Prof. Dr. Erol Ulusoy

Prof. Dr. Erol Ulusoy

erolulusoy@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çek ticari ve ekonomik hayatımızda her zaman önemli oldu. Ekonomimiz vadeli olunca, normalde nakit para gibi bir ödeme aracı olan çeki de tıpkı poliçe ve bono gibi, kredi vasıtası olarak kullanmaya alıştık. Öyle ki uluslararası düzenlemelere aykırı olmasına rağmen 5941 sayılı Çek Kanunu’na vadeli çekin mümkün olduğuna ilişkin düzenlemeleri serpiştirdik. Buna da mecburduk, çünkü çek uygulaması tamamen vadeli çeki esas alıyordu. Karşılıksız çeke hapis cezasını kaldırdık. Daha sonra karekodlu çeki kabul ettik.

Haberin Devamı

Bunların hiçbiri karşılıksız çek sorununu çözmedi ve çözemeyecek. Çünkü ekonomi vadeli olunca, birçok işadamı, esnaf çekle mal satıyor, çekle mal alıyor. Sattığı karşılıksız çıkınca, aldığı malın ödenmesi için verdiği çek de karşılıksız kalıyor. Bu durum zincirleme devam ediyor.

Para cezası

Anayasa Mahkemesi 26.7.2017 tarihli bir kararında, Çek Kanunu’nun karşılıksız çeke ilişkin özellikle 5’inci maddesiyle ilgili sadece bir yerde Anayasa’ya aykırılık tespit etti ve onu da iptal etti. Eskiden, karşılıksız çekten sorumlu olan kişiye, en az çek bedeli, ibraz tarihinden itibaren işleyecek faiz ve mahkeme masraflarının toplamı kadar adli para cezası verilirken, Mahkeme, sadece çekin karşılıksız kalan tutarı kadar adli para cezası verilebileceğine karar verdi. Tabii şunu da belirtelim, 1500 güne kadar adli para cezası tutarından fazla ise.

İŞTE SİZE ÇEK REHBERİ

Yasal düzenlemelere bakıldığında karşılıksız çekle ilgili önemli bazı hususları şöyle sıralamak gerek:

- Çek, vadesi gelmeden önce de bankaya ibraz edilebilir. Ancak bunun için 1 Ocak 2018 tarihini ve sonrasını bekleyeceksiniz. Bu tarihten önce değil sonra, vadeyi beklemenize gerek yok. Hesapta para varsa ödenmesini isteyebilirsiniz. Ama hesapta para yoksa, banka hiçbir işlem yapmaz, çeki vadesinde yeniden ibraz etmeniz için size geri verir. Şimdilik ise vadesine kadar beklemeniz şart.

- Çeki vadesinde, yani kanuni ibraz süresi içinde bankaya ibraz ettiniz. Hesapta para varsa, banka, varsa vergi kimlik numaranızı alarak, çeki öder.

Haberin Devamı

- Çek tamamen veya kısmen karşılıksız çıkarsa, banka karşılıksız işlemi yapmalıdır. Karşılıksız işlemi, daha sonraki haklarınızı kullanabilmeniz için çok önemli.

- Çek ister tam ister isterse kısmi karşılıksız çıksın, isterseniz banka size en az 1.410 TL ödemek zorunda. Daha doğrusu, hesaptaki parayı bu meblağa tamamlayıp ödemek zorunda.

- Çekin arkasına mutlaka karşılıksız olduğunu ve sebebini yazdırmanız gerekir. Sadece karşılıksız denilmesi ileride sıkıntı çıkarır.

- Çekinize karşılıksız işlemi yapıldıktan sonra üç ay içerisinde şikâyet etmeniz gerekir.

- Karşılıksız çeki icra yoluyla takibe koymalısınız. Bunun için 3 yıllık süreniz var.

- Karşılıksız çekte kural, 1.500 güne kadar adli para cezasıdır. Adli para cezasını ödemeyen kişi, bu sefer hapis cezasıyla karşı karşıya kalır. Yani karşılıksız çekte hapis cezası var, ama bu karşılıksız çek bedeli ödenmediği için değil, adli para cezası ödenmediği içindir.

BAZI İLGİNÇLİKLER VAR

Çek işlerinde ilginç olan şudur ki çek hesabı bir şirkete aitse, çeki keşide eden yönetim kurulu üyesi veya diğer yetkili temsilciye değil, çek hesabında para bulundurmakla yükümlü olan mali işlerden sorumlu yönetim kurulu üyesi veya yetkili temsilcisine adli para cezası kesilir. Adli para cezası ödenmezse, bu sefer hapis cezasına çarptırılır. Mali işlerden sorumlu yönetim kurulu üyesi veya limited şirket müdürü yoksa, adli para cezası ödenmezse, bütün yönetim kurulu üyeleri için hapis cezası söz konusu.

Haberin Devamı

Anayasa Mahkemesi bunu cezaların şahsiliği ilkesine aykırı bulmuyor. İyi ama gözetim ve denetim yükümlülüğünün ihlali, hapis cezasıyla sonuçlanır mı? Karşılıksız çek keşide edilmesini denetleyemedin diye ilgisiz bir yönetim kurulu üyesini, karşılıksız çek keşidesinden dolayı hapis cezasıyla sonuçlanabilecek bir sürece sokmak ne kadar “kanuni” ve adildir?

HAPİS CEZASI KARMAŞASI

Karşılıksız çeki keşide edenin değil, çek hesabında para bulundurmak zorunda olanın adli para cezasına, sonuçta hapis cezasına çarptırılma ihtimali düşündürücü. Çeki keşide eden yönetim kurulu üyesi mali işlerden sorumlu yönetim kurulu üyesinden onay almış mıdır ki çeki keşide eden değil, hesapta para bulunduran suçlu olsun!

Kaldı ki, kanunda, bir limited şirket müdürü veya AŞ yönetim organı ile ticaret siciline tescil edilen yetkililer hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı verileceği yazılı. Şirket yönetim organlarına Temmuz 2012’den beri tüzel kişiler seçilebiliyor. Bir şirketin yönetim kurulu üyesi olan bir başka şirket, kendisini yönetim kurulunda temsil edecek bir gerçek kişiyi ticaret siciline de ayrıca tescil ettiriyor.

Şimdi böyle bir durumda karşılıksız çeki keşide eden tüzel kişi yönetim kurulu üyesinin temsilcisi gerçek kişiye nasıl çek yasağı konacak? Yönetim kurulu üyesi olan o değil ki! Cezaların kanuniliği ve şahsiliği ilkesiyle bağdaşmaz. Hele hele mali işlerden sorumlu yönetim kurulu üyesi bir tüzel kişi ise, sonuçta verilebilecek hapis cezası kanunilik ilkesi gereği temsilcisi olan gerçek kişiye verilemez.