40 YIL SONRA DÜNYA

Çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakacağız? Prof. Jorgen Sanders’e göre iklim krizi kaçınılmaz... Akıllı davranırsak, çok daha yaşanabilir bir dünya olacak

Geleceğe dair tasavvurunuz ne? En fazla emeklilik hesabı yapmak ve sevdiklerimize bırakacağımız maddi varlık... Nasıl bir dünyada yaşayacağımız konusunu, bilime, fütüristlere ve sinema endüstrisine havale ediyoruz.
Prof. Jorgen Sanders, istatiksel veriler üzerinden geleceğe dair senaryolar kuran, konusunda dünyanın en saygın isimlerinden.
Norveç Business Okulu’nda iklim stratejisi uzmanı olan Sanders, Boğaziçi Üniversitesi’nin 150, Endüstri Mühendisliği bölümünün 40. yıldönümü vesilesiyle İstanbul’daydı.
Hükümetlerin sera gazını düşürmesi ve sürdürülebilir politikalara ikna etmek için tam 40 yıl uğraşan Sanders, sonunda pes etmiş. Bunun yerine, dünyaya nasıl bir geleceğin beklediğini anlatıyor.
Son kitabı “2052-Önümüzdeki 40 Yıl İçin Küresel Tahminler”, 100 binin üzerinde sattı. Henüz Türkçesi yok.

KADIN DEVRiMi

İnsan davranışını değiştirmekten ümidi kesen Sanders’in iki gerekçesi var:
- Batı tipi demokratik yönetimler karar almada “yeterince hızlı, efektif” davranamıyor.
- Dünya pazar ekonomisi üzerine kurulu. İnsanlar hep “daha fazla kazanmak” istediği sürece kapitalist sistem değişmez. (Not: Sanders, kapitalist sistemin değişmesi içinse ancak Amerika’da bir devrimin olması gerektiğini - ki ona göre ihtimal dışı- düşünüyor.)
Bu iki iddia, epey tartışma kaldırır... Biz, bu varsayımlardan yola çıkarak Sanders’in gelecek tahminlerine bakalım:

1- Dünya nüfusu, 2040’ta 8 milyar insanla tepe noktasına ulaşacak. Tahminlerin aksine, 2050’den sonra nüfus artışı yavaş da olsa inişe geçecek. Bunun sebebi, kadın devrimi! Kadınlar daha az çocuk doğurmak isteyecek, iyi ki de böyle olacak. Yoksa dünyanın hali vahim.
2- Dünya GSH’si, 80’lerden bu yana tam dört kat büyüdü. Ama aynı hızla büyümeyi sürdüremeyeceğiz. Dünya tüketimi 2045’de en tepe noktasına ulaşacak. Sonra inişe geçecek.
3- Bunlar olurken, iklim değişikliğiyle mücadele zaruri olacak. Çünkü karbon salımı artacak, 2030’da en yüksek miktara ulaşacak... 2052’de artı 2 derece eşiği geçilerek iklim krizi yaşanacak.
Bu, bazı ülkelerin sular altında kalması ve pek çok afet demek! Aklımız mecburiyetten başımıza gelecek. Kömür, petrol ve gaz kullanımının yerini yenilenebilir enerjiler alacak.
Ancak tüm bu tahminler, ortalamaya ve resmi verilere göre yapılmış. “Bölgeden bölgeye, ülkeden ülkeye devasa değişiklikler yaşanacak” diyor Sanders.
Nasıl mı? Mesela ABD küçülürken, Çin büyük hızla büyüyecek... Rusya, Brezilya, Hindistan, Çin’i takip edecek... Avrupa ülkeleri aşağı yukarı aynı ivmede devam edecek... Geriye kalan ülkeler mi?
Afrika’da bir insanın yevmiyesi, 30 yılda 1 dolar’dan 2 dolar’a çıkacak. Yani açlık, sefalet, göç sorunları her zamankinden fazla olacak.
Anlayana!

BiR ÇOCUK POLiTiKASI!

Prof. Sanders’in geleceğe hazırlanmak için “teknik olarak mümkün” dediği önerileri şöyle:
1- Nüfus artışını düşürün. Öncelikle zengin ülkeler, 1 çocuk politikasını uygulamalı. Evet, aynen Çin gibi!
2- Karbon salımını kesin. Kömür, petrol, gazın kullanımını yasaklamak, teknik olarak mümkün.
3- Fakir ülkelere iklim dostu enerji sistemleri kurun.
4- Zengin ülkelerin ekolojik ayak izini azaltın. Çalışmasınlar, mecburi tatile çıkarın!
5- Milli öfke nöbetlerini yumuşatın (Gayrı-milli, milletler üstü kurumlar kurun)
6- Gelir artışına verilen önemi, daha “iyi, mutlu bir yaşam”ın üzerine kurun. (Merak edenler: www.2052.info)