DTP, Meclis’te üç dilde, Türkçe, İngilizce ve Kürtçe yazılmış bir kitapçık dağıtıyor. “Yerel ve bölgesel özerk yapıların önü açılsın... Valileri halk seçsin, vs “ diyen Ahmet Türk imzalı kitapçık hakkında CHP’li Mustafa Özyürek şöyle diyor:
“Burada demokratik özerklik adı altında eyalet sistemi öneriliyor...”
A. Öcalan’ın direktifi doğrultusunda hazırlandığı söylenen programla ilgili konuşan Özyürek ekliyor:
“Terörün sürekli tırmandırılmasının arkasında ayrı bir devlet kurmak var.”
DTP lideri Ahmet Türk ılımlı ve temkinli bir lider olarak bilinir... O yüzden son zamanlarda kullandığı keskin ifadeler daha çok dikkati çekiyor. Türk, son olarak Mardin’de konuşurken:
- Çözüm Güney Kürdistan’da değil burada, ifadesini kullanıyor...
Bu durumda bizim Güneydoğu da Kuzey Kürdistan oluyor...
Ahmet Türk bir yandan da dilinden “barış, uzlaşma” sözcüklerini düşürmüyor. Hangi çizgide uzlaşacağız? Eyalet sisteminde mi? Bağımsız devlette mi? Bunu kendilerinin de bildiğini sanmıyoruz... Sanırız bu konuda son kesin kararı Barzani ile ABD verecektir. Çünkü PKK 2004 yılından beri ABD’nin uzaktan kumandasında görev yapıyor! ABD cesaret verdikçe talepler yükseliyor... Sayın Türk artık temkinli konuşmaya gerek duymuyor. Aysel Tuğluk da öyle... DTP’lilerde bir erken zafer sarhoşluğu gözleniyor... Bu sarhoşlukta sanırız ABD’nin tarih boyunca Kürtlere attığı kazıklar, bir süre kullanıp sonra harcadığı halklara çektirdiği acılar unutuluyor... Aman dikkat...
AB İlerleme Raporu’nda
“AKP, kapsamlı bir yolsuzlukla mücadele stratejisihazırlayamadı” denilmiş.
Laik cumhuriyetçileri bırakıp kendi adamlarıyla niye mücadele etsinler ki...
Haldun Ertem
Arda Turan...
Tıp doktoru ve eski hakem Ahmet Çakar, üç kuruşluk reyting uğruna kalıbına kıyafetine yakışmayan sözler sarf ediyor. Son programda Galatasaraylı Arda’ya “köpek” demiş. Arda üzerinde titrememiz gereken gencecik bir futbol yıldızı. Kimsenin bu hakarete hakkı yok. Arda uğraşamaz. Ama konuyla Galatasaray Kulübü uğraşmalı. Kulübün avukatları, Ahmet Çakar aleyhine tazminat davası yürütmeli. Ne Arda şamar oğlanıdır ne Galatasaray Kulübü... Adnan Polat bu işin peşini bırakmamalı... Kulüp susmamalı...
İSTANBUL Vezneciler Kız Yurdu’nda
ya sıcak su akmıyor... Ya da damla damla
akıyor ve öğrenciler duş alamıyor... Şikâyet
bize kadar ulaştığına göre çok sayıda öğrenci dertli... Yurt müdürü ilgileniyor mu?
Tuhaf Kıbrıs...
Ergenekon, ekonomik kriz, falan derken Kıbrıs’ta olup bitenler gözden kaçıyor... Oysa çok ilginç gelişmeler var adada..
Nedir onlar, derseniz.. Efendim, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Rum lideri Hristofyas ile birden kayıtdışı görüşmeler yapmaya başladı...
Son üç görüşmeye üçüncü kişi alınmadığı gibi tutanak da tutulmuyor.
Sanki Talat, Rum lideriyle kendine ait bir arsanın ya da apartmanın satışını görüşüyor...
Konu açıldığında da: “Ben; Cumhurbaşkanı ve görüşmeci olduğuma göre, bundan doğal bir şey de yoktur. Bir görüşmeyi ister baş başa yaparım, ister 10 kişi yanımda yaparım, ister tutanakçı bulundururum, ister bulundurmam” gibi sözlerle meydan okuyor... Çözüm diye diye bir semt i meçhule gidiliyor... Ayrıntı (www.ajanskibris.com) da...
Ahlak sorunu...
AKP devletin her köşesinde boşuna kadrolaşmıyor... Kadrolar işte bugünler için lazım... Mesela Adli Tıp’taki kadrolaşma bakınız nasıl işe yaradı... 14 yaşındaki kızla ilişkiye giren yandaş Hüseyin Üzmez nasıl da kurtarıldı...
Rapor özeti: “B. Ç.’nin psikolojisi bu olaydan dolayı bozulmamış”... Böyle kontroller 6 ayda yapılırmış ama Adli Tıp bu incelemeyi 40 günde tamamlamış ve raporu Hüseyin Üzmez’in önceki günkü duruşmasına yetiştirmiş...
Hekimler diyor ki cinsel istismara uğrayan çocuğun uğradığı travmanın tedavisi en az 2 yıl sürer...
Üstelik bu çocuk 2 yıl tedavi edilip iyileşse bile post travmatik sendrom sonucu hastalık yıllar sonra tekrar ortaya çıkabilir. Ama takan kim?
Bu konuda konuşacak, üniversitelerin psikiyatri bölümleri yok mu?
Psikolog ve psikiyatrların dernekleri yok mu?
Barolar susacak mı?
Kadının saçının telinin görünmesini günah sayan, oradan buradan mayo resimlerini kaldırtan mutaasıp zihniyet, 14 yaşındaki kıza tacizi olağan görme eğliminde...
Hayret ki ne hayret...
Merdan
İki yürekli gazeteci, Tuncay Mollaveisoğlu ve Merdan Yanardağ’ın programlarını Kanal Biz’de takdirle izlerken... Merdan Yanardağ’ın gözaltına alındığı haberi geldi... Gerekçe: Ergenekon... Malumunuz, gerekçe Ergenekon olunca akan sular duruyor... Gözaltına alınan kişinin suçunun olup olmadığı, ne ile suçlandığı falan önemini kaybediyor... Ergenekon hukuku, kurallarını kimsenin bilmediği farklı ve özel bir hukuk! Neyse ki Merdan Yanardağ iki gün içinde serbest bırakıldı da sevenleri daha fazla üzülmedi... Bu arada ilginç bir öykü dinledik Merdan’ın arkadaşlarından... Merdan gözaltındayken, denetleme amacıyla TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Prof. Zafer Üskül Emniyet Müdürlüğü’ne geliyor... Üskül, Merdan’ın
İstanbul Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden idare hukuku hocası... Sık sık onun programlarına konuşmacı olarak katılmış..
Ancak Merdan’ı
görünce bir “Geçmiş olsun” ya da
“Merhaba” bile demiyor. Görmezden geliyor. Merdan en çok buna üzülmüş.
Meclis’e sunulan “demokratik özerklik projesi”ne göre Türkiye 20 - 25 özerk bölgeye ayrılacakmış.3’e 5’e değil, 20’ye 25’e...
Yugoslavya ve Irakbile bu kadar “demokratik” parçalanmamıştı...
* * *
AB İlerleme Raporu”na göre Türkiye’de yolsuzluk yaygınlaşıyor, işkence olayları artıyormuş.
AKP’liler boşuna “AB yolunda hızla ilerliyoruz” demiyormuş...
Akif kökçe
