Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İki albüm arasındaki yedi fark


İki albüm arasındaki yedi fark



Son zamanlarda yayımlanan ve bu yüzden de art arda dinlediğim iki albüm var. İster istemez kıyaslıyor insan


Biri Hayko Cepkin’in yeni albümü “Sandık”. Diğeri Gripin’in yeni albümü
“MS 05 03 2010”. İkisi de arabesk geleneğini yaşatıyor.
Ancak meşrepleri farklı.
Hayko’nun müziği metal ve gotik tarzlara yakın. Daha karanlık. Ölüm temasına odaklanıyor. Giydiği gömlek bile kefenden esinlenerek tasarlanmış. Kelle koltukta sahneye çıkıyor.
Gripin öyle değil. Gripin eğitimli-meğitimli, düzgün ama fena halde üzgün şehirli çocuklar modunda. Boğaz’da yağmurlarda kadehleri doldurmaktan, koca çınarların gölgesinde yorgun olmaktan ve (elbette) “sensizliklerden”, “yalnızlıklardan”, “dertli akşamlardan” bahseden 10 adet şarkıları var albümde.
Hayko’da kadınlara yazılmış
aşk şarkısı yok.
Gripin hep yalnız hep “sensiz”...
Hayko kefen giyiyor.
Gripin’de giyim kuşam
faça yerinde.
Hayko kendini çirkinleştirmiş, saçlarını falan iyice albümünde işlediği ölüm temasına uydurmuş sanki. Sağlıksız ve arıza görünüyor.
Gripin sızlanıyor ama hayata
bağlı. Vazgeçmişlik yok, yola devam kafası var. Bol fotoşoplu yeni fotoğrafları da gayet “artiz”.
Hayko damardan giriyor konuya. Derdini az kelimeyle anlatıyor.
Gripin lafı hafif dolandırıyor. Türkçeyi kullanmada sıkıntıları var gibi.
Hayko “Gelin olmuş gidiyorsun, beyaz keten giyiyorsun” diyor.
Gripin “Sal Sensizliğini Üstüme” diyor. Ben gerçek hayatta “sal sensizliğini üstüme” diye
konuşan kimseye rastlamadım. Söylemesi bile zor.
Hayko metal ve gotik ile başladı üçüncü albümde arabeske ulaştı. Şahane bir albüm yaptı.
Gripin barlarda cover söyleyerek başladı, ikinci albümde tam olarak arabesk rock’a ulaştı, kendini buldu.
Ne yaptığını bilen ve giderek kitlesini geliştiren bir grup oldu.
Ve son söz: Neticede tarz falan detay. Hoşunuza gittiyse tamamdır. Benimkisi meraktan kurcalamak.


Kim bu kızlar
İki albüm arasındaki yedi fark

“Twilight”taki Kristen Stewart ve çocuk yıldız olarak tanınan ama hayli büyüdüğü anlaşılan Dakota Fanning. The Runaways grubunun hikayesini anlatan “The Runaways” filminin başrol oyuncuları
oluyor kendileri.
Filmde Kristen Stewart gitarist Joan Jett’i, Dakota Fanning de solist Cherie Currie’yi canlandırıyor. En son grubun “Cherry Bomb” isimli şarkısını yorumladıkları video servis edildi. İnternette izleyebilirsiniz.
The Runaways 70’lerde kurulup dağılan bir kız grubu. “Çılgın giyimli, çılgın müzik yapan rockçılar olacak ve hepsi kız olacak...” Ana fikir bu. Film de öyle. Şimdi bir daha dönüp dinlemem ama filmini izlerim.
ABD’de 19 Mart’ta vizyona giriyor. Türkiye’de tarih belli değil. Bir şirket akıl edip iki yıl sonra falan getirirse izleyeceğiz. Ya da Oscar adayı filmleri nasıl olup da izlediysek (!) öyle izleyeceğiz. Ben en sevdiğim kız grubu olan Heart’ı dinlemeye salona gidiyorum.
Cümleten iyi pazarlar.


Arabesk rock olur mu?
İki albüm arasındaki yedi fark

Amma burun kıvırırdı rock’çılar arabeske...
90’lar boyunca arabesk en ayıp şeydi.
Tabu gibiydi. Rock yapmak demek Amerikalı ya da İngiliz grupları cover’lamaktı. Beste yapanlar taklite takıldığı için kötü tercüme gibi oluyordu şarkılar ve nasıl kötü tercümeyi okuyamazsan, bu şarkıları da dinleyemiyordun.
Bugün durum farklı. Rock grupları kendileriyle barıştı. Burası Türkiye. Burada kebap-lahmacun yenir, ocakbaşına gidilir, rakı içilir, efkarlanılır, dağıtılır. Türk insanı sızlamayı, kendine acımayı sever. Sorunların üstesinden böyle gelir. İki kadeh içip “of ulan of” kafasına girmeyen kaç kişi tanıyorsunuz? Eh insanı buysa rock müziği de böyle olacak tabii.
İtiraf etmem lazım ki arabeskin bu güncel halini seviyorum. Rock ya da rap fark etmez bunu üzerine yakıştıran grupları takdir ediyorum. Şarkılarını beğeniyorum. Taşların yerine oturmasını heyecanla karşılıyorum. Ve sorunun yanıtı: Arabesk rock bal gibi de olur.
Ben bu fikre Duman ile alıştım. Onun kadar iyi şarkılar yapıyorsan ister arabesk ol ister samba, çaça, rumba ne fark eder ki?

Bunları biliyor muydunuz?
-90’larda Beyoğlu’nun en baba rock gruplarından Acil Servis’in yeni bir albüm yayımladığını ve bu albümün tanıtım konserinin 17 Mart Çarşamba akşamı Beyoğlu’ndaki Balans’ta olduğunu;
-Yine 90’larda “Estarabim” cover’ı ile tanınan Ünlü’nün 1-3 Nisan arasında İstanbul, İzmir ve Bursa’da çalacağını;
-Roll ekibinin Bir+Bir adında yeni bir dergi çıkardığını ve bu derginin Roll’a çok benzediğini;
biliyor muydunuz?

Pazar DVD’si
İki albüm arasındaki yedi fark


“No Distance Left to Run-A Film about Blur”
Bu filmi izlemek lazım çünkü:
-Blur geçen yıl (orijinal kadrosuyla) bir araya geldi ve bir dizi konser verdi. Film ekiple bu noktada yapılan röportaj üzerine gelişiyor.
-Solist Damon Albarn bir kere de kötü ve yanlış bir iş yapmamıştır. Gorillaz’ı kurmaktan Mali Music projesine, The Good the Bad and the Queen’e kadar.
-Bir grubun yıllar içinde müziğinin de nasıl olgunlaşması gerektiğinin kanıtıdır bu adamlar, hayatı boyunca aynı şarkıları çalıp söyleyenlere inat.
-İkinci DVD’de de geçen yıl verdikleri Hyde Park konseri var. O da cilası üzerine...

Engin abi!
Engin Yörükoğlu, Moğollar’ın davulcusudur. Ama ben onu “Engin abi” olarak Jazz Stop’tan tanırım. Bir zamanlar Beyoğlu’nda şimdiki anlamda gece kulübü yokken Jazz Stop vardı. Şimdiki Mojo’nun yerindeydi ve gece dışarı çıkan herkes oraya giderdi. Başka yer olmadığı için her tür insan bir arada eğlenirdi. Yokluğun verdiği dayanışma hissi midir nedir, sabahlara kadar zaman nasıl geçer
hiç anlamazdık.
Onlarca yeni müzisyen o sahnede jam session yapar, caz, blues ve rock çalardı. Hâlâ pavyonu andıran dekoru, koltukların üzerinde dolanan kuçumuz Sophie, sabahları müesseseden
çorba servisi... Hatta çoğu zaman Engin abi bizi bırakırdı eve. İnsanları eğlendirmesini bilen, acayip neşeli bir adamdır Engin abi.
Duydum ki Engin abi iyi değilmiş. Duydum ki Bodrum’da kanserle savaşıyormuş.
Umarım iyi olursun
Engin abi. En iyi dileklerimiz seninle...

Liste

Top 10 kız grupları
1. Heart
2. Vixen
3. Bangles
4. The Runaways
5. Destiny’s Child
6. Volvox
7. En Vogue
8. TLC
9. Supremes
10. Girlschool!