Haberin Devamı

Bir öğrencinin bitirme tezi olarak porno film çekmesini savunmak, ne akademik özgürlük ne de liberallikle bağdaşıyor. Eğer özgür üniversiteden anlaşılan buysa, referanslarınız başka bir dünyaya ait olmalı


Topa girmeye niyetim yoktu. Fakat Bilgi Üniversitesi’ndeki ‘porno tezi’ haberi üzerine çıkan tartışmalar öylesine rayından çıktı ki dayanamadım. Bir taraf, akademik özgürlük naraları atıyor. Buna itiraz edenlerse doğrudan despot/muhafazakâr olmakla suçlanıyor.
Her şeyden önce şunu kafamıza koyalım: Porno sektörünü veya porno hakkında bir tezi değil. Bir üniversite ortamında öğrencilerin porno film çekip bunu bir tez olarak sunmasını tartışıyoruz.
Ben, Bilgi’de yüksek lisans eğitimi aldım. Üniversitemin yenilikçi ruhunu hep sevdim. Kişisel olarak, üniversitede porno filmin tez olarak hazırlanması beni rencide etmiyor. Ancak her şeyde olduğu gibi bu konuda da elmalarla armutların karışmasına, buradan hareketle üniversitenin hedef tahtasına oturtulmasına üzüldüm.

1. AKADEMİK ÖZGÜRLÜK: Bilgi’ye yöneltilen eleştirilerden biri, “Liberal bir üniversitemiz vardı, kimse konuşamazken Ermeni meselesi konuşulurdu, ne oldu?” Özgürlükler konusunda kafamız bu kadar karışık işte! Ermeni meselesini akademik platformda tartışmaya açmak başka, porno film çekmek başka. Ancak “Porno film üniversitede çekilebilir mi?” gibi bir tartışma ortamı yaratılsaydı, bu karşılaştırma mantıklı olurdu. ‘Akademik özgürlük’ adı altında “ne yapsam olur ” mantığı dünyanın hiçbir üniversitesinde geçerli değil, olamaz da.

2. LİBERAL ÜNİVERSİTE: Liberallikten neyi, ne kadar anladığımız zaten kuşkulu. Üniversiteyi “Zaten 800’lü hatların sermayesiyle kuruldu” diye küçümseme mantığını da anlayamıyorum. Ne yani, kurucusu 800’lü hatlardan elde ettiği gelirle kurdu diye o üniversite, porno tezlerinin savunucusu mu olacaktı? Bu mantığa göre 800’lü hat kuran biri, üniversite sahibi olamaz. Ancak fuhuş sektöründe yer alır! Nasıl yani? Neyin ahlakçılığını yapıyorsunuz?

3. ÜÇ AKADEMİSYENİN KOVULMASI: Karar doğru, fakat biçim çirkin. Bu kişilerin kariyerini sonlandırmadan önce üniversitenin savunma istemesi gerekmez miydi? Kaldı ki tezi kabul eden, yani bu skandaldan sorumlu olan hocayla yetinmeyip sırf tez kurulunda yer aldılar diye iki öğretim görevlisini de kapı dışarı etmek, çok acımasızca değil mi? Keşke, tezi kabul eden hoca, en başından sorumluluğu üstlenip, olay ortaya çıktığında okul yönetimiyle yüzleşseydi. “Sonuna kadar kararımın arkasındayım. Siz beni desteklemiyorsanız buyurun istifam, ama başkalarını yakmayın” deseydi. Olay hiç bu noktaya gelir miydi?

4. MEDYAYA YANSIYINCA SORUN: Eleştirilerden biri, porno tezinin medyaya yansıyınca üniversitede sorun olması. Elbette olacak! Bu üniversitenin binlerce öğrencisi, kurumsal bir kimliği var. Ayrıca üniversite yönetiminin bu tezden medya yoluyla haberdar olması çok mu normal? Magazin programlarında ‘Porno tezi skandalı, az sonra’ gibi sloganlarla verilmesi çok mu hoş?

5. İTİBAR VE BATILILIK: Bir üniversiteyi saygın kılan, akademik yeterliliği ve çeşitliliği kadar, itibarıdır. “Öğrenci velisi ne der?” kaygısından ziyade ki özel bir üniversitenin böyle bir kaygısının olması da anlaşılır- kurumsal itibarın korunması söz konusu. Dünyanın hiçbir yerindeki üniversitede porno filmin çekilmesi öyle ‘akademik özgürlük’ falan diye geçiştirilmez. Bir üniversitede porno çekmek, batılılaşma değildir. Ne sanıyorsunuz Batı’yı?
6. ÖĞRENCİNİN HİSSİYATI: Özgürlükçü öğrenciler, üniversitenin kararını desteklemeyebilir. Peki kimse bu okulda okuyan diğer öğrencilerin ne hissedeceğini, nasıl alaylara maruz kaldığını düşünmüyor mu? Bu okulda sadece görsel sanatlar değil, mühendislikten sosyal bilimlere, onlarca bölüm var. Öyleyse mesele sadece üniversitenin itibarına değil, öğrencilere de sahip çıkmak.

7. PORNO VE SUÇ: İsteyen evinde çeker, isteyen piyasaya sürülen filmi satın alıp seyreder. Kişilerin özel hayatı kimseyi ilgilendirmez. Ancak herkesin unuttuğu bir gerçek var. Üniversite ortamında porno çekme fikri bir yana, bu eylemin suç olup olmadığı araştırılmalıydı. Ki, üniversitenin internet sitesine konduysa niyet bu olmasa bile ‘yayma’ suçuna giriyor. Kanun bu! Bu durumda üniversite ne yapsın? ‘Akademik özgürlük’ diye porno tezine onay veren akademis- yeni bağrına mı bassın? Liberallik bu değil!