Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

“Yeni CHP” de son derece geniş düşünce özgürlüğü vardır! Örneğin; “Devlet Dersim’de katliam yaptı” diyebilir... Hasbelkader milletvekili olsanız bile CHP’yi ve başta Atatürk olmak üzere Cumhuriyet’in kurucu kadrolarını katliam yapmakla suçlayabilir... Cumhuriyet’e isyan etmiş Seyid Rıza’yı mağdur, mazlum ve kahraman olarak nitelendirebilir.... “Ege’de Rumlara etnik temizlik” yapıldı diye tweet atarak ulusal Kurtuluş Savaşı’na dil uzatabilir... PKK’yı terörist örgüt, onun elebaşısı Abdullah Öcalan’ı terörist saymayabilir... CHP’nin altı ok’unun altısına da karşı olabilir, hayatınızın büyük bölümünü Atatürk düşmanı siyasi partilerde geçirebilir... En küçük bir özeleştiri yapmadan yıllarca küfrettiğiniz partiye bir anda transfer olup o partinin tepe yöneticilerinden biri haline gelebilir... Partinin kurucusuna “Kefere” diyebilir... “Ben CHP milletvekiliyim ama CHP’li değilim” diye demeçler verebilir... Fethullah Gülen’i ve okullarını övebilir... “Atatürk’ün ilkelerinin bekçisi değilim” şeklinde konuşabilirsiniz.
Bunları yaparsanız, size hiçbir şey olmaz... Ama maazallah! Partinin kuruluş felsefesini, ilkelerini, altı ok’unu savunmaya kalkarsanız... İşte o zaman kendinizi bir anda kapı dışında bulursunuz. Aynen Süheyl Batum’un bulduğu gibi.

Haberin Devamı

PKK sıkıştırdı...

PKK her zamankinden daha öfkeli, daha kavgacı bir görünümde.
Bunda Kobani ile birlikte dış desteğini arttırmasının rolü büyük elbette.
Öcalan’ın ve PKK’nın taleplerini yöneticilerden Mustafa Karasu’nun kaleminden dün aktarmıştık :
1) Kürtlerin varlığının anayasal ve yasal güvenceye kavuşması,
2)Demokratik özerkliğin kabulü,
3)Anadilde eğitim,
4)Öcalan dahil tüm tutuklu PKK’lıların serbest bırakılması ve siyaset yolu açılması.
Bazı internet siteleri ise dün Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın özerklik, genel af gibi konuları yalanladığını geçtiler. Oysa... Diyordu ki Akdoğan twitter mesajında:
“HDP’lilerle görüşmede Sürecin genel değerlendirmesi yapılmış; özerklik, genel af, İmralı’nın taslağı gibi konular kesinlikle konuşulmamıştır.”
Bu açıklamadan Akdoğan’ın HDP ile özerklik, genel af gibi konuları görüşmediğini anlıyoruz. Ancak özerklik ve genel af talepleri yalanlanmıyor.
Sonuç.. PKK’nın talepleri net ve açık... Hükümet ise geleceği olayların akışına bırakmış görünüyor.
PKK sözcüleri talepleri yerine getirilmez ise sokağa döküleceklerini türlü çeşitli biçimlerde açıklıyorlar.
İktidar sıkışmış durumda. PKK’dan makul bir çözüme razı olmasını bekliyor. O taraf ise hiç oralı değil.

Haberin Devamı

EVLAT

Cumhurbaşkanı konuşurken:
“Osmanlıcayı bu ülkenin evlatlarının öğrenmesinden rahatsız olanlar var” demişti... Genç okurumuz V. Şengül cümledeki Osmanlıca hatasına dikkati çekiyor:
“Evlat zaten çoğul... Velet’in çoğulu... Evlatlar deyince Osmanlıca itibarıyla ‘veletlerler’ denmiş oluyor”...

İktidar PKK’ya “Kamu düzenini bozmayın” diyor.
Yani “Memleketi bölün ama bölerken gürültü yapmayın!”
Akif Kökçe

SARIK

Sarıklı hoca, medresede ders anlatırken, genç mollalardan biri parmak kaldırmış:
“Susadım hocam!”
Hoca dilin basitliğine sinirlenmiş:
“Susadım denmez... ‘Derûnum âteş-i nâr ile püryân idigünden, bir kadeh lebrîz âb-ı hoşgüvâr, nûş eyleyerek, teskîn-ive bu sûret ile iktisâb- ı ferâh-ı bî-şumâr eylemeliyim’ demeliydin...”
Ve sopasını sallayarak eklemiş:
“Cahiller gibi ‘susadım’ demek olur mu?”
***
Aradan zaman geçmiş, bir gün sınıftaki mangaldan sıçrayan bir kıvılcım, gelip hoca efendinin sarığının kıvrımına girmiş... Yakıyor. Hocanın haberi yok.
Genç molla hemen parmağını kaldırmış:
“Ey hâce-i bî-misâl, v’ey üstâd-ı zî-kemâl, bu şâkird-i pür-ihmâl, şol vechile arz-ı hâl eyler ki; bu hikmet-i müte’âl, nâr-ı mangaldan bir şerâre-i cevvâl pertâb ile ser-i âliyyü’l âlinizdeki sarığı iş’âl eylemiştir.”
Hoca, elini başına atar atmaz sarığın tutuştuğunu anlar . Ve bağırır:
- Bre mel’un, sarığın tutuştu desene!