Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Bugün Münih'te oynanacak olan Almanya - Türkiye maçı beni aldı geçmişe götürdü. 1951 yılında milli takımımız Almanya'yı Berlin'de yendiğinde futbola yeni merak sarmaya başlayan bir çocuktum. O günlerde lise "ğrencisi, gencecik bir delikanlı olan Turgay (Şeren), bu maçtan sonra "Berlin panteri" unvanıyla efsaneleşmiş, benim gözümde de neredeyse ilah mertebesine yükselmişti.
       Bu maçın rövanşında kendi sahamızda Almanya'ya 2 - 0 yenildik. Daha sonra 1954 yılında Dünya Kupası finallerinde Almanya ile aynı gruba düştük ve boyumuzun ölçüsünü aldık. İlk maçta 4 - 1, baraj maçında ise 7 - 2 yenilerek elendik. Turek'li, Rahn'lı, Morlock'lu, Walter kardeşli Almanya ise harikalar yaratarak finale yükseldi ve finalde kesin favori Macaristan'ı da devirerek kupanın sahibi oldu.
       1954'teki Kupa zaferi, 2. Dünya Savaşı'nın derin yaralarını sarma uğraşındaki Almanya'nın yeniden "büyük oynamaya" aday olduğunun ilk işaretiydi sanki. Almanya futbolda büyük olduğunu dünya kupalarında altı kez finalist olup bunların üçünü kazanarak, Avrupa şampiyonalarında ise beş kez finalist ve üç kez şampiyon olarak kanıtladı. Türkiye ise 1954'ten bu yana dünya kupalarında final grubuna çıkamadı, 1996'da ilk kez katıldığı Avrupa şampiyonası finallerinde de üç yenilgi alarak elendi.
       Almanya'nın (1990'daki birleşmeye kadar Federal Almanya) dünyanın büyükleri arasında yer alma çabası futbolla sınırlı kalmadı. Ekonomide de büyük bir atılım yapan F. Almanya başlıca rakiplerini geride bırakmayı başardı. OECD'nin 1990 yılı uluslararası dolar kuruyla yaptığı bir karşılaştırmaya göre 1950 yılında F. Almanya'nın fert başına milli geliri (GSMH'si) 4.281 dolarken bu rakam Fransa'da 5.221 dolar, İngiltere'de 6.847 dolar, ABD'de 9.573 dolar ve Türkiye'de 1.299 dolardı. 1992'de ise Almanya fert başına GSMH'sini 19.351 dolara eriştirerek 21.558 dolara yükselen ABD dışındaki rakiplerini geride bırakmış, Fransa'nın rakamı ancak 17.959 dolara, İngiltere'ninki 15.738 dolara, Türkiye'ninki 4.422 dolara yükselebilmiş.
       1990'daki birleşme sonrasında çok daha geri düzeyde olan Demokratik Almanya'yı ayağa kaldırma çabası Almanya'nın biraz bocalamasına yol açtı ama buna karşın Almanya'nın fert başına GSMH'si 1998 sonunda cari kurlarla 30 bin dolara dayanmış durumda. Biz ise henüz 3.200 dolar dolayında bocalıyoruz.
       Ekononide Almanlarla boy ölçüşmemiz olanaksız ama futbolumuzun durumu daha iyi galiba, bugün bir kez daha Almanları yenmek umuduyla sahaya çıkacağız. Umut umuttur tabii ama Almanların kritik maçlardaki başarısı ortada.



Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr