Nil Kural

Nil Kural

nil.kural@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kanadalı dehşet sineması ustası David Cronenberg, “Yıldız Haritası”nda Hollywood’a bakıyor ve beklendiği gibi büyüleyici değil, kabus gibi bir yer görüyor...

Dünyanın en saygı duyulan yönetmenleri arasında bulunan David Cronenberg, “Yıldız Haritası / Maps to the Stars”ta Bruce Wagner’in Hollywood taşlaması denebilecek orijinal senaryosundan yola çıkıyor. Sonuç, Cronenberg’in, bazılarının alıştığı bazılarının ise mesafeli yaklaştığı “Cosmopolis”, “Şiddetin Tarihçesi” gibi yapımlarının olduğu yeni dönemiyle uyumlu bir film. Aynı zamanda karanlık, eğlenceli ve komik. Karanlık dışındaki sıfatları Cronenberg filmleriyle aynı cümlede pek sık kullanmıyoruz ama “Yıldız Haritası” bir istisna.

Performanslar zirvede geziniyor
Filmde Hollywood’a gelen tuhaf kadın Agatha, efsane oyuncu annesinin gölgesinde yaşayan aktris Havana’nın asistanı olur. Diğer yandan Havana’nın terapisti Stafford Weiss’ın oğlu Benjie şımarık bir çocuk yıldızdır.
Ticari sinema sektörünün efendisi Hollywood, zaman zaman “Hollywood Hollywood’a bakıyor” tarzında taşlamaların öznesi oluyor. Mesela 1992 tarihli Robert Altman filmi “Oyuncular” gibi müthiş işler çıkabiliyor. Cronenberg, Hollywood’u hicvetmek için mükemmel bir isim çünkü meselelere mesafeli ve karanlık bakışı malum. Üstelik Hollywood’a hem uzak hem de o kadar da uzak değil. Cronenberg, Wagner’in senaryosunu rehber olarak alarak Hollywood’a baktığında kabus, sahtelik, tuhaflık görüyor ve bunları izleyicisine hem dehşete düşüren hem de eğlendiren bir üslupla anlatıyor.
Geçen yılki Cannes’dan En İyi Kadın Oyuncu Ödülü ile dönen Julianne Moore başta olmak üzere oyuncu performanslarının zirvelerde gezindiği film, önceki Cronenberg filmi “Cosmopolis”in temalarının bir tür Hollywood’a uyarlanmış hali. Cronenberg’in beden ve teknolojiye odaklandığı ilk dönemini sevenler, yeni filmlerine mesafeliler ama kafa yorduğu temaları değiştiren yönetmenin yakın dönem işlerini olgunluk dönemi olarak görenler şüphesiz “Yıldız Haritası”nı değerli bulacaklar.

Haberin Devamı

“Yıldız Haritası / Maps to the Stars”
Yön.: David Cronenberg
Oyn.: Julianne Moore (Havana Segrand), Mia Wasikowska (Agatha Weiss), John Cusack (Dr. Stafford Weiss), Evan Bird (Benjie Weiss), Olivia Williams (Christina Weiss)
Sen.: Bruce Wagner
Gör.: Peter Suschitzky
Müz.: Howard Shore

Haberin Devamı

Köpekler “cehennemi”

Cannes’da Belli bir Bakış bölümünde gösterildikten sonra ünü kulaktan kulağa yayılan Macaristan yapımı “Beyaz Tanrı / Feher Isten”, bir alt sınıf isyanı alegorisi. Çok sevdiği sahibesinin babası tarafından sokağa atılan köpek Hagen, çektiği eziyetlerin ardından diğer sokak köpeklerinin insana isyanının lideri olacaktır. Film ezilen, hırpalanan, yaşam hakkı yok sayılanların güç birliğine gitmesini bazılarına didaktik gelebilecek bir tonla anlatıyor. Ama yönetmen Kornel Mundruczo hem ne yaptığını çok iyi biliyor hem de teknik olarak bu kadar zor bir filmin altından kalkıyor. “Beyaz Tanrı” beğenin veya beğenmeyin yılın tartışma yaratabilecek güce sahip filmlerinden biri.

Diğerleri
* “Züğürt Ağa” ve “Selamsız Bandosu” filmlerinin yönetmeni Nesli Çölgeçen’in yeni filmi “Çalsın Sazlar”, günümüzde
başlasa da 1960’larda geçen bir aşk üçgenini konu alıyor. Başrollerini Belçim Bilgin, Engin Hepileri ve Caner Cindoruk’un paylaştığı filmin aşk üçgeninde Rum meyhaneci Barba, şarkıcı Yasemin ve klarnetçi Mahir’i görüyoruz. Film iki zaman ekseni arasında güç kaybederken, aşk öne çıkıp dönemin sosyal atmosferi geri plana itildikçe ilginçliğini kaybediyor.
* Burak Aksak’ın yönettiği “Bana Masal Anlatma”, dolmuş şoförü Rıza ve hayatına giren Ayperi’nin hikayesi. Başrollerde Fatih Artman ve Hande Doğandemir var.

Haberin Devamı

* Son dönemlerde aksiyon filmlerine ağırlık veren Liam Neeson, “Takip 3: Son Karşılaşma / Taken 3”te üçüncü kez emekli ajan Brian Mills’i canlandırıyor. İkinci filmde İstanbul’da ailesini korumaya çalışan Mills, üçünü filmde işlemediği cinayetlerle suçlanıyor ve ismini temize çıkarmaya gayret ediyor.

DVD

HAFTANIN YENİSİ

“ŞEF / CHEF”
Jon Favreau’nun yönetip başrolünü üstlendiği “Şef”, mütevazı ve sıcak bir komedi olarak izleyenlerin kalbini çalmayı başarıyor.