Uber ‘dolmuş’ geliyor

San Francisco’da 2009’da kurulan ulaştırma ağı şirketi Uber, 70’ten fazla ülke, 425 kentte şehir içi ulaşımın kitabını yeniden yazıyor.
Uber, akıllı telefonunuza indirdiğiniz bir uygulama sayesinde gideceğiniz yere ihtiyacınıza uygun bir araç edinmenizi sağlıyor.
Bu bir limuzin de olabilir, evcil hayvanınız için özel donanımı olan bir araç da...
Aslında bir teknoloji ‘startup’ı olan Uber, faaliyet gösterdiği kentlerin bazılarında haksız rekabete yol açtığı gerekçesiyle taksicilerin protestolarına neden olmuştu.
Uber bu tepkileri taksileri de ağına dahil ederek bertaraf etmeyi başardı.
Uber’in doğasını daha iyi kavrayabilmek adına geçenlerde şirketin Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı’yla buluştum.
Bahadırlı’nın anlattıklarından aktarıyorum; İstanbul’da 2 bin araçla faaliyet gösteren Uber ağınının önemli bir oranı bildiğimiz sarı taksilerden oluşuyor.
Uber, bu hizmeti veren diğer araçların kazancından belli bir yüzde alırken, sarı taksilerden komisyon talep etmiyor.
Bu uygulama, taksicilerin ağa gönüllü katılmasını sağlamış
Uber ağına dahil olan araçların müşteriye maliyeti, sarı taksilerden yüzde 10-15 oranında daha fazla.
Ancak aracı akıllı telefonla önünüze çağırmadan önce, gideceğiniz noktaya trafiğin o anki durumuna göre ne kadar gidebileceğinizi görebiliyorsunuz.
Gerekli yasal işlemlerin tamamlanmasından sonra UberPOOL’un da İstanbul’da servise başlaması planlanıyor.
UberPOOL ile aynı istikamette giden iki kişi aracı paylaşarak ücretine ortak olabiliyor.
Kabaca iki kişilik dolmuş diye tanımlayabileceğimiz UberPOOL, Los Angeles’ta hizmete girdiğinde kullanıcılar ilk 8 ayda 5 milyon yolculuk yapmış.
Umarım kısa zamanda Türkiye’de de bu servis başlar.



PES toparlamış

Futbol oyunu denince akla iki seri gelir; FIFA ve Pro Evolution Soccer (PES).
Bu iki serinin her yıl yenilenen sürümleri ve oyunların fanatikleri arasındaki rekabet başkadır.
Her sene şu soruya yanıt aranır PES mi FIFA mı?
Ben oyunları daha çok PC’de oynadığım dönemde, 1990’ların ortalarından itibaren FIFA’cıydım.
PES henüz International Superstar Soccer Pro adıyla, yalnızca PlayStation için yayımlanıyordu.
2000’de ben de bir PlayStation’cı oldum ve o günkü adıyla ISS Soccer’la tanıştım.
Futbola “arcade” tadı getiren PES beni yörüngesine aldı.
Yıllarca üzerine koydu ve FIFA serisinin hep bir adım önünde oldu.
Ancak 2010’dan itibaren FIFA, üstünlüğü ele geçirecek bir kalite farkı koydu ortaya.
Daha çok lisanslı kulüp ve lig, daha gerçekçi bir futbol vardı FIFA’da.
Fanatik PES’çi değildim ve FIFA’nın üstünlüğüne biat ettim.
Şimdi birkaç gündür PES 2017 oynuyorum.
Barcelona’yla -her gün bir ya da iki maç- Şampiyonlar Ligi mücadelesi veriyorum; dün akşam grup maçlarını 4 galibiyet 2 beraberlikle tamamlayarak üst tura çıktım.
Yoğun ve saatsiz bir gazetecilik mesaisine rağmen bu kadar zaman ayırabildiğime göre PES bu yıl kendine gelmiş diyebilirim.
Futbolcu modellemeleri gerçeğinden farksız. Oyun dinamiği çağ atlamış.
Tek kusuru oyundaki lisanslı takımların azlığı.
Türkiye’den yalnızca Beşiktaş’ın olması can sıkıcı.

Motosikletçinin rüyası: Motor-In

Yolda kalmamış motosikletçi yoktur.
Yolda kalan motorcuların kolay servis bulabilmesi için Android ve iOS’a geliştirilen Motor-In, iki tekerleklilerin daha bir çok ihtiyacını karşılıyor.
Motorcu olmak farklı bir sorumluluktur.
Motorcuların birbiriyle etkileşimi onların gelişimini sağlar.
Yeni rotalar ve güzellikler ancak bu etkileşimle paylaşılır.
Yeni yol arkadaşları edinebileceğiniz Motor-In’de rotalar ve gruplar oluşturup, yol tavsiyelerinde bulunabilirsiniz.
Harita üzerinde, size en yakın motosiklet servis noktalarını gösteren Motor-In’de servisler hakkında yorum yapabilir, yorumları görebilirsiniz.
Uygulamayı kullanırken her aksiyonda puan kazanıyorsunuz. Puanlar ileride hediyelere dönüşüyor.
Yolda daha az bilinmezlik, daha çok sürüş keyfi vaat eden Motor-In, önemli bir açığı kapatma iddiasıyla desteklerinizi bekliyor.