Üçlü zirveden sonra yayımlanan bildiride can alıcı, dikkat çekici iki cümle vardı..
Birinde..
Meselenin kanunlar çerçevesinde çözüme kavuşturulacağından vatandaşların emin olmaları..
İkincisinde..
Bu süreçte kurumların yıpratılmaması..
İsteniyordu..
* * *
Birincisinden başlayalım..
Genelkurmay’da kanunların zorladığı kanısı yaygın olmasa bu cümle iki paragraflık açıklamaya sıkıştırılmazdı..
Aslında bu sır değil..
Askerlerin bakışı soruşturmanın daha ilk günü medyaya yansıdı..
Hoyratça yapıldığından..
Rencide edici sahnelerin yaşandığından şikâyetçiler..
Özeti şu..
Hesaplaşma, rövanş alma duyguları kanunların önüne geçmesin!
Zirve açıklamasındaki ‘vatandaşlarımız emin olsun’ vurgusu bundan..
* * *
İkincisine bakalım..
Açıklamada kurumlar yıpratılmasın deniliyor..
Sadece askerler değil, Anayasa Mahkemesi de, Yargıtay da, Danıştay da, HSYK da yaylım ateşi altında..
Neler yazılıyor neler..
İktidar partisinin tepe noktaları itina gösterse bile alt kademelere indikçe itinasızlık had safhada..
Hele iktidarın medya kolundaki bazı isimler gemi azıya almış vaziyette..
Başbakan’a çok yakın bir gazetenin yazarı şöyle sesleniyor:
“Sayılarla galibiyet yok. Taraflardan biri nakavt olmadan bu kavga bitmez. Uzlaşma eşiği aşıldı.”
* * *
Nakavt olması istenen kurum hangisi acaba?
Hepsi mi?
* * *
Bu görüş beyin ishalinin ürünü mü yoksa bazı çevrelerde dile mi getiriliyor?
O belli değil!
Köşk’ten yapılan açıklamadaki ‘sorumluluk çağrısı’ bu tür adreslere yönelik olsa gerek..
Nakavt, nakavt diye bağıranlara!.
İktidarın ‘sıçrama tahtası’ planı..
Bir yıldan fazla oldu.. Başbakan ‘olmaz, o iş bitti’ havasını yaysa bile yardımcısı Babacan ‘IMF ile anlaşmayı’ hep sıcak tutuyor..
Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik gibi bir hava yaratıyor.. Gündemden kalkmasına izin vermiyor..
Oluyor..
Olmuyor..
Papatya falına döndü.. En son mayıs ayı telaffuz edildi..
Geçen gün yine aynı tiyatro oynanmış!
Bana göre, IMF anlaşması seçim tarihiyle bağlantılı olacak.. IMF parasıyla piyasalarda bolluk yaratılacak, eski günlere dönülüyor imajıyla sandığa gidilmesi sağlanacak..
Hükümet imzayı atacak atmasına da seçim tarihini kafasında netleştiremediği için ne zaman atacağına karar veremiyor..
Bugün, yarın, az sonra, pek yakında, üç vakte kadar oyalaması bundan..
* * *
IMF gibi bekleyen anayasa değişikliği işi var..
Bu da artık seçime endeksli..
Mutlaka yapılacak deniliyor ama ne zaman yapılacağı, kapsamı, amacı söylenmiyor..
Başbakan dün ‘bizi izlemeye devam edin’ dedi..
Yani sürprizlere hazır olun!..
* * *
IMF ile anlaşmanın imzalandığını..
Anayasa değişiklik paketinin Meclis’e getirildiğini duyarsanız bilin ki seçim kapıda!..
Çok yakında!..
* * *
Duruma göre çift sandık bile olabilir..
Hükümetin zıplama tahtasına ihtiyacı var..
Var da tam zıplarken tahtanın kırılma ihtimali de mevcut!..
PKK meselesi nasıl bitmişti?
Televizyon tartışmalarında ne zaman Kürt açılımından söz edilse biri diyor ki..
Muhalefet destek verseydi..
Öteki tamamlıyor..
O iş bitmişti!..
* * *
Ben ise şaşkın şaşkın bakıyorum..
Muhalefet neye destek verecekti? Hükümet neyi getirdi de ‘olmaaaz’ haykırışı yükseldi?
Diyelim ki muhalefet, ‘bizim iktidar süper ne yaparsa en iyisini yapar, gözü kapalı destekliyorum’ deseydi..
PKK silahını bırakıp dağdan inmiş mi olacaktı?
‘O iş nasıl bitmişti?
Milleti kandırmayın!..
