Özlem Akarsu Çelik

Özlem Akarsu Çelik

ozlemakarsucelik@gmail.com

Tüm Yazıları

Amerikalı insan hakları aktivisti, filozof ve yazar Angela Davis, İstanbul’a geliyor. Fırsatınız varsa Davis’in katılacağı konferanstaki konuşmasını kaçırmayın!

Amerika’nın ünlü televizyon kanalı CNN yayımlamasa da dünya, Ferguson kasabasında olanları tartışıyor hâlâ. Geçtiğimiz günlerdeThe Guardian’da bir söyleşi yayımlandı. Amerika’nın
“en tanınmış siyasi tutuklusu”, insan hakları aktivisti,filozof, yazar Angela Davis, Ferguson’da silahsız olduğu halde polis kurşununa hedef olan siyah genç Michael Brown’un katledilmesinin ardından başlayan olayları şöyle yorumluyordu:

Haberin Devamı

“Sermayenin eğitim,
iş yaratma, konut edindirme gibi alanlardan hızla çekildiğini ve hapishane kompleksleri gibi daha kârlı gördüğü alanlara yatırım yaptığını görüyoruz. Yoksul ve güçsüz bırakılmış toplulukların suça teşvik edilmesi üzerinden yaratılan bir rant makinesi söz konusu. Bu sayede dünyadaki tüm hapishaneler dolduruluyor. Bu, ırkçı şiddetle bu rant makinesinin arasındaki doğrudan ilişkinin idrakiyle ilgili bir uyanış ve biz işte buna karşı mücadele ediyoruz.”

Terörist ilan edildi

1944 Alabama doğumlu Angela Davis, 70’li yılların başında FBI’ın “en tehlikeli 10 suçlu” listesinde yer almış, eski başkan Nixon tarafından terörist ilan edilmiş, hocalık yaptığı üniversitedeki işinden Komünist Parti’ye üye olduğu gerekçesiyle uzaklaştırılmış, devrimci örgüt Kara Panter’le ilişkisi nedeniyle bir suça bulaşmakla suçlanıp tutuklanmış ve idamla yargılanmış, serbest bırakılması için dünya çapında kampanyalar yürütülmüş bir isim.

Cezaevlerinin kaldırılması için çalışıyor

Kaliforniya Üniversitesi’nin profesörlerinden Davis, “Hapishaneler - Endüstriyel Kompleks” çalışmasında Amerika’daki cinsiyet, ırk ve sınıflara yapılan baskıların uluslararası boyutunu ele almıştı. Cezaevlerinin ortadan kaldırılması için ülke çapında çalışan “Critical Resistance” isimli hareketin de kurucularından Davis, 9 Ocak Cuma günü İstanbul’a geliyor. Boğaziçi Üniversitesi’nin ev sahipliğinde her yıl düzenlenen Hrant Dink İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Konferansı kapsamında “Ulusaşırı Dayanışmalar: Irkçılık, Soykırım ve Yerleşimci Sömürgeciliğe Direnmek”’ üzerine konuşacak Angela Davis’i fırsatınız varsa kaçırmayın.

Haberin Devamı


BBC belgeselindeki o kadın

Bugün adını sadece feministler hatırlasa da o, kadınlar için büyük mücadeleler vermiş bir kahraman: Margaret Sanger... 1879 New York doğumlu bir hemşire. Yoksul mahallelerde tanık olduğu hayatlar onu kararlı bir doğum kontrolü savunucusu yaptı. Katolik Kilisesi’ne saldırmaktan korkmayan bir ateist ve yol arkadaşı Emma Goldman gibi anarşistti. Kısaca Sanger, tüm muktedirlere kafa tutan bir kadındı.

1914 yılında çıkardığı Woman Rebel adlı gazetenin sloganı, “No Gods, No Masters” idi. Yani sadece tanrılara değil, efendilere de başkaldırıyordu. Bu nedenle Amerikan Doğum Kontrolü Birliği’ni kurduğunda da, doğum kontrolüyle ilgili bildiri dağıttığında da sadece dini çevrelerin değil devletin de tepkisini çekti. Dağıttığı “Aile Planlaması” başlıklı broşür nedeniyle yargılandı. Brooklyn’de ilk doğum kontrolü kliniğini açtığındaysa kamu huzurunu bozmaktan yargılandı, 30 gün ıslahevinde kaldı.

Haberin Devamı

1927’de Cenevre’de ilk Dünya Nüfus Konferansı’nın toplanmasına da öncülük eden Sanger, Hindistan ve Uzakdoğu ülkelerinde de doğum kontrolü çalışmaları yaptı. Farklı etnik grupların erkekleri Sanger’ın doğum kontrolü çalışmalarını eleştirseler de o bildiğinden şaşmadı ve kadınların özgürleşmesi için savaştı, kadınların ailelelerinin planlamasında da asıl söz sahibi olduğunu savunmaktan hiç vazgeçmedi. BBC’nin hazırladığı sekiz bölümlük “Büyük Dünya Tarihi” belgeselinde de unutulmamış Sanger. Nasıl unutulur ki!