Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


İstanbul Tabip Odası’nın düzenlediği "Savaş ve Çocuk" konulu toplantı geçen pazartesi yapıldı. Toplantıya, UNICEF’ten de bir konuşmacı davetliydi ama ne yazık ki katılan olmadı. İlk izahları: "ABD’nin, savaş konusunda görüş belirtmeyin, talimatı gereği; toplantıya konuşmacı yollayamadık." şeklindeydi. UNICEF’ten gelen ikinci açıklama ise zevahiri kurtarma yönündeydi: "Noel tatili nedeniyle ABD’ye giden temsilcimiz, toplantıya katılamamıştır."

Kendi onayınız olmadan kimsenin sizi küçük görmeyeceğini bilin.
E.Roosevelt

Savaş olasılığı geldi kapımıza dayandı. Irak’ın üzerinde ilk Amerikan bombası patladığında, Türkiye’deki bütün oteller boşalacak. Öyle ya savaşın içindeki bir ülkede kim durur ki?
Burada ilk darbeyi otelciler, ardından turizmciler yiyecek. Sonra bütün ülke... Ama savaşa karşı çıkan kuruluşlar arasında turizmciler yok.
Önceki akşam Taksim’de 15 yürekli üniversite öğrencisi "Savaşa Hayır" diye bağırarak yürüdü. Polisimiz sanki "savaş başlamış" gibi önlem almıştı. Beş otobüs Çevik Kuvvet polisi Taksim’e savunma hattı oluşturmuştu. 100-150 arası Robocop giysili memur arasında bildirilerini okuyan gençler sessizce dağıldılar.
Bu gençler sadece ahlaki nedenlerle savaşa karşı çıkıyorlar. Eğer turizmciler de bu gençlerin yanında yer alırlarsa hem ahlaki ve insani duygulara ortak olur hem de sektörlerini korumuş olurlar.

Tayyip Erdoğan "Terörün dini imanı olmaz" demiş
Katiller yakalanamadığı sürece onu tam olarak bilemeyiz...
Haldun Ertem

Çekilişe bir hafta olmasına rağmen piyasada Milli Piyango bileti kalmamış.
Hayret... Biz milletin umudunu AKP’ye bağladığını sanıyorduk.
***
Meclis Başkanı Arınç, Kubilay’a "Devrim Şehidi" diyememiş.
Takiye yapmadığı için Arınç’ı kutluyoruz.

Amerika’nın Irak’a saldırısının hemen hemen kesinleştiği, kendisiyle birlikte hareket etmesi için Türkiye’ye adeta tam saha pres uyguladığı günler yaşıyoruz. Savaş sonrası Irak’ın bölünüp Kuzey’de Federe Kürt devletinin kurulmasından korkan Türkiye, elinden geldiğince direnmeye çalışıyor ama görünen o ki direnci giderek azalıyor. Bu durumda ne yapmalı, nasıl bir politika izlemeliyiz? SBF Uluslararası İlişkiler hocası Prof. Baskın Oran’ın soruya yanıtı.
- Türkiye, bugüne kadar Irak’ın üniter bütünlüğünü savundu ve bu ülkede Kürt devletinin kurulmasına karşı çıktı. Oysa artık görünen o ki Amerika Irak’ta bir federasyon kuracak ve oluşturacağı üç federe devletten biri Kürt Federe Devleti olacak. Bu durumda yapmamız gereken şey, olmayacak duaya amin deyip sırf Kürt devleti kurulmasın diye Amerika’nın yanında savaşa girmek değil, Kuzey Irak’taki Kürtlerle derhal temasa geçerek oluşturulacak Kürt Federe Devleti’nin ebeliğini yapmak, böylece doğacak çocuğun üzerinde söz sahibi olmaya çalışmaktır. Eğer bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kuzey Irak’taki Kürtlerle ilişkiyi Amerika üzerinden yürütmeye devam edersek işimiz çok zorlaşır.