Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tahliye edilen 9 tutuklu iç kapıdan geçip nizamiyeye vardıklarında, jandarma tarafından durduruldu ve “gelen emirle tekrar tutuklandıkları” yüzlerine okundu.
Emekli generaller daha önce başlarına geldiği için buna hiç şaşırmadılar, dışarda kendilerini bekleyen yakınlarına el sallayıp tekrar cezaevine döndüler.
Onlardan beş dakika önce tahliye edilen bir sanık, cezaevi kapısından bidiği taksi ile son sürat evine koşarken telefonu çaldı... Karşıdaki ses:
“Hemen cezaevine dön, savcı tahliyene itiraz etti, tekrar tutuklandın.”
Adam: “Evime 100 metre kaldı, gidip bir torunumu göreyim” dediyse de karşı taraf” “Anlamam 1 saat içinde cezaevine dönmezsen yakalama emri çıkar” diyerek telefonu kapattı.
Bazan tahliye edilenler yarım saat sonra içeri alınıyor, bu alanda bir dünya rekoru kırılıyordu.
Bu işten vatandaş da rahatsız olmuyor: “Adalet 30 - 40 sene gecikmeyle de olsa mutlaka tecelli edecektir” diyerek engin teselli buluyordu.
Olayları nakleden Ümit Bora’ya göre bunlar Hoptirinam ülkesinde oluyordu.
Ülkenin liderleri “Bölgenin en güçlü ülkesiyiz” diye övünüyordu.
Bir yargıcın verdiği karar ötekinin verdiğini tutmuyor, hangi generalin kıtaya hangisinin hapishaneye gideceği her hafta kurayla belirleniyor, ama bu durum ülkenin güçlü olmasını önlemiyordu.
Demokrasi ve millet iradesi öylesine güçlenmişti ki, artık tayin ve terfileri de siviller yapıyordu. Yükselmesi istenmeyen asker tutuklanarak terfii durduruluyordu.
Böylece YAŞ’a fazla iş bırakılmıyor, “rahat”latılıyordu.
Ülkede işler iyi gidiyordu. Borsa rekora koşuyordu.

Haberin Devamı

Sevgili okur
Makul bir süre izin talep ediyoruz... Dönüşte görüşmek üzere...

Kuyruk sohbeti
Sıraya geçme konusunda farklı tepkiler:
Klasik tepki: “Sıraya geç kardeşim.”
Neoklasik tepki: “Şeker kardeşim sıraya geçiver”
Realist tepki: “Sıra var.”
Romantik tepki: “Beyefendi galiba sırayı görmediniz.”
Modern tepki: “Efendim insanımız eğitimsiz. Halbuki Avrupa’da...”
Uzlaşımcı tepki: “Acelesi olmasa öne geçmezdi, üzmeyin garibi...”
Devrimci tepki: “Altyapı sorunları çözülmeden halkımız sıraya geçmez. Devrim olunca herkes hizaya gelecek.”
Kaderci tepki: “İki dakika fazla beklesek kıyamet mi kopar? Kısmetse hepimizin işi görülür.”
Felsefeci (septik, kuşkucu) tepki: “Ön ve arka kavramlari görecelidir. O tarafın ön taraf olduğuna kim karar verdi? Öne geçtiğini zanneden, aslında arkaya geçmiş olabilir.”
Kötümser varoluşçu tepki: ‘Herkes bir gün ölecek. Onurlu bir şekilde bekleyin. Bir gün o adam da ölecek.’ “Sıkmayın canınızı, şu anın tadını çıkarmaya çalışın, bakın ne güzel hayattasınız ve birileri önünüze geçebiliyor.”
Postmodern tepki: “Sırana geç lan ayı, kör müsün!”
(internetten)

Haberin Devamı

Kitap hazineleri
“Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde kaç kütüphane vardır?”
İstiklal Caddesi’nde Borusan Kültür Merkezi’nin panosundan bu soru geçiyor.
Kütüphaneciler Derneği’nin kitaba ilgiyi çekmek için yerleştirdiği sloganlar bunlar...
Her ne kadar kitaba meraklı bir toplum değilsek de...
O caddede ve yakın çevresinde sandığımızdan çok fazla kütüphane var...
Ricamız üzerine Kütüphaneciler Derneği yöneticilerinden Ümran Kandemir bize bir liste çıkarıyor...
Bakınız hangi kütüphaneler var:
Yapı Kredi Sermet Çifter Kütüphanesi
Cervantes Enstitüsü (İspanyol)
Goethe Enstitüsü
Atatürk Kitaplığı (AKM’nin arkasında )
Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (Nuru Ziya Sokak)
Hollanda Araştırmaları Enstitüsü (Nuru Ziya Sokak)
Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü
Borusan Müzik Kütüphanesi
İsveç Araştırmaları Enstitüsü
Alman Arkeoloji Enstitüsü (Gümüşsuyu’nda, konsolosluğun arkasında.)
İstanbul Araştırmaları Enstitüsü
Genelde pazar günleri dışında bu kütüphanelere serbestçe girip istediğiniz kadar kalabilir, kataloglardaki kitapları indirtebilir, istediğiniz kadar okuyabilirsiniz. Tabii ücretsiz... Biz zaman zaman Tepebaşı’nda TRT Stüdyosu karşısındaki İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’ne uğruyor, biraz İstanbul çalışıyoruz. Üç katlı kütüphanede Cumhuriyet, Osmanlı ve Bizans İstanbulu’na ait yığınla yayın bulabiliyor, uygar bir ortamda çalışmanın keyfini yaşıyorsunuz... Kütüphaneler ve kitaplar sizi bekliyor...

Haberin Devamı

Sahte seçmen
Üsküdar Ümraniye’de, Esenşehir mahallesi Aqua Manor sitesinde oturan bir dostumuz anlattı. Bir belge için ilçe nüfus müdürlüğüne gidiyorlar. Adreslerini veriyorlar. Nüfus memuru hanım:
- Bu konutta 16 kişi oturuyor, diyor
- Hayır bu müstakil bir ev, biz içinde üç kişiyiz...
- Ama kayıtlarda 16 kişi görünüyorsunuz...
- Hatta yanımızda da bir müstakil ev var, orada da bir kişi oturuyor.
- Orada da 15 kişi oturuyor görünüyor...
Şaşkına dönen aile bu yanlışlığın düzeltilmesini istiyor...
Nüfus memuru:
- Benim düzeltme yetkim yok, diyor...
- Peki ne olacak?
- Böyle kalacak..
Eğer bu büyük bir yanlışlık değil de kasıtlı bir uygulama ise... Orada oturuyor görünenler dışardan gelip oy kullanıyorsa... Ne referandumdan dürüst bir sonuç çıkar ne seçimden... Muhalefet partileri işi gücü bırakıp bu konuya eğilmeli.