Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Şu havayı yaymaya çalışıyorlar.. Yeni anayasaya destek vermiyorsan, Kenan Evren’in hazırlattığı anayasayı destekliyorsun demektir..
Darbecisin yani.. Beyinlere kazımaya çalışıyorlar..
Yeni anayasa nasıl bi şey diye sor..
Yanıt yok.. Ne getirecek ne götürecek zaten bilen de yok..
Eee, bilmediğim şeye niye destek vereyim!..
Ama sivil olacak.. Siviller yapmış olacak..
Tamam da iyi olacağı anlamına gelmiyor ki; eskisinden daha kötü, daha anti demokratik olursa!.
Laf anlatmak zor.. 12 Eylül referandumu öncesinde de tiyatro aynıydı.. Sonuç ortada.. Yazmıyorlar, yüksek sesle söylemiyorlar, televizyonlara çıkıp konuşmuyorlar ama ‘yetmez ama evetçiler’ de pişman.. Sohbetlerde itiraf ediyorlar.. Bunu beklemiyorduk diyorlar..
Aynısı olursa!..
Lambur lumbur, yangından mal kaçırır gibi Meclis’ten geçirilirse..
Canım sonunda halkın oyuna sunulacak, halkın şaşmaz iradesi karar verecek..
İyi de ‘12 Eylül Anayasası’ da halkın oyuna sunulmuştu!..
* * *
Ekim gelsin, taslak çıksın neler olacağını biliyorum.. Ağzını açanın üzerine yüklenecekler.. Vesayetçi rejimin devamını istemekle suçlayacaklar..
İktidar değil, iktidar partisinin adamları değil.. İktidara, güce hoş görünmeye çalışanlar yapacak..
Ufak ufak yazıp çizmeye başladılar.. Isınma turları atıyorlar.. Hele bi sahaya çıksınlar, bakın neler olacak neler.. Resmen terör estirecekler..
* * *
Mesele anayasa ile bitmeyecek.. Anayasaya uyumlu yasalar da gerekecek.. Hükümet 8 yıl sonra kolayını buldu.. O işi de KHK’larla hallederler..
Nasıl olsa karşı çıkan, yanlış yapılıyor diyen bile olmaz..
Bugün oluyor mu?
Yarın da olmaz, olmayacaktır..
* * *
Diyeceksiniz ki önyargılısın.. Hayır değilim.. İçeriğini bilmediği anayasayı sabah akşam savunanlar ne?
Önyargısız mı?
Ben sadece bilmediğiniz metni savunmayın, çıksın ortaya ondan sonra konuşun.. Hakaret etmeye şimdiden başlamayın diyorum..
Bekleyin!


Gazetecilik bu hale geldi


Aktüel dergisindeki röportajda okudum.. Avrupa Parlamentosu milletvekili sosyal demokrat İsmail Ertuğ ile konuşmuşlar..
Soru aynen şöyle..
Çok konuşulan bir konu da, seçim öncesi Süleyman Demirel’in CHP’ye direktif vermesiydi. Özetle Türkiye’de şu çok konuşuldu; “Ergenekon örgütü, Mehmet Haberal ve Demirel aracılığıyla CHP’yi kontrol etmeye başladı...” Böyle bir durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Soran arkadaş hükmü vermiş..
Sorduğu kişiyi yönlendirmeye çalışmış, istediği cevabı almaya zorlamış.. Belli ki; CHP’ye bindirsin istiyor..
Bu soruya cevap veren kişi ne diyecek?
Çok iyi olmuş diyecek hali yok ya..
Giydirecek..
Herhalde soruyu tam anlamamış, kibarca geçiştirip daha çok gencin Meclis’e girmesi gerektiğini anlatmış..
* * *
Meslek büyüklerime soruyorum (gerçi ben de eskidim ama..) bu soruya siz gazeteci sorusu der misiniz?



Kolay tutuklama uzun yargılama

Adli yıl başladı.. En büyüğü Ankara’daydı ama her ilde törenler yapıldı..
Kürsüye çıkan herkes kolay tutuklamadan, uzun yargı sürecinden şikâyet etti..
Tutukluluk halinin cezaya dönüşmesi en önemli sorunumuz..
Sadece hukukçular değil..
Cumhurbaşkanı da, Meclis Başkanı da, Başbakan da, bakanlar da şikâyetçi..
Bir masa etrafına toplanıp oturup konuşun..
Bırakın mağdur olanları, haksızlığa uğradığını söyleyenleri..
Hâkimler de şikâyetçi..
Savcılar da..
Peki niye değişmiyor?
Yasayla masayla ilgisi yok.. Zihniyet eski.. Şikâyet eden hâkim bile önüne dosya gelince kolayca ‘tutuklanmasına’ kararı verebiliyor..
Niye dersen; yanıtı yok..