KOÇAK EFSANESİ

7 Ekim 2022

Türkiye’nin gastronomisinin baş şehri olarak kabul edilen Gaziantep’in en ünlü tatları, şüphesiz baklava ve kebaptır. Genellikle buradaki ünlü markaların isimlerinin sonları ‘-oğlu’ ile biter. Birçoğunun başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde de şubeleri mevcuttur. Bunlardan bir istisnası var ki soyadı olan Koçak’ı marka yapmış. Ama buna karşılık Gaziantep’te muazzam bir üs kurmuş ve Japonya dahil dünyanın birçok noktasındaki ‘Koçak severlere’ en süratli uluslararası nakliye şirketleriyle özel ambalajlı baklava gönderiyor.

Koçak’ın hikayesi son derece enteresan, 1981 yılında ilkokul beşinci sınıfta Elmacı pazarında bir baklavacı dükkanında işe başlayan Coşkun ve İbrahim Koçak kardeşler, 12 yıl boyunca bu işin inceliğini bilfiil öğrenip, 1993 yılına geldiklerinde soyadları ile ilk atölyelerini ve dükkanlarını açarlar. Yıllar içerisinde gelişir, büyürler ve 8 bin metrekarelik bir alana işlerini oturturlar. Sonuç 300’den fazla çalışanla yılda 100 tondan

Yazının Devamı

BAŞKENTİN YENİ DİVAN’I

30 Eylül 2022

Ankara’da son birkaç yıl içinde çok yıldızlı oteller cephesinde daha farklı pek çok gelişme yaşandı. Bunun birinci sebebi pandemiydi. İkinci sebep ise bakanlıkların, resmi dairelerin ve Cumhurbaşkanlığı külliyesinin şehrin daha farklı bölgelerine yerleşmeleriydi diyebiliriz. Eskişehir yolu bu konuda merkez oldu. Divan Oteli, restore edilen yeni yüzüyle otel piyasasından ciddi bir pay alacaktır diye düşünüyorum. Bu arada dünyadaki diplomatik temasların artması, ülkemizin bu kapsamda aktif bir aktör oluşu da önemsenmelidir.

Divan Oteli kendi kültür, alışkanlık ve kalitesiyle yeni yüzünü misafirlerine göstermeye başlamış bile!. Bir akşam yemeğinde deneyimli genel müdür Boğaçhan Çakın ve Cluster Executive Chef Haşim Ayrancı ile buluştuk.

Damakta kalan tatlar

Başlangıçlarda tattığım deniz mahsulleri çorbası hakikaten nefisti. Zaten her zaman Ankara’nın balık yemeklerinin methederler. Pazartesi günleri gazetemizde köşesi olan büyük üstat Süreyya Üzmez’in anlattıklarından da bu durum

Yazının Devamı

KADİM LEZZETLERİYLE GASTROANTEP FESTİVALİ

23 Eylül 2022

Geçtiğimiz hafta sonunu ülkemizin gastronomi alanındaki başkenti Gaziantep’te geçirdim. Dostum Gökmen Sözen, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin yönetimindeki ekiple muhteşem bir yapıt ortaya koymuş. Bu yıl çıta daha da yükselmiş. Artık bu şehir turizmde tarihi ve en önemlisi bölgesel yiyecek içeceği ile tartışılıyor. Burada önemli bir noktayı belirteceğim; karakterlerini bildiğim, tanıdığım tanımadığım yabancı şefler, konuşmalarında ve yemeklerinde bölgenin baharatlarını ve birçok coğrafi işaretli ürününü kullanıyor. 

En son bir toplantı için 3-4 yıl önce Gaziantep’e gelmiştim. O günden bugüne neredeyse fine-dining diyebileceğimiz birçok restoran açılmış ve yemek şovları Avrupai salonlardaki yerlerini almış. Dönüş uçağında ise dikkatimden kaçmayan durumlardan biri fıstıklı, kaymaklı ve cevizli baklava tepsilerinin yer aldığı kutuların bagaj bölümlerine doldurulması oldu. Herhalde en çok el bagajı bu şehirden çıkıyordur.

Ana aktiviteler

Bu yıl

Yazının Devamı

OTELLERDE FINE- DINING DÖNEMİ

16 Eylül 2022

İstanbul’a gelen turist sayısında patlama yaşanan bugünlerde, şef restoranlarına olduğu kadar otel restoranlarına da ilgi arttı. Fine-dining denince otel restoranları da akla gelmeye başladı. Bu durum gastronomik açıdan memnuniyet verici...

Keyifli konseptlere sahip restoranlarıyla dikkat çeken otellerden biri de Grand Hyatt İstanbul. Mutfak, Şef Yusuf Gülyiyen’e emanet. Bolu Mengenli şefimiz genç yaşta kazandığı uluslararası yarışmalar ve dünyaca ünlü otel zincirlerinde edindiği tecrübelerini otelin bünyesindeki son derece keyifli atmosfere sahip 34 Restoran’da misafirlerine aktarıyor. Açık bir mutfağa sahip olan 34’ün menüsünde fine-dining yemekler fazlasıyla öne çıkıyor.

İmza tabaklar

 

Başlangıçlarda ahtapot tradito, keçi peynirli panna cotta ve karides ceviche masadaki yerini alıyor. Panna cotta görüntüsü ve tuzlu tadıyla çeldirici. Pancar sosu da öyle. Üzerini çarkıfelek meyvesinden elde edilen mini havyar görünümlü toplarla tamamlamışlar. Yanında ufak bir semizotu salatasıyla ferah

Yazının Devamı

Sofya’da bir akşam yemeği

9 Eylül 2022

Komşularımızdan Bulgaristan’a son yıllarda gitmemiştim. Son gidişim 70’li yıllarda arabayla olmuştu. O dönemden aklımda, hırsızlar, sahte para bozanlar ve cepçiler kalmıştı. Bu kez uçakla gittim ve Sofya’daki büyük değişimi gördüm. Şehir imar edilmiş, modern binalar yapılmış 200 binlerdeki nüfus neredeyse 1.5 milyona çıkmış.

Dikkatimi çeken bir husus şehirdeki tarihi binaların çok iyi korunduğu idi. Yeni bölgeler yaratılmış, eski binalar restore edilmiş, sonradan maalesef bir kısmının ön cepheleri boyanmış ama o muhteşem yapıların her tarafındaki klimaların ana üniteleri ise güzelliğe biraz gölge düşürmüştü.

Yeşili bol şehir

Şehirde dikkatimi çeken hususlardan biri de yeşilin bolluğu ve yollardaki, meydanlardaki sanat eserleri oldu. Hepsi bakımlı ve korunmuştu. Bu arada trafik tıkanıklığı sorunu da yok gibi görünüyor. Çarşılarda ve pazarlarda gördüğüm herkes evinde de ciddi çiçekler yetiştiriyor ve kesilmişleri alıyorlardı.

Restoranlara gelince

Burada hijyen konusunda biraz sıkıntı olduğunu gözlemle

Yazının Devamı

Gelin mönüsü

2 Eylül 2022

Şimdiye dek birçok düğüne derneğe katıldım. Fakat son nikah töreninin arkasında öyle bir sürprizle karşılaştım ki...

Kadim dostum Turizm Bakanlığı eski müsteşarı Nedim Öztürk ve eşi Mihri Öztürk’ün oğulları Oğuzhan’ın düğünü için Urla Şarapçılık fabrikasının sosyal tesislerine gittim. Geniş katılımlı bir düğündü. Yemek başladığında ilk servis edilen pate, tabak içindeki ponza benzeri bir taş üzerindeydi. Yanında da kruton ile servis edildi. Gelin kızımız bu yemeği nikahtan hemen evvel mutfakta imal ettiğini anlattı. Kestane mantarı pateyi de foie gras’tan esinlenerek, ciğer yerine karamelize edilmiş soğanı aromatize edip, mantarla karıştırarak yaptığını açıkladı. O kadar beğendim ki, şahane bir tabaktı!.

Menünün devamında Od Urla’nın hazırladığı çilek ve semizotu yatağında burrata peyniri, ailenin oturduğu Ildır kasabasının karamelize pırasa, soslu kuskus risotto üzerinde ızgara kalamarı ve de sorbe sonrası gelen patlıcan yatağında dana dil ve yanağı deneyimledik.

Son olarak da beyaz çikolatalı

Yazının Devamı

Lezzetin ferah adresi

26 Ağustos 2022

Ağustos ayının son günlerini yaşadığımız bu dönemde İstanbul’da bunaltan sıcaklar hâlâ etkisini gösteriyor. Böyle havada yedi tepeli şehrin en görkemli hazineleri arasında yer alan çeşmeler daha çok ön plana çıkıyor. Sokak köşelerini, yapıların cephelerini, meydanları süsleyen sebiller hem insanlara hem de sokaklarda yaşayan dostlarımıza hizmet ediyor.

Bugün sizlere Üsküdar’ın, adını kısık yani az akan ‘Kısıklıçeşme’den alan mahallesi Kısıklı’daki bir mekandan bahsedeceğim. Lezzeti ve konforu aynı anda yaşayabileceğiniz Kısıklı Cafe Restaurant, tarihi semtin yoğunluğundan uzak, yeşillikler içinde bahçesiyle, ferah ve huzur vadeden bir yer. Geniş otoparkı, hijyenik mutfağı, cafe ve restoran kısmının yanı sıra, kasap ve şarküteri bölümleriyle etkinlik alanları ve özel çardakları da mevcut. Lezzetli yemeklerine ise doğa, kuş sesleri ve bol oksijen eşlik ediyor. Bir anda farklı bir İstanbul’da buluyorsunuz kendinizi…

Huzurlu ve leziz

Kısıklı Cafe Restaurant’ın öncelikle kahvaltısından

Yazının Devamı

EGE’NİN BLU SAPPHIRE’İ

19 Ağustos 2022

Türkiye limanlarından kalkıp, Ege Denizi’ndeki adaları dolaşan gemiler son yıllarda popüler olmaya başladı. Bu arada zaten Ayvalık’tan, Çeşme’den, Bodrum’dan, Marmaris’ten ve daha birkaç limandan günübirlik seferler revaçta ve her iki taraftan da keyif dolu bir trafik yaşanmakta...

Bu yaz Bodrum çıkışlı olacak Selectum Blu Cruises şirketine bağlı Blue Sapphire gemisiyle Kos, Santorini, Mikonos ve Rodos adalarını gezmek mümkün. Bu cennet köşelerde uzun saatler geçirebilir ya da gece kalabilirsiniz. Mikonos’ta konaklama yerleri şehrin merkezinde, sadece Santorini’deki inme-binme yerleri biraz mesafeli.

YEMEK MUHTEŞEM

Geminin yemek ikramı gayet kaliteli, çeşitli ve bol. Deneyimli yiyecek-içecek müdürü Ömer Görgülü yönetimindeki bir ekip, günün ve gecenin uygun saatlerinde misafirlerin emrinde. Açık büfede adeta a la carte gibi hizmet veriliyor. Şef Ferhat Çalışkan ise gençliğinden beklemediğim bir tecrübeyi sergiliyor.

Blue Sapphire’in bir başka özelliği de değişik

Yazının Devamı