Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dünya basınının Türkiye ve Tayyip Erdoğan ile ilgili yazılarında önceki yıllara göre bir önemli fark var. Eleştiriler bu defa hükümete, iktidara, ülkeye vs. değil... Doğrudan Tayyip Erdoğan’a yöneliyor... Ve hemen tüm yazı ve yorumlar ağır ifadeler taşıyor. Örneğin La Reppublica gazetesi ondan “Genç Türklerin düşmanı” diye söz ediyor. Almanların çok satan Bild gazetesi “Beton”dan söz ediyor. Batı dünyası 10 yıldır Erdoğan’ı gözle görülür şekilde koruma ve kollamaya almıştı. Bu defa gözden çıkarmışa benziyor...
Amerikan The Times gazetesi “Gezi Parkı sürecinde yaptığı her açıklama ve talimatla durumu daha da kötüleştirdiği, otoriter eğilimleriyle ülkede ve dışarda endişeyi yükselttiği”ni yazıyor.
İlginç bir yorum da The Globalist’in Genel Yayın Yönetmeni Stephan Richter’in CNN için yazdığı yazıda göze çarpıyor. Bu yorumda Richter, Erdoğan’dan:
“Türkiye’nin gelişmesinin önündeki ana engel, dar görüşlü” diye söz ediyor, muhalefetin güçsüzlüğünden dem vuruyor, çözümü de yazının sonunda şöyle belirtiyor:
“AKP için çözüm Erdoğan’dan kurtulmaktır...”
Batı’dan böyle bir yorum 10 yıldır ilk kez duyuluyor. Türkiye’deki kaotik durum Rusya ve Ortadoğu’yu da tedirgin ediyor. Genelde de... Erdoğan’ın bu durumu düzelteceğine değil daha da karıştıracağına inanılıyor...


Deliller yoldaymış
Hukukun eğilip bükülmesi atom bombasından daha tehlikelidir... Böyle diyor İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal... Hukuku beğenmediğiniz düşünceleri cezalandırmak için kullanmanız faşizmin kendisidir...
AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, Gezi olaylarında serbest kalan eylemciler için konuşuyor:
“Serbest kalanlar fazla sevinmesin. Deliller yolda.”
Delillerin yolda olduğunu Hüseyin Çelik nereden biliyor? Yoksa deliller AKP’de mi üretiliyor?
***
Şu soruları da CHP milletvekili Dilek Akagün Yılmaz Başbakan’a soruyor:
- Kazlıçeşme mitinginde: “Taksim meydanına 30 bin kumanyayı kimlerin gönderdiğini, kendi otellerinde kimleri barındırdıklarını biliyoruz. Bunların hesabı sorulacaktır” dediniz. Kumanya göndermek ya da otellere yaralı insanların alınması suç mudur?
Hükümetin çıkarına dokunan her eylem suçtur... Suç değilse de punduna getirilir suça sokulur.
Başbakan bu ülkede yargıçların önlerine gelen şüphelileri tutuklamaları için talimat bile veriyor.
Demokratik hakkını kullanıp protesto yürüyüşü yapanlar terörist sayılıyor. ÇARŞI?bile suç örgütü oldu, düşünün gerisini...

Haberin Devamı

MERKEL
Almanya’daki Büyükelçimiz Dışişleri’ne çağırıldı... Çağırılması için sebep mi? AB Bakanı Egemen Bağış’ın şu sözlerine bakın:
“Sayın Merkel iç siyaset malzemesi arıyorsa, bu malzeme Türkiye olmamalıdır. Daha evvel bu malzemeyi kullanmaya kalkan Sarkozy’nin başına ne geldiğini düşünürse, Türkiye ile uğraşanların sonunun pek hayırlı olmadığını kendisi de görür...”
Düzeysiz bir mafya tehdidi bu... Bırakın Merkel’i kimse yemez bu çocukça tehditleri... Sadece Türkiye’nin itibarını düşürür...

Protestoları görüp telaşa düşen iktidar, halka: “11 yıldır susuyordunuz ama” diyor.
Bravo! Sonunda sabır da suç oldu!
***
Brezilya’da ulaşım ücretlerini protesto eden halkın sokağa çıkmasına Brezilya Cumhurbaşkanı “Halkın meşru tepkisi” derken, AKP yalakası medya “Faiz lobisi şimdi de Brezilya’da” diye haber
yapıyor.
Akif Kökçe

Haberin Devamı

Sır!
BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, çok sayıda Kürt kuruluşunu içinde barındıran Demokratik Toplum Kongresi’ni (DTK) Gezi Parkı olaylarında sessiz kalmakla eleştirmiş, “DTK tek cümleyle dahi olsa destek açıklaması yapmadı” demiş...
Anlaşılan o ki Sırrı Süreyya hâlâ DTK’nin ne olduğunun... BDP ve PKK’yle birlikte DTK’nin en büyük umudu ve stratejik müttefikinin AKP olduğunu... O yüzden AKP iktidarına zarar verecek eylemlere (o eylemler istediği kadar ilerici, özgürlükçü ve demokratik olsun) destek vermeyeceğini anlayamamış. Oysa DTK’nin talebi sadece demokrasi olsa, Gezi eylemlerine destek vermez miydi?