Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Demokrasinin normaliyle yetinsek diyorum.. Almanya’daki gibi, Norveç’teki gibi, İngiltere’deki gibi.. Niye diyeceksiniz?
İlerisi, yüksek tansiyon yapıyor..
Ne zaman bir hükümet adamı ‘ileri demokrasi’ lafı etse..
Peşinden seyreyle gümbürtüyü..
Ya sabaha karşı operasyonlar yapılıyor.. Gözaltılar, tutuklamalar, cezaevleri..
Ya sokak ortasında insanlar yüzükoyun yere yatırılarak sorguya çekiliyor..
Ya olmadık bir yasa değişikliğine gidiliyor.. İşçisi mişçisi sokaklara dökülüyor..
Boş çıkmıyor anlayacağınız..
Her ‘ileri demokrasi’ haykırışının arkası geliyor..
Yüksek tansiyon yapıyor dedim de, sadece bende yapmıyormuş.. Abartmayayım ama memleketin neredeyse yarısı tansiyon hastası olmuş..
*
Neden mi tansiyon yapıyor?
İleri demokrasi bıçak sırtı gibidir.. Uçurumun kenarında lüks içinde şaşaalı yaşamak gibi..
Şiddetli yağış, toprak gevşetirse, bi kayar ki; cumburlop ..
*
Nasıl yani!..
Başbakan, ileri demokrasiye ABD’yi örnek gösterdi ya.. Avrupa’yı sevmedi, yarı başkanlıkla yönetilen Fransa tatmin etmedi..
Çıtayı yükseltti: Aktarmalı değil, direkt uçuşla doğrudan Washington..
Vakit kaybına gerek yok.. Kafadan başkanlık sistemi..
Obama gibi..
İşte zurnanın zırt dediği yer burası.. Uçurumun tam kenarı dediğim yer.. Obama gibi olsun dersiniz, toprak hafiften kayarsa Putin çıkar..
Biraz daha kayarsa bir bakmışsınız Mübarek olmuş.. Esad olmuş..
*
Derim ki..
Gelin biz normal demokrasiye geçelim..
Vesayetsiz, emirsiz, yasaksız, baskısız, korkusuz..
Olmaz mı?
*
Olmayacak galiba!..
2007 yılının Mart ayından beri yazıyorum.. Başkanlık hevesinin pusulası batıyı göstermiyor.. Kuzeyde takılıp kalıyor..
Sadece pusula değil ki.. Haritayı açın bakın..
Okyanus ötesi mi yakın, Karadeniz ötesi mi?
Hangisi!..
(Hürriyet’ten Mehmet Yılmaz çok güzel anlattı.. Rusya demokrasisinde bireyle devlet ilişkisi şu söz üzerine kurulmuş..
Mojna yesli astarojna!..
Mümkün, cesaretin varsa!..
Demekmiş!..)

Haberin Devamı

Bu palavraya insanın inanası geliyor..
Zaman gazetesi manşete çekmiş..
İkinci reform paketi hazır, yargıdan görüş bekleniyor.
*
Zannedersin ki; Adalet Bakanlığı birinci paketi hazırlarken yargıya sormuş..
Ey Danıştay senin yapını şöyle değiştiriyorum ne dersin, demiş..
Ey Yargıtay seni de böyle yapıyorum, görüşün ne, diye sormuş..
Zannedersin ki; bu memlekette ne zaman yasa değişse, ilgili kurumların, örgütlerin, STK’ların, sendikaların görüşü alınır..
Zaman’ın manşetini okusan..
Zannedersin ki; bu gelenek..
Bakanlık, ikinci reform paketini hazırlamış, yargı organlarından, barolardan, hukuk fakültelerinden görüş istemiş..
Zannedersin ki; büyük uzlaşma peşinde!
*
Palavra demem şundan..
Koca Yargıtay yasasını.. Koca Danıştay yasasını.. Danıştay’a bile, Yargıtay’a bile sormayan, kimseden fikir almayan hükümet bunu niye sorsun ki..
*
Haa..
Değişiklik fasulyedense sorar..
Değilse sormaz..

Haberin Devamı

‘İLERİ DEMOKRASİ’DEN VAZGEÇSEK..

Son vukuat Soner Yalçın
Eski Genelkurmay Başkanı Özkök, Balyoz davasını değerlendirirken, hafiften Türkiye analizi de yapmış..
Demiş ki..
“Yapmamız gereken iyiye iyi, kötüye kötü demek. Doğru bildiğimizi söylemeye, kim ne der diye düşünmeden devam etmek.”
Ah paşam ah!.
Hayat lojmanın penceresinden bakıldığı gibi değil..
Hayat zor..
Senin doğru bildiğine karşı taraf yanlış diyorsa ne oluyor biliyor musunuz?
Vukuat..
Senin dediğin gibi, kim ne der diye söylemeye devam edersen ne oluyor?
Sabaha karşı vukuat..
Örnek mi?
Soner Yalçın..

Haberin Devamı

Nasıl oluyor da oluyor?
Şaşkınlık ifadesi değil mi?
Türkiye’de olan bitene artık şaşırmamak lazım.. Oluyor işte.. Birbiriyle ilgisi olmayan iki kurum bir saniyede birbiriyle iç içeymiş gibi davranmaz mı?
Şu, Balyoz meselesi var ya..
Hani, hâkim değiştirildikten sonra askerlere tutuklama kararı çıktı iddiası..
Hükümet Sözcüsü’ne soruldu..
Bakan Çiçek, HSYK açıklama yapmalı dedi.. Akşam söyledi, sabah HSYK açıklama yaptı..
O hâkimi neden o mahkemeden aldıklarını izah etti..
*
Bunda ne var demeyin..
Çok şey var..
Bu olayı kenara atın, farklı pencereden bakın..
Bakan istiyor, HSYK yapıyor..
İşin özü budur..