Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tayfun Talipoğlu’nun ölümü ve kullandığı zayıflama kremi tartışmasında kimsenin üzerinde durmadığı bir başka çirkinlik yaşandı. Ürünü tartışma yaratan firma bir savunma açıklaması yaptı. Elbette savunma yapacaklar, elbette meramlarını anlatacaklar, bu kısımda bir gariplik yok. Savunmada bizim ürünlerimizi rahatsızlanmadan önce kullanmıştı, tarihleri de bunlar demiş olsalar, hiç sesimi çıkarmayacağım. Ancak bununla yetinmeyip, Tayfun Talipoğlu bizi aradı, “Bedel karşılığı reklamınızı yapabilirim” dedi falan diye yazmanın konu ve iddialarla ne alakası var? Belki bütçesinde bir sorun vardı, belki yeni bir iş için kaynak bulmaya çalışıyordu, neyse ne ve bize ne?

Haberin Devamı

Talipoğlu’nu harcamak
Diyelim ki reklam teklifinin Talipoğlu’ndan geldiğini açıklamazsan olmayacak, mutlaka bunu yazmak şart. O zaman da bunu söylemenin bin türlü yolu var, “Bedel karşılığı” kısmını yazmak o yollardan biri değil. Ölen insanların harcandığına çok şahit oldum da bu kadar hızlısına ilk kez şahit oluyorum.

Gazeteciler ve ballı geziler

Reklama para vermek yerine çok daha ucuza, gazetecileri geziye götürerek haber yapma tartışması yeniden açıldı. Süper bir tartışma ama yarım ağız yapılmaz bu. Medyada en pahalı ve ballı gezilere hep yönetici takımı götürülür. Garibim muhabirler daha çok yöneticilerin gitmekten bıktığı Almanya ve benzeri gezilere yollanır. Tüm köşesini saç ektirme operasyonuna ayıran şişirilmiş ego reklam yazarına zamanında niye kimse laf etmedi?

Bazı köşe yazarları sadece geziler değil, sağlıklı yaşamdan tutun da yemeğe kadar reklam kokan yazılar yazmıyorlar mı? 1990’ların ortalarından, Televole kültürünün hakim olduğu zamanlardan beri magazin dünyasıyla kurulmuş garip ilişkiler yok mu? Muhabirlere, “Seninle değil seni yönetenlerle muhatap olurum” havasını atanlara, bu şansı kim ne karşılığı veriyor? Ballı gezi işini konuşmak doğru ama muhabir örnekleriyle bir yere varılmaz. Konuşacaksak büyük lokmalardan başlayalım...

Talipoğlu’nu harcamak

Hakuna matata yalan mı?

Tanzanya’ya indikten beş dakika sonra, her turist gibi ben de ilk “Hakuna matata” cümlesini öğrenmiştim. Aslında Svahili dilindeki bir deyim. Bu sözü “Hiç üzülme” ya da “Problem yok” diye Türkçeye çevirmek mümkün. ‘Aslan Kral’ filmindeki şarkıdan sonra tüm dünyada yayılan bu söz bardağın dolu tarafına bakmak gerektiğini öğütlüyor aslında. Her neyse, Birleşmiş Milletler Kalkınma Çözümleri Ağı’nın mutluluk çalışmasına göre Tanzanya, 156 ülke arasında 153’üncü sırada.

Haberin Devamı

Dünyanın en mutsuz ülkelerinden birinin, en bildik sözünün “Hakuna matata” olması garip gelebilir insana ama değil. Afrika’ya giden yardımların merkezi durumunda olsa bile yoksulluk ve hastalık çok fazla. Zanzibar dahil ülkenin büyük kesiminde elektrik yok. Etnik değil ama nüfusun karma olmasından dolayı zaman zaman dinsel gerginlikler yaşanıyor. Evet, 5 yıldızlı bir tatil köyünde olunca Zanzibar eşi benzeri bulunmayan bir yer ama turist olmayan için öyle değil maalesef... Aslında tıpkı İstanbul gibi. Turist olarak gelene dünyanın en güzel şehri ama içinde yaşayan için zor bir yer.

Parayı bırak emeğe bak

Haberin Devamı

Talipoğlu’nu harcamak

Altı aylık maaşını tek kuruş harcamadan biriktirip, eşine bir mobilet alan amatör futbolcu gazetelerde haber olur mu? Olmaz elbette, ne alakası var diyeceksiniz değil mi? Maç başı ücreti 20 bin euro olan yani ayda minimum 320 bin TL civarında para kazanan bir futbolcu, eşine 1 milyon liralık hediye alınca tüm gazetelerde haber oluyor ama...

Galatasaraylı futbolcu Sneijder’in eşine 32’nci yaş günü hediyesi olarak verdiği 1 milyonluk TL’lik klasik arabadan söz ediyorum. Medyamız hediyeyi maddi değeri üzerinden gördü ama asıl önemli noktayı atladı. Galeriye gidip en pahalısından bir araba almak yerine bir klasiği alıp yenilemiş Sneijder. Nasıl zahmetli bir iştir,
bilir misiniz?

Değişmesi gereken parçalar, onların hiç kullanılmamış olanlarını bulmak, sipariş etmek, beklemek, bulamadığın parçanın yerine başka parça uydurmak... Belli ki aylar öncesinden hazırlığına başlanmış bir hediye bu verilen ve harcanan paradan değil zamandan dolayı kıymetli...