Nükhet Everi

Nükhet Everi

nukheteveri@yahoo.com

Tüm Yazıları

Akdeniz’in orta yerinde kendine has kültürü ile rengarenk bir ada Malta. Aslında tam olarak Sicilya’nın güneyi ile Kuzey Afrika sahilleri arasında Malta, Gozo ve Comino adalarından oluşan bir adalar topluluğu.

Rengarenk bir ada: Malta

Akdeniz’in diğer adalarına kıyasla oldukça da farklı ve gizemli. Her şeyden önce konumu nedeniyle baktığınızda ne tam Avrupalıdır ne de Afrikalı. Gezince daha iyi hissedersiniz ve görürsünüz ki, Avrupa Birliği’nde de olsa aslında Kuzey Afrika duygularını ve havasını sanki daha çok taşır ve yaşatır.

Haberin Devamı

160 yıl İngiliz sömürgesi olması nedeniyle İngilizce resmi dil memlekette ama bir de Semitik dillerin etkisinin pek fazla olduğu kendi dilleri var Maltese ya da Malti denen.

Etkileyici bir şehir

Diğer Avrupa ülkelerine göre çok daha ucuz bir ülke Malta. Deniz tatili ve dalmak için de çok doğru bir yer. Kumsallarının güzelliği anlatmakla bitmez.

Adanın en büyük geçim kaynakları turizm ve dil eğitimi. Eğer İngilizce biliyorsanız işiniz kolay ama bilmiyor ve iyi şekilde öğrenmek istiyorsanız adadaki dil eğitimini hararetle tavsiye ederim. Hem fiyatlar uygun hem de çok iyi.

Rengarenk bir ada: Malta

M.Ö. 5000’lere giden tarihiyle, özellikle 16. yüzyılda Sen Jan şövalyeleri ile altın devirlerinden birini yaşamış olan Malta’nın başkenti Valletta, Sen Jan şövalyelerinin kurduğu bir şehir. Şehrin adı da 1565 yılında Kanuni, Sultan Süleyman döneminde Osmanlılara direnen ve şehri almalarını engelleyen şövalyeden geliyor. Rodos’taki Grand Master’s Sarayı Valletta’da da var. 16. yüzyıldan günümüze gelen St. John Katedrali, sokakları, meydanları, güzel limanları ve ilginç mimarisiyle bu şehri çok etkileyici bulacağınıza eminim.

Valletta kurulana kadar asıl merkez Mdina imiş. Çok iyi korunmuş harika bir Ortaçağ şehri. Vakit ayırıp detaylı gezmenizi öneririm.

Pek çok önemli filmin çekildiği Malta, yaz aylarında çeşitli festivallere ev sahipliği yapar. Gece hayatını sevenler için de biçilmiş kaftan Malta. Paceville ve St. Giljan (St. Julian’s) gece hayatının kalbinin attığı bölgeler.

İşinizi şansa bırakmayın

Arkeoloji Müzesi, Sliema bölgesi, M.Ö. 3600-3200 yılları arasına tarihlenen tapınaklar Hagar Qim ve 500 metre ilerisindeki Mnajdra, M.Ö. 3100’den günümüze gelen Tarxien Tapınağı ve Mostra Dome Kilisesi de görülmeli. Gozo ve Comino adalarına da mutlaka gidin. Gozo Azure Window ve Comino’da bulunan dünyanın en etkileyici plajlarından Blue Lagoon ile Crystal Lagoon da görülecekler listenizde olsun.

Haberin Devamı

Adanın güneyinde yer alan balıkçı kasabası Marsaxlokk çok hoş bir kasaba. Luzzu adı verilen rengarenk tekneleri en çok göreceğiniz yer de burası.

Yemek dendi mi, Akdeniz mutfağından Ortadoğu mutfağına kadar ne ararsanız bulursunuz. Konaklama konusunda da seçeneğiniz çok.

En gizemli yerlerden biri de 1902 yılında keşfedilmiş olan ve M.Ö. 3600-3000 yıllarına tarihlenen, kayalara oyulmuş bir mimari ve taş işçiliği harikası yeraltı mezarlığı Hal Safligeni Hypogenum. Burayı ziyaret edecekseniz işinizi şansa bırakmayın. Biletinizi önceden ayırtın çünkü siz istediğiniz zaman bilet bulamama ihtimaliniz oldukça yüksek. Bunun sebebi de günde en fazla altı tur yapılması ve tur başına yalnızca 10 kişinin bu mekana girme izni olması.

Haberin Devamı

Rota dışına çıkın

Valletta ve Mdina arasında bulunan; tarih, kültür, sanat ve tarımın iç içe olduğu Villa Bologna’yı da görmenizi öneririm. Maria Teresa Greche’e babasının düğün hediyesi olan bu 18. yüzyıl kır evi, bugün artık birinci derece koruma altında ve Trafford Ailesi tarafından yönetiliyor. Düğün, kültürel, sosyal ve turistik etkinlikler için kullanılan, içinde seramik atölyesi de bulunan, barok ve neoklasik özellikler taşıyan bu yapının inanılmaz büyüklük ve güzellikteki bahçesinde Veg Box adında bilinçli tarım uygulamaları yer alıyor. Salı ve cuma günleri buradan yalnızca o mevsime has organik sebze ve meyve alınabiliyor.