SİNEK KÜÇÜK AMA YAZISI UZUN...

İstanbul’da geceleri bizi uyutmayan sivrisinekler var ya, uykusuzluk ya da kaşıntı, hiç dert değil.

Ne timsah, ne yılan ne de kaplan, dünyada en fazla insan öldüren hayvan türü sivrisinek.

Asya çalı sivrisineği, Batı Nil Virüsü taşıyor ve bir süredir Almanya’nın güneyinde yerleşik bir tür hale geldi.

Bir de Asya kaplan sivrisineği var, hem Batı Nil Virüsü hem de Deng Humması taşıyan bir tür bu ve şimdi Almanlar bu türün yerleşik hale gelmemesi için uğraşıyorlar.

Acı ve düşündürücü olan bu sineklerin Almanya’ya uçarak gelmemiş olması.

Alman Sivrisinek Birliği, araştırma yapmış ve bu iki türün ithal edilen kullanılmış araba lastiklerinin içinde geldiklerini belirlemiş.

Alman Sivrisinek Birliği adı size komik gelmiş olabilir ama bu iş çok ciddi bir mesele.

İsviçre’de de adı Avrupa Sivrisinek Kontrol Birliği olan büyük bir kuruluş faaliyet gösteriyor. Bu alanda yapılan çalışmalar ve projeksiyonlar oldukça düşündürücü.

ABD merkezli Public Library of Science araştırmasına göre, 2080 yılında, en az 1 milyar insan sivrisinekler yüzünden hastalanacak.  Hamburg merkezli Bernhard Nocht Enstitüsü, Almanya genelinde tam 75 bin sineği incelediğinde üç ayrı türde, köpeklerin deri altı kurtlarının larvalarına rastlamış ki, bu hastalık türlerinin çeşitleneceğini gösteriyor.

Bize dair tehlikeyi de yazayım, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, sıtmaya neden olan bir sinek türü, küresel ısınma nedeniyle, 2020’nin ortalarından sonra Güneydoğu’da yerleşik hale gelecek.

FİLİT DEĞİL DUŞ LAZIM...

Bir yerde iki kişi otururken, sivrisinek birini ısırır, diğerine dokunmaz ya, bunun bir sebebi varmış.

Alman Dermatologlar Birliği bir araştırma yapmış.

Sivrisinekler, insanların tenlerindeki partüm, süt ve yağ asitleri kokusuna geliyorlarmış.

Bunlardan kurtulmanın en etkili yolu da akşamları duş yapmakmış.

Ne ışığı kapatmak ne de diğer önlemlerin herhangi biri duş yapmak kadar işinize yaramaz diyor adamlar.

ÇARE BİR BAKTERİDE...

Sivrisinek üzerine çalışan tüm kuruluşlar, havaya atılan ilaçların bir işe yaramadığını,

Aksine bal arıları gibi, yararlı türleri de öldürdüğünü söylüyor.

Bu işin tek çaresi sivrisineklere karşı zehirli kimyasallar değil biyolojik silahlar kullanmak.

Bacillus Thuringiensis israelensis adlı bir bakteri, özellikle sivrisinek üreme alanlarında çok işe yarıyormuş.

Dünyanın bir süredir kullandığı bu yöntemi acaba Türkiye’de kullanan var mı?

İSTANBUL’U BIRAK KİLİS’E BAK..

Türkiye’ye gelen Suriyeli tartışmasını hep İstanbul üzerinden konuşmak gibi bir hatamız var.

Tamam, en fazla Suriyeli, İstanbul’da yaşıyor ama İstanbul’daki nüfusun sadece yüzde 3.64’ü Suriyeli.

Kilis’te bu oran yüzde 81.31. Yani Kilis’te Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları yüzde 19’dan da az bir azınlık durumunda.

İkinci sırada Hatay var, orada da oran, yüzde 26,78.

O yüzden Suriyeliler meselesini sadece İstanbul’daki sayı üzerinden tartışmak Türkiye’ye haksızlık etmek anlamına geliyor.