İzleyici artık özgür

E.L. James’in popüler romanlarından uyarlanan seri, video klipler, kötü diyaloglar ve garip krizlerden oluşan bir toplamla sonlanıyor.

E.L. James’in “Grinin Elli Tonu”yla başlayan popüler yetişkin romanları kısa sürede eleştirmenlerin sevmediği ve gişede devam anlamına gelen sonuçlar elde eden sinema uyarlamalarına kavuştu. Bu serinin son halkası “Özgürlüğün Elli Tonu / Fifty Shades Freed”, filmin çifti Anastasia ve Christian Grey’in evliliğiyle devam ediyor. İkili evlendikten sonra ilişkilerinin bu yeni aşamasının sorunlarıyla cebelleşirken, Christian zenginliğiyle Anastasia’nın başını döndürme çabalarında. Evlilik için tehdit ise onlara kötülük yapmaya çalışan Anastasia’nın eski patronu Hyde’dan geliyor. Araba takipleri, darp gibi gerilimler sürerken ikili bu tehdidin gerçek nedenini anlamaya çalışıyor.

Filmin hikaye akışı bu şekilde özetlense de izleyiciyi aslında mutluluk, gezme tozma ve romantik anlar montajlarının müziklerle birlikte sunduğu çeşitli cilalı video klipler bekliyor. Video kliplerin olmadığı anlarda dünyada yazılabilecek en kötü diyaloglar veya akıl almaz saçmalıkta krizler beliriyor. Film, Hollywood’un romantizm adına sunduğu her klişenin en özensiz haliyle karşımıza çıktığı, neredeyse bunlarla dalga geçilmek için çekilmiş bir toplamı andırıyor.

“Özgürlüğün Elli Tonu FIfty Shades Freed”

Yön.: James Foley Oyn.: Dakota Johnson (Anastasia Steele), Jamie Dornan (Christian Grey), Eric Johnson (Jack Hyde), Eloise Mumford (Kate Kavanagh) Sen.: Niall Leonard (E.L. James’in romanından uyarlama) Gör.: John Schwartzman Müz.: Danny Elfman

Haftanın diğerleri

-Belgesel “Güzel Adam Süreyya”, futbol dünyasının en ünlü emekçilerinden Süreyya Soner’e odaklanıyor. Beşiktaş’ın malzemecisi Soner’in hayat hikayesini çocukluğundan günümüze kadar takip eden filmde arşiv görüntülerinin ve Soner’in anlattıklarının yanı sıra aralarında Fikret Orman, Metin Tekin ve Feyyaz Uçar’ın da olduğu isimlerin onun hakkındaki tanıklıklarına da yer veriliyor. “Güzel Adam Süreyya”, vizyonda çok az rastladığımız yerli portre belgesellerinden biri.

-Şahan Gökbakar’ın gişede iddialı olması beklenen yeni filmi “Kayhan”, yıllar sonra lise arkadaşlarının kendisinden nefret ettiğini öğrenen Kayhan’ın onlardan intikam almaya çalışması üzerine. Filmin yönetmen koltuğunda “Recep İvedik” serisinde olduğu gibi Togan Gökbakar oturuyor.

-Haftanın gösterime giren üç animasyonundan en dikkat çekici olanı geçen yıl Berlin Film Festivali’nde yarışan ve yetişkinlere hitap eden “İyi Günler / Hao ji le”. Jian Liu’nun yönettiği film, bir milyon yuan bulunan bir çantanın yarattığı kanlı hesaplaşma üzerine. Çocuklara yönelik iki animasyondan ilki Sergio Manfio’nun yönettiği İtalya yapımı “Leo Da Vinci: Mona Lisa Macerası / Leo Da Vinci: Mission Mona Lisa”. İkincisi ise Árni Ásgeirsson’un imzasını taşıyan İzlanda Belçika ortak yapımı “Puloi: Asla Yalnız Uçmayacaksın / Ploey: You Never Fly Alone”.