Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

‘Hayat durmasın, evet kan dökülüyor, içimiz yanıyor, geceleri gözümüze uyku girmiyor ama hayata devam etmek zorundayız, teröre, kaosa teslim olmayalım’ dedik. Bu konuda yazdık, konuştuk. Ama bazen öyle bir şey olur ki her şey anlamsızlaşır.

Ben pes ettim. Hayat dursun. Dursun ki yeniden umutla başlasın. Hayat böyle sürüneceğine, can çekişeceğine ölsün, küllerinden yeniden doğsun. Hayatı durdurun.

Hayattan izin alın. Bir saniye, bir dakika deyin hayata. Ne yapıyorsanız ara verin. Her şeyi unutun. Her şeye kulaklarınızı tıkayın, bir oturup düşünün, ben ne yapıyorum diye. Ben bu olan bitene nasıl izin verdim, ne yaptım da bu ülkenin bu hale gelmesinde katkım oldu? Suçu başkasına atıp aradan sıyrılmak yok. Hatırlayın. Kimler nasıl adım adım döşedi buraya gelen yolun taşlarını şöyle bir hatırlayın. Tek bir suçlu bulmak her şeyi ona yıkmak en kolayı en pratiği. Bu körlükten vazgeçin. Kimsenin eli temiz değil. Hayır, öyle bir şey yok.

Haberin Devamı

Biz bunu hepimiz yaptık. Bu yönetimleri, bu siyasetçileri biz seçtik. Biz yetki verdik. Biz izin verdik. Sustuk, görmezden geldik. Daha fazlasına sahip olmak için, sahip olduklarımızı kaybetmemek için görmezden geldik. Her şeyi gördük ama anlamak istemedik. Rasyonalize etmeyi tercih ettik. Çünkü biz sıradan halk, rahatımızı bozmak istemeyiz. Çünkü işimize gelir.

Lafım herkese. Her birinize. Her birimize. Kadınlara, erkeklere, katillere, kurbanlara, namuslulara, namussuzlara, hırsızlara, dilencilere, krallara, köylülere, patronlara, işçilere, işsizlere, dincilere, dinsizlere... Herkese...

Hatırlamak iyidir. Hatırlayın. Hatırlamak için güzel bir zaman. O insanlar bize “hatırlatmak”, “unutturmamak” için hayal âlemine karıştılar.

İntikamla, sloganla olmaz. Hatırlamakla olur. Ve özgür seçimlerle olur. 1 Kasım’da özeleştirinizi yapın. Kime oy verdiyseniz verdiniz, oturun bir daha düşünün, kökeninizi, dininizi, işinizi gücünüzü unutun ve gerekeni yapın artık. Bu böyle gitmez. Bu ülke daha fazlasını kaldırmaz. Bireysel kurtuluş diye bir şey yok. Ya hep beraber çıkacağız ya da tek tek bu çukura düşeceğiz. Bu bünyeler, bu toplum daha fazla acıya dayanmaz.

Haberin Devamı

Hep 70’lere dönüyoruz, 90’lara dönüyoruz dendi. Halbuki bu benzetmeler yanlıştı. Cumartesi günü 10:04’te anladık ki buz gibi 2010’ları yaşıyoruz. Bu dönem tarihe ikinci 90’lar olarak geçmeyecek. Karanlık 2010’lar diye geçecek. Tarih kimleri sorumlu tutacak, çocuklarımız, torunlarımız bugünleri nasıl hatırlayacak? Hayatı durdurun. Düşünün. Pimi kimin çektiği önemsiz. Bomba oraya yıllarca yavaş yavaş, göstere göstere geldi. Siz ne yapıyordunuz?

Daha da kötüsü olmadan köprüden önce son çıkış 1 Kasım’dır. Çözümün başlangıcı özgür ve adil seçimlerdir. Güven ve huzur silahla bombayla değil demokratik hukuk sisteminin kurumlarının işlemesiyle ve seçimle gelir. Başka bir ihtimal yok.