Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Doublespeak, amacı kandırma veya kafa karıştırma olan konuşmadır. Double=çifte. Speak=konuşma. Belki “ikili konuşma” olarak çevrilebilir.
Asıl söylemek istediğini kafa karıştırıcı sözlerin altına gömenler. Gerçeği gizleyip yanlış izlenim yaratanlar. Aynı anda hem öyle hem böyle diyenler. Söylemek istediğini ortaya iki anlam çıkacak kadar karışık anlatanlar... Doublespeak (dabılspik okunuyor) yapıyor.
Doublespeak politikacıların, özellikle AKP sözcülerinin, en büyük uzmanlık sahasıdır.
Bir örnek:
Erdoğan PKK’lılarla kucaklaşanlarla konuşmayacağını açıkladı. Ama Kürt sorununu çözmek için Abdullah Öcalan’la müzakereye hazırmış. PKK’yı kuran, yapabilse bütün PKK’lıları teker teker kucaklayacak, binlerce kişinin ölümüne neden olan bir hareketi başlatan Öcalan’la konuşabilirmiş. Ama, bir BDP milletvekili, dağ başında bir PKK’lıyı kucakladı diye BDP ile asla konuşmazmış.
Bunda mantık gören varsa bana da haber versin, lütfen.
Güneydoğu sorunu, PKK, BDP, KCK, Öcalan, Karayılan, hapiste açlık grevi yapanlar, yapmayanlar aynı uzvun hücreleridir. Sorunu müzakereyle çözmek istiyorsanız, kimin kimi öptüğüne bakmadan, bunların hepsiyle ya da hepsini temsil eden bir grupla konuşmanız gerekir. Bunlar ayrı imişler veya olmaları gerekiyormuş izlenimini vermek halkı aldatmaya çalışmaktır. Erdoğan bunu çok iyi biliyor. Ama açık konuşmak işine gelmez. Çünkü Kürt konusu hassas, oy kaybettirme potansiyeli yüksek olan bir konudur.
Çıkarı açık konuşmakta değil, kafa karıştırmaktadır. Öyle bir konuşacaksın ki çözüm isteyenlere çözüm arıyormuşsun izlenimi vereceksin, istemeyenlere “ölmek var dönmek yok” izlenimi.
Bu dönemde kafalar karışık...
Halkın kafasını öyle bir karıştıracaksın ki aslında bu sorunu çözme iradesi... Bırakın iradeyi, nasıl çözeceğiniz konusunda en ufak bir fikriniz olmadığını halktan gizleyeceksiniz. Daha doublespeak şeklinde bile ortaya dökülmemiş bir şey daha var: Siz Öcalan’la konuşmak istiyorsunuz ama acaba o sizinle konuşmak istiyor mu?
Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı ölümcül hatalar sonunda Suriye’de otonom bir Kürt bölgesi meydana geldi. Bir de Irak’ta var etti iki. İran-Irak-Suriye, Türkiye aleyhinde birlik oldu. Üçü de PKK’yı destekliyorlar.
PKK uluslararası rüzgârın lehine döndüğünü, bu aşamada savaşmanın, konuşmaktan daha çok işine geldiğini hesaplıyor olmalı. PKK’nın durduğu yerde, kanlı veya kansız, otonom bir Kürt bölgesi artık uzak bir hayal değil. Kürt sorununu çözmenin ilk adımı, açık ve dürüst konuşmaktır. Kürt sorununu biz çözemezsek, çok geçmeden birilerinin bizim için çözeceğini anlamaktır. Ama bunun anlayabilmemiz mümkün mü?
Kafalarımız o kadar karışık, berrak ve eleştirel düşünme yeteneğinden o kadar yoksunuz ki kandırmaca ve ikiyüzlülüğü gerçeğin kendi sanmaya başladık.
Doublespeak, doğamızdır. Türkçesi yoktur, ana dilimizdir.