Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Duman’ın yeni albümü ne zaman çıkacak, Şebnem Ferah’ın yeni albümü hazır mı, düet yapmak için Rashit’i seçen sanatçılarımız kim? Az sonra...

Yurttan sesler korosu

Efendim yurttan sesler bültenimize başlayalım.
Duman’ın yeni şarkıları hazır ama kayıt için beklemek lazım. Albümün haziranda çıkacağı söyleniyor ama biliyoruz ki bu aşama onlar için uzayabiliyor. Grup yarınki Jolly Joker konserinin ardından kayıtlar için İrlanda’ya gidecek. Son albümlerini de orada kaydetmişlerdi. Nasıl bir ortama gidiyorlar diye merak ediyorsanız Kaan Tangöze anlatsın: “İrlanda baştan beri aklımıza yatmıştı. Resimlerini gördüğümüzde çok beğenmiştik. Şehir dışında yemyeşil, izole bir yer. Zaten ihtiyacımız olan şey de buydu...” Son albümleri çıktığında böyle demişti. Sevdiler ortamı...
Rashit’in, Göksel ve Nazan Öncel’li yeni albümü için o kadar beklemeye gerek yok. Albüm yarın
(4 Mart) piyasada.
Adı “İnsan Neslinin Sonu”.
Göksel ve Nazan Öncel’le düetler yapmışlar. Çıkış şarkısı Nazan
Öncel’li “Kancalar”. Albümde
bir de Kırım türküsü yorumlamışlar. Bakalım başka neler var...
TNK’nin “Melankoli” isimli yeni albümünün lansman konseri geçen haftaydı. Albüm 5 Mart’ta çıkıyor.
Şebnem Ferah’ın da bir süredir devam eden stüdyo çalışmaları geçen hafta sona erdi. Efendim tanıyanlar kendisinin ne kadar titiz olduğunu bilir. Her notası içine sinmeden Şebnem o albümü piyasaya çıkarmaz, gerekirse çöpe atıp yenisini yapar ama aldığımız duyumlara göre böyle bir şey yok. Albümün adı, hangi şarkıyla çıkış yapılacağı gibi konular bu hafta belli olacak. Nisan’dan önce çıkması zor.

Haberin Devamı

Bir Bülent Ersoy şikayeti!

Hayır kürkle değil müzikle ilgili. Bir dostum geçenlerde Cahide Gold’a gidiyor. Çok sevdiği Bülent Ersoy’u izleyecek. Bülent Ersoy sahneye çıkıyor. Tarkan’dan, Orhan Gencebay’dan, Ferdi Tayfur’dan, Sezen Aksu’dan söylüyor, böyle 50 dakika geçiyor. Ardından Ersoy, veliahtım diyerek orada oturan Orhan Sezen isimli sanatçıyı sahneye çağırıyor. Orhan bey de iki şarkı söylüyor. Sürprizler bitmiyor. Orhan Sezen inmeden Tuba Özerk’in sesi duyuluyor. Tuba Özerk, Rober Hatemo’yla birlikte oturuyor. Bülent Ersoy onları da sahneye yolluyor. Tuba Özerk’in ardından Rober Hatemo çıkıyor ve “Baharı Bekleyen Kumrular Gibi”yi seslendiriyor.
Program bitiyor.
İsyan şu: “300 lira verdik, Bülent Ersoy dinlemeye gittik, başkalarını izledik, üstelik gecenin tek Bülent Ersoy şarkısı Rober Hatemo’dan geldi ve zaten en büyük alkışı da o aldı. Bu nasıl Bülent Ersoy gecesi?”
“Valla Madonna’yı önden izlemek daha ucuz. Bütün şarkılarını söylüyor, sahneye insan çıkarmıyor, memesini bile açıyor. Bir daha ona git” dedim. Yorum sizin.

Haberin Devamı

İTİRAF EDİYORUM

* “Character assasination job” denen ve siyasette sıkça kullanılan yöntem son zamanlarda pek ilgimi çekmeye başladı. Tarihteki “karakter cinayetlerini” araştırıyorum (Türkçe itibarsızlaştırma operasyonu diyelim.)
* Şahane bir John Le Carre uyarlaması olan “The Spy Who Came In From the Cold”u (1965), bunca zaman izlememiş olduğuma üzüldüm.
Son dakikaya kadar kendini ele vermeyen şahane bir senaryo.
Bond seviyorsanız bir de gerçekçi “Bond”u izleyin...
* Ne zaman bir şey almaya niyetlenseniz “Bizim arkadaş var, ucuza alırız onu” diyen kişinin aslında hiçbir faydası yokmuş. Meşhur “bir arkadaş” aslında piyasa fiyatına çalışıyor arkadaşlar. Yani kendinizi kandırmayın, ne alacaksanız gidin, insan gibi seçin, alın mağazasından.
* Formula 1 için bir dönem Michael Schumacher neyse pop müzik için de Adele öyle oldu gibime geliyor. Bravo tebrikler ama... Ben Ayrton Senna’cıyım, isyanım ondan.
* Tebrikler yerine “tebrix” yazanı, kahkaha attım yerine “sesli güldüm” yazandan daha sempatik buluyorum.
* Televizyon âlemindeki “ben sadece belgesel izliyorum şekerim”in eğlence âlemindeki karşılığı “Akşamları sadece Babylon’a gidiyorum” olabilir.

Haberin Devamı

PAZAR ALBÜMÜ

“Outrun” / Kavinsky

KavInsky dediğimizde aklımıza gelen öncelikle popülerliği yakaladığı “Drive” filminin soundtrack’inde yer alan Lovefoxxx’la birlikte icra ettikleri “Nightcall”. Bu şarkıyı ve soundtrack’i dinlemeyen varsa bir defa buradan ayrılsın, hemen bir dinleyip gelsin. Fransız house elektronik ekolünü seven biri olarak Kavinsky adamım. “Outrun”da 80’lerin en sevdiğim efektleri mevcut. “Flash Gordon” 2013’te yeniden çekilse ve yeni bir retro estetik yaratılsa soundtrack’i bu albüm olabilir.
Türkçesi: Ne Daft Punk kadar sofistike, ne de Justice kadar punk, hafif fantastik bir dans müziği. Air kulüplerde DJ’liğe başlamış gibi bir atmosfer. Pazar pazar coşkulu kaçtı ama idare edin.