Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Özellikle ABD'nin trilyon dolara doğru tırmanma eğilimindeki dev dış açığı ile Çin'in ve petrol ihracatçısı ülkelerin gene dev boyutlardaki dış fazlalarının yarattığı dengesizliğin küresel bir krize yol açmaması için yeni bir misyon üstlenecek olan IMF'nin, ilgili tarafları bir araya getirerek politika değişikliklerine ikna etmesi öngörülüyor. Bugüne dek üyesi olan ülkelerle teker teker ilişki kurarak tavsiyelerde bulunan IMF'nin bu yeni düzenlemeyle ülke gruplarını bir araya getirerek politika koordinasyonunu sağlamaya çalışacağı anlaşılıyor. Geçen hafta sonu Washington'da yapılan IMF (Uluslararası Para Fonu) ilkbahar toplantılarında, cari açık sorununu hafife alanlara darbe niteliğinde, önemli kararlar alındı. Büyük boyutlara varan dış ticaret ve cari işlemler hesabı dengesizliklerinin dünya ekonomisi için giderek büyüyen bir tehdit oluşturduğuna dikkat çeken G - 7 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankası guvernörleri, bu dengesizlikleri gidermek üzere IMF'ye yeni görev ve yetkiler verilmesini kararlaştırdı. IMF'nin bu yeni rolde ne kadar başarılı olacağını şimdiden kestirmek zor ama alınan bu kararların, uluslararası piyasaların kendi içinde dengelerini bulacağını ve cari denge sorunlarına çözüm bulmak için hiç bir müdahaleye gerek olmadığını savunan anlayışa ağır bir darbe indirdiğini söylemek mümkün.Son kararlarla darbe yiyen bu anlayışın savunucuları ülkemizde de var. Türkiye'de ekonomi yönetimi, cari açığın büyümesinin fazla önemli olmadığını ve finanse edilebildiği sürece açığın sorun oluşturmayacağını savunuyor. Dünyadaki cari açık şampiyonlarından biri olan Türkiye'de bu "dış açık önemli değil, sorunu piyasa halleder" anlayışının yönetim dışında da savunucuları var. Piyasa halletmiyor IMF'nin "çok taraflı konsültasyon" diye tanımlanan yeni misyonunu yerine getirmek için öncelikle ABD ile Çin gibi büyük çapta açık ya da fazla veren ülkeler arasında politika eşgüdümünü sağlamaya çalışacağı anlaşılıyor. Bu süreçte, söz konusu ülkelerin maliye politikalarının yanı sıra, kur rejimlerinin de kur politikalarının da tartışma gündemine gelmesi bekleniyor. Çin Merkez Bankası Guvernörü, IMF'nin yeni yetkisini Çin'in kur rejimine müdahale etmek için kullanmamasını istedi.IMF'nin yeni misyonu çerçevesinde, Türkiye gibi sürdürülemez boyutta cari açık veren ülkelere de politika revizyonu önerilerinde bulunması beklenebilir. Tabloda görüldüğü gibi, Türkiye'nin cari işlemler açığı / GSYİH oranı ABD ile aynı düzeyde ve dünyadaki en yüksek oranlardan biri. Bu nedenle Türkiye de yeni uygulamanın hedefi haline gelebilir. oulagay@milliyet.com.tr Hedef ülkeler