Yazarlar "Özürlü"den mektup

"Özürlü"den mektup

07.12.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

"Özürlü"den mektup

Özürlüden mektup

Ali SİRMEN

SEVGİLİ,
Geçen gün Çağdaş Özürlüler Derneği ile Kipa'nın birlikte düzenledikleri, insan hakları ve özürlüler toplantısı için İzmir'deydim. Verilen rakamlar ve tablo karanlıktı.
Ama bu karanlık tablo, spastik genç kızımız Aslı Dinçman Ertuna'nın, Türkçe özürlü bir toplumda, nefis bir Türkçe ve fevkalade bir üslupla bilgisayarda yazdığı "Spastiklerden bildiri" başlıklı metnini okurken aydınlığa dönüşüyor.
Sevgili, Aslı Dinçman Ertuna'nın bildirisini yerin elverdiğince birlikte okuyalım:
"Siz spastik olmanın nasıl bir duyumsama olduğunu asla hissedemezsiniz.
Bu nedenle de bedenimizle mücadelemize saygı duymanızı istiyoruz..
Hiçbir komutumuza tam olarak itaat etmeyen asi kaslardan oluşan bir vücuda sahibiz. Spastik olmayanların hiç düşünmeden yaptıkları bir hareketi başarabilmek için bile gösterdiğimiz gayret gerçekten insanüstüdür.
Bu nedenle en küçük çabamıza saygı duyun ve bizi destekleyin.
Yardım etmek yerine, yol gösterin...
Engellemek yerine ikaz edin ve adeta "başkalarına ait olan bir bedenle" nasıl daha kolay hareket edebileceğimize ilişkin bilinçli uyarılarla bizi yönlendirin.
- Birey olduğumuzu, varlığımızı ve yaşadığımızı hissetmek istiyoruz...
Yaşamı sırtlamak, onu beyniyle yüreğinde hissedemeyenlerin kabullendikleri bir hamallıktır. Tüm zorluklarıyla yaşamı kucaklamak ise, yaşamaya gerçekten cesaret edebilenlerin benimsedikleri bir sevgi eylemi...
Yaşamı bize ne bir yük olarak tanıtın, ne de tozpembe göstermeye çalışın... Bırakın ona dokunalım, onu tüm benliğimizle duyumsayalım. Acı çekelim, mutlu olalım, kazanıp, kaybedelim, ideallerimizi gerçekleştirelim ya da düşkırıklıklarına uğrayalım. Ama her ne olursa olsun evrenin her zerresindeki eşsizliği harikuladeliği duya duya ve doyasıya YAŞAYALIM.
- Sahip olduğumuz tek güç olan zekamızı tam kapasite kullanmak istiyoruz.
Zihinsel açıdan yoğun olarak eğitilmek ve potansiyelimizi tam olarak insanlık adına kullanmak istiyoruz. Eğer bugüne dek, fiziksel yetersizliklerimize verilen önem gösterilen ilgi, düşünsel potansiyelimize yöneltilseydi, hem bizim kendimizden istediğimiz, hem de sizlerin biz spastiklerden beklediğiniz noktaya çoktan gelmiş, hatta onu aşmış olurduk.
- Bağımsızlığımızı beyin ve yüreğimizde başlatmanızı istiyoruz.
Basit düşünmeyin. Hiç kimse üç - beş adım atabildiği için bağımsız olamaz ya da kendini öyle hissetmez... Bağımsızlık bireyin yaşamını her açıdan yönlendirebilme yeteneğidir... Bizleri özgür düşünmeye, özgür duyumsamaya ve özgürce hareket etmeye yüreklendirirseniz, biz de sizlere gerçek bağımsızlığın anlamını öğretebiliriz...
................
Benimsenmek istiyoruz.
Ailelerimiz, uzmanlar ve toplum tarafından, zorunluluk nedeniyle kabullenmekten ve başka çare olmadığı için amaçsızca yaşatılmaktan bıktık artık.
Coşkuyla "insana saygı" temeline dayanan sevgiyle, idealizmle ve gerçekçilikle yetiştirilerek hayatı kucaklamak istiyoruz...
- Üretken olmak istiyoruz...
Yazmak, çizmek, düşünsel boyutta insanlık adına yeni fikirler, projeler yapmak istiyoruz. Bedenlerini yaşatmaktan, evren için birşeyler yapmaya fırsat bulamayan insanların açığını kapatmak istiyoruz... Üstelik bunu kendimizden çok, gerçek nesiller adına yapmak istiyoruz..."
Nasıl sevgili, senin de için ışıdı değil mi?
Tevekkeli dememişler "özürlülük bedende değil, kafadadır" diye.



Yazara Email A.Sirmen@milliyet.com.tr