Nazlıcan Göksu

Nazlıcan Göksu

-

Tüm Yazıları

Günümüzün Amerika’sında artık yemek konusundaki bilinç epey arttı. Hatta bu bilinç bir yemek devrimi başlattı diyebiliriz. New York’ta sanatsal bir dokunuşla yeni bir böcek diyeti başladı

emek, yiyecek, sözlük anlamıyla “yenmeye elverişli olan her şey”. Topraktan çıkan, denizden çıkan; kimi zaman pişirilen, kimi zaman da çiğ olarak sunulan ürünler. Fakat neyin yemeye elverişli olduğunun kararı bize kalmış. Ağız tadı mı, yoksa sosyal kavramların üzerimizde kurduğu etki mi; hangisi bize neyin yenmeye elverişli olduğunu söyler?
Günümüzün Amerika’sı artık yemek konusunda bilinçlenmeye başladı. Hatta bu bilinç New York’ta yemek devrimi başlattı diyebiliriz. Uzun bir süredir obezite, sağlıklı beslenme ve yanlış yeme alışkanlıklarından kurtulmaya çalışan New York’lular, bir de ekolojik sorunların farkına varınca “organik” gibi fenomenlerin daha da ilerisine gidip doğaya zarar vermeden nasıl beslenebiliriz diye düşünmeye başladılar. Bu düşüncenin sonucu olarak yeme alışkanlıklarını, hatta yediklerini bile değiştirmeye çalışan New York’lular şaşırtıcı, hatta şoke edici çözümlere ulaştılar.

BM Gıda ve Tarım Örgütünden yeni haber

Böcek diyeti

BM (Birleşmiş Milletler) Gıda ve Tarım Örgütü kısa bir süre önce sağlık, yiyecek ve ekolojik konular hakkında bir şeylerin değişmesi gerektiğini, bu değişim için artık böcek yememiz gerektiğini açıkladı. BM’nin “Yenilebilir böcekler: Gıda ve yem güvenliğinin geleceği” isimli raporuna göre insanların bildiği ve yemeye alışık olduğu 1.900 böcek türünün içerdiği protein, etten alınabilecek olan protein ve sağlıklı yağ oranına göre çok daha yüksek.
Uzun süredir Asya kültürünün ve mutfağının bir parçası olan böcek yemek, neden Amerika ve Batı kültüründe yok? Sorunun cevabını, raporu hazırlayan Entomoloji Profesörü Arnold van Huis şu şekilde açıkladı: “Amerikalılar ve Kanadalılar kültür ve değer olarak Kuzey Avrupalılara daha yakın, dolayısıyla mutfak gelenekleri soğuk iklimlerde gelişmiş. Soğuk iklimlerde büyüyen böcekler kar ve soğuk yüzünden küçük kalır fakat sıcak iklimlerdeki böcekler daha büyük ve etli olur. Yiyecek olarak görülmelerinin sebebi de budur.”
Bu açıklamaları duyan New York’lular hemen işe koyuldu, söz konusu olan sağlık olduğunda hiçbir şeyi denemekten kaçınmayan New York’lular bu fikre alışmaya çalışıp sadece beslenme şekillerini değil, besinlerini değiştirme konusunda da çok açık görüşlü. Bu konuda çalışmalara başlayan şefler, restoranlar ve sanat projeleri ortaya çıkmaya başladı bile.
“Onlarla savaşamıyorsak, onları yiyelim” diyen Miya’s Sushi’nin sahibi ünlü şef Bun Lai, böcekler ile çalışmaya başladığını, böceklerin çok sağlıklı olduğunu söyledi. Farklı baharatlar ile deneyler yapan Lai, birkaç hafta içinde çıkardığı tarifleri konukları ile paylaşacağını açıkladı. Çalışmalarına bunlai.tumblr.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Haberin Devamı

Bu konu şefler kadar sanatçıların da ilgisini çekti

Haberin Devamı

Bu yeni yeme tarzı ile ilgilenen sanatçılar da işe koyuldu. San Francisco’da çalışmalarına başlayan Meksikalı Endüstriyel Tasarımcı Monoca Martiniz, Don Bugito isimli sokak yemeklerinden esinlenerek başlattığı proje ile böcekli taco’lar sunuyor.
Böcek yeme fikrine alışmanın zor olmasının nedeni büyük oranda görselden “iğrenme” olduğundan tasarımcılar bu konuyu nasıl çözebiliriz diye düşünmüş, hatta çözümünü bulmuş. Londra, Royal College of Art, Innovation Design öğrencileri, Julene Aguirre, Jon Fraser, Jacky Chung, Aran Dasan, Xenia Von Oswald, uzun süren araştırmalardan sonra Ento isimli bir marka kurdular. Ento böceklerin formunu değiştirerek yiyecek olarak sunma fikrini savunuyor. Böceklerin şeklini değiştirerek ortadan “iğrenme” hissini kaldırıyor ve böylece daha sağlıklı ve ekolojik bir beslenme şekline uyum sağlamayı kolaylaştırıyorlar. Geliştirdikleri ürün tasarımları ile restorana dönüştürmek istedikleri markalarını savunmak için “Algıyı değiştirdiğimiz andan itibaren ortadaki sorun kalkacaktır” diyorlar.