeli: Yol iz bilmeyenler sora sora bulsun diye yapılır heykeller... Yalnız heykelin etrafında çok fazla dükkan var. Her adımda birisi köftesini ya da dönerini övmeye başlıyor ve sizi içeri çekiyor. Heykelin dibinde beklemek bir mecburiyet halini alıyor. Neticede siz de bekleyen adam anıtı oluveriyorsunuz diğerleri gibi kaderinize boyun eğip.
* Beşiktaş iskelesi: Tamam da hangisi? Beşiktaş’taki Kadıköy vapur iskelesi mi, yoksa Kadıköy’deki Beşiktaş vapur iskelesi mi? “Kaybedenler Kulübü” filmine de konu olan bu muammanın yanıtı şudur: Tabii ki Kadıköy’deki Beşiktaş iskelesi. Yanlış yerde beklersen karşılayamazsın vapurdan inen sevdiğini...
* Kadıköy’deki boğa heykeli: Beklerken sıkılmak yok. Heykeli incele, üstüne bin, resim çektir: “Heykel experience...”
* Karaköy’de Namlı’nın önü: Tophane yönüne doğru çoğalan yeni nesil kafelere, restoranlara akacak yeni nesillerin yeni nesil buluşma noktası. Beklerken börek, pastırma, sucuklu yumurta yiyen insanlara bakma keyfi. En fazla karşılaşacağınız soru: “Bu Karaköy lokantası nerede oluyor?”
Buluşanın hatırası olur
* Taksim metro çıkışı: Dünyanın en kaotik yeri. Kapılara işportacılar tarafından tezgah barikatları kurulduğundan çıkınca dirsekleye dirsekleye yolu açmak lazım. Kestanecinin dumanıyla islene islene bekleme keyfi.
* Marks&Spencer: Bir cadde klasiği. Diyelim ki o gün buluşup caddede piyasa yapılacak ya da alışverişe gidilecek, yemek yenecek. Ama nerede buluşulacak? Tabii ki Marks&Spencer’da. Dolmuşa sıkıca tembihlenir: Marks&Spencer’da indirir misiniz?
Daha onlarcası var İstanbul’da. Bunları niye yazdım biliyor musunuz? Eğer bir şehirde binaları, parkları, mahalleleri uçuruyor, her boşluğa AVM yapıyor, her yeri kafanıza göre değiştiriyor ve “bir dakika” diyene “Biz yaparız aga, sen ne dersen de” diye efeleniyorsanız muhtemelen siz hayatınızda
o şehirde kimseyle buluşmamışsınız demektir. Çünkü buluşsanız hatıralarınız olur, buluşsanız insanların mekanlarla, binalarla, mahallelerle, ağaçlarla, kaldırım taşlarıyla bile anıları olduğunu bilirsiniz. Şehri imar ederken bunları da düşünürsünüz. Bizimkisi lüks hayal.
Bugün pazar, iyi buluşmalar...

Haberin Devamı

Bir “İstanbul’a geliyor” haberi daha

Haberin Devamı

Geçen hafta Pixies ve Lady Gaga geliyor diye yazmıştım. Bir ek yapayım. Travis de geliyor İstanbul’da bir konser vermeye. Ayrıntılar pek yakında.

Haberin Devamı

PAZAR ALBÜMÜ

“Doppelganger” Dualist Inquiry
Yeni Delhili müzik insanı Sahej Bakshi ilk albümünü (ki bu bir EP’ydi) 2010’da yayınladı. Daha sonra Dualist Inquiry adı altında yoluna devam etti. Lo fi, elektronika ve elektro gitar uyumu üzerine çeşitlemeler... Aşina olanlara Ratatat’ı anımsatabilir. Elektro gitar efektleri, loop’lar ve akor döngüleriyle yaptıkları Kaki King’in tekniğine de benziyor. Bakshi’nin müziğini lo fi sevenler takdir edecek.