Hürriyet gazetesinin İstanbul ekini bilmem izliyor musunuz? İstanbul'da yaşıyorsanız ve ilginç haberlere, röportajlara, değinmelere ve fotoğraflara rastlamak istiyorsanız arada bir göz atın bu eke. Hürriyet'in İstanbul ekinde dün "Balık savaşı" başlıklı, fotoğraflı bir haber vardı. Marmara hamsilerinin önünde poz veren balıkçı gencin elinde tuttuğu kocaman fiyat etiketinde aynen şunlar yazıyordu: "Hamsi (Marmara) 250 bin, ZEHİRLİ ÇIKARSA PARA YOK"
TV kameraları önünde çiğ hamsi yiyerek balıkların zararsız olduğunu kanıtlamaya çalışan balıkçılar şimdi halkımıza çok çekici bir seçenek sunuyorlar. Bu ilana güvenerek kilosu 250 bin liradan Marmara hamsisini alıp yiyeceksiniz. Eğer zehirli çıkarsa ve zehirli balığı yediğiniz halde hala hayatta iseniz balıkçıya gidip paranızı geri alacaksınız. Herhalde paranızı geri alabilmek için hamsiden zehirlendiğinize dair hükümet tabibinden tasdikli rapor da ibraz etmeniz gerekecek.
Bu eğlenceli örnek pek çok alanda karşılaştığımız bir mantığı sergilediği için ilginç geldi bana. Zehirli olup olmadığını anlamak için önce balığı alıp yiyeceksiniz, eğer zehirli ise belki de ölüp gideceksiniz. Ama eğer ölmezseniz paranızı geri alma garantisi veriyor balıkçınız.
Nereden nereye diyeceksiniz belki ama bu örnek, bir hafta içinde Meclis'e sunulması gereken 2000 yılı bütçesini hatırlattı bana. Hükümetimiz ve bürokrasimiz bir kez daha hayali bir bütçe hazırlamaya çalışıyor. Aklımız sıra IMF'nin gözünü boyamak için onların dayattığı hedeflere göre bir bütçe hazırlayacağız ve ondan sonra çıkıp "bu bütçeyle enflasyonu 2000 yılında % 25'e, 2001'de % 10'a düşüreceğiz", diye millete yutturmaya çalışacağız. Erbakan da "denk bütçe" diye yutturmamış mıydı, 1997 bütçesini?
Mantık aynı mantık. Vatandaş yerse yesin, enflasyon zehirine nasıl olsa alıştı, gene ölmez, atlatır bu vartayı diye düşünüyor herhalde büyüklerimiz.
İşin kötüsü bunlar balıkçının verdiği garantiyi de vermiyorlar. Bu hayali bütçeyi hakiki diye millete yutturup enflasyon zehirini vermeye devam ederken "eğer bu bütçedeki hedefler tutmaz, enflasyon % 25 değil de % 60 olursa oylarınızı geri verelim" de demiyorlar. Vatandaş nasıl olsa yiyor deyip gelecek yıl da aynı tehgahı kurmaya hazırlar şimdiden.
Balığın zehirli olup olmadığını yemeden anlamanın yolunu bulmadıkça daha çok zehirli balık yedirirler bize. Bari 2000 yılı bütçesi gibi kokusu şimdiden çıkan balıkları yemesek.
Not - Bu yazıda Marmara hamsisisinin zehirli olup olmadığı konusunda bir kanaat belirtilmemiştir.
Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr
