Kritik ay

1 Aralık 2020

Aralık ayına girdiğimiz bugünden itibaren, Türk dış politikası açısından kritik bir süreç başlıyor.

Beklenen gelişmelerin başında 10-11 Aralık’ta AB’nin Brüksel’deki zirve toplantısı geliyor. Birliğin 27 üye ülkenin liderlerinin gündemindeki maddelerden biri de, Türkiye’ye karşı öne sürülen suçlamalar ve uygulanması istenen yaptırımlarla ilgili.

Son zamanlarda sıkça dillendirilen bu suçlamalar dört konuya odaklanıyor. Bunlardan biri, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yetki alanlarını sınırlandıran yeni uygulaması, diğeri ise Ankara’nın Libya hükümetiyle yaptığı iş birliğiyle ilgili. Eleştiri ve suçlamaların başka bir konusu, Kıbrıs’ta Maraş’ın açılması, nihayet son konu da Türkiye’nin Dağlık Karabağ savaşında Azerbaycan’a destek olması.

Yunanistan, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Fransa, bu konularla ilgili gerekçelerle AB’nin Türkiye’yi yaptırımlarla cezalandırması için girişimlerini bir süredir yürütüyorlar. Bunun Brüksel’deki zirveye

Yazının Devamı

Manşetlerden 70 yılın öyküsü

29 Kasım 2020

Yazarımız Sami Kohen, 1950’de Yeni İstanbul, 1952’de İstanbul Ekspres’te birlikte çalıştığı yakın dostu Abdi İpekçi ile Haziran 1954’te el sıkışarak Milliyet’e adım atmıştı. Kohen, 1958’de Milliyet adına ABD’ye giderken, İpekçi bizzat havalimanına kadar gelerek arkadaşını uğurluyordu. İpekçi’ye 1 Şubat 1979’da düzenlenen alçak suikasta kadar iki dostun birlikteliği Milliyet çatısı altında devam etmişti.




MİLLİYET 70. kuruluş yıldönümü etkinliklerinden biri olarak bugün sizlere, gazetenin manşetleri ile, 1950’den beri Türkiye’de ve dünyada meydana gelen önemli olayların bir özetini sunuyor.

Son 70 yıl Türkiye ve dünya tarihinin en hareketli ve etkileyici dönemlerinden birini oluşturuyor.

Yazının Devamı

AB ve ABD ile ilişkilerde yeni ayar

24 Kasım 2020

Son günlerde AB’den ve ABD’den Türkiye’ye karşı sert beyanların geldiği bir ortamda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın beklenmedik yumuşak bir üslupla verdiği mesajlar şu iki soruyu gündeme getirdi:

1) AB ve ABD, Türkiye’yi dış politika davranışları nedeniyle cezalandırmak, ona karşı yaptırımlar uygulamak noktasına gerçekten geliyor mu?

2) Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin AB ve ABD ile ilişkilerine verdiği önemi ve onlarla iş birliğini güçlendirme amacını vurgulayan son mesajı stratejik bir adım mı, yoksa göstermelik taktik bir davranış mı?

Birinci konuda, son günlerde Avrupa’dan gelen çatlak sesler, Türkiye-AB ilişkilerini yeni bir fırtınanın beklediğini gösteriyor. 10 Aralık’ta yapılacak olan AB Zirvesi’nde, Türkiye’ye karşı yaptırım taslağının ele alınması söz konusu. Yunan-Kıbrıs Rum ikilisinin, Fransa’nın da desteğiyle giriştiği inisiyatifin bir hayli taraftar topladığı, çeşitli üye ülkelerin liderlerinin verdikleri demeçlerden de anlaşılıyor.

Tabii bu konunun zirvede tartışılması

Yazının Devamı

Oldubitti dünyası

20 Kasım 2020

Dağlık Karabağ’da olup bitenler, üstün bir askeri güçle gerçekleştirilen fiili (de facto) durumun, uluslararası ilişkilerde ne kadar belirleyici olduğunu açıkça gözlerin önüne serdi.

1991’de Sovyetler Birliği’nin dağılması üzerine bağımsızlığa kavuşan Ermenistan’ın yaptığı ilk işlerden biri, Azerbaycan toprağı sayılan Dağlık Karabağ’ı istila etmek olmuştu. O dönemde Erivan’ın nispeten düzenli bir ordusu, Karabağ Ermenilerinin de bir milis gücü varken, Azerbaycan’ın doğru dürüst bir asker gücü yoktu. Dolayısıyla, Ermeniler bu üstünlükleriyle Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sini işgal etmeyi başarmıştı.

Ermeniler bu oldubittiyi 1994’te ilan edilen ateşkesten sonra sürdürüp dünyaya kabul ettirmeye çalıştılar. İşgale son vermelerini isteyen Birleşmiş Milletler’i dinlemedikleri gibi, AGİT’in Minsk Grubu’nun tavsiyelerine de kulak asmadılar.

Ne var ki Azerbaycan son zamanlarda toparlandı, ordusunu güçlendirdi ve nihayet geçen eylülde harekete

Yazının Devamı

Yeni Kıbrıs gerçeği

17 Kasım 2020

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC’yi ziyaretinde vermeye çalıştığı başlıca mesaj, Kıbrıs’ta yeni bir gerçeğin var olduğu ve dolayısıyla dünyanın da bunu dikkate alması gerektiğidir.

Bu ziyaretin zamanlaması ve bazı tepkilere rağmen yapılmış olması dahi, kendi başına önemli bir mesajdır. KKTC’nin 37. kuruluş yıldönümünde Erdoğan Lefkoşa’ya ilaveten “kapalı” Maraş’a da programına katarak yaptığı konuşmalar, Kuzey Kıbrıs’ın bağımsızlığını ve egemenliğini dünyaya yansıtmıştır.

Erdoğan’ın KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile birlikte bu vesileyle verdikleri mesajlar, işte hep bu yeni gerçekle ilgilidir: İlk mesaj, KKTC’nin bağımsızlığının devam edeceği, dolayısıyla Kıbrıs sorununun çözümünün artık “eşit egemenliğe” dayalı iki devlet” formülü olacağıdır. Türk tarafı, bundan sonra masaya oturulacaksa, “birleşme”nin değil “ayrılma”nın parametrelerini ve detaylarını görüşecektir. Bu da “federal çözüme veda” demektir ve bunun adresi de

Yazının Devamı

Türkiye şimdi de Kafkasya’da...

13 Kasım 2020

Azerbaycan’ın parlak zaferi, Ermenistan’ın ağır yenilgisiyle sonuçlanan 44 günlük Dağlık Karabağ savaşının en önemli neticelerinden biri, Türkiye’nin Kafkasya’da da askeri ve siyasi varlığının dünyanın gözleri önüne serilmiş olmasıdır.

Başka bir deyişle, bu savaş vesilesiyle Türkiye bu bölgede de bir “oyun kurucu” rolünü üstlenen ve etkinliğini hissettiren başat bir aktör olduğunu göstermiştir.

Dağlık Karabağ’daki “kurtuluş savaşı” bu bakımdan, Azerbaycan’ın zaferi olduğu gibi, kardeş ülkeyle birlikte bu mücadeleye girişen Türkiye’nin de önemli bir başarısıdır.

Ankara’nın bu kazanımının anlam ve önemini, son zamanlarda dış politikada giriştiği hamleler çerçevesinde değerlendirmek gerek.

Bu hamleler Türkiye’nin bölgesel, hatta küresel bir güç olmaya yönelik stratejisinin bir parçasıdır. Son zamanlarda Ankara bu yönde kendi inisiyatifini kullanarak rolünü ve nüfuzunu geniş bir coğrafyaya yaymıştır.

Türkiye, aynı şekilde,

Yazının Devamı

BIDEN İLE NE DEĞİŞECEK?

10 Kasım 2020

ABD’de sancılı geçen Başkanlık seçimlerinden Demokrat aday Joe Biden’ın galip çıkmasından sonra, şimdi yeni dönemde Washington’un iç ve dış politikasında ne gibi değişiklikler olacağı konuşuluyor.

Gerçi bu tartışmalar da Biden’ın rakibi Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın seçimlere hile karıştığı iddialarının yargıya taşınmasının gölgesinde yapılıyor. Ama yaygın kanaat Trump’ın bu çabalarının boşa çıkacağı ve Biden’ın Beyaz Saray’daki koltuğa 20 Ocak’ta oturacağı yönünde.

Dolayısıyla, ”Biden ile ne değişecek?” sorusu şimdiden karşımıza çıkıyor.

Konuyu ABD’nin içi politikası, dış politikası ve Türk-Amerikan ilişkileri olmak üzere üç ayrı alanda ele alabiliriz. Ancak daha baştan şu önemli noktayı belirtmek gerek: Seçim sonucu Beyaz Saray’da bir iktidar değişikliği anlamına geliyor. Bunun parti bazında bir politik değişikliğe yol açması doğaldır. Ancak bu olayda esas değişiklik Trump’ın kişiliğinden kaynaklanıyor. Gerçekten Trump başkanlığı sırasında karakterinden

Yazının Devamı

ABD’de demokrasi sınavı

6 Kasım 2020

ABD’de hiçbir seçim bu kadar çekişmeli, tartışmalı, gergin, sonucu belirsiz ve tehlikelerle dolu bir manzara sergilememişti.

Bu kez sorun sadece iki Başkan adayından, yani Cumhuriyetçi Donald Trump ile Demokrat Joe Biden’dan hangisinin sandıktan galip çıkacağı üzerindeki belirsizlik değil, aynı zamanda ABD’nin toplumsal bölünmüşlüğünün ve siyasal sistemindeki tıkanışın endişe verici bir hal almasıdır.

Seçimlerden iki gün sonra, bu satırları yazdığımız saatlerde dahi, kesin ve resmi sonuçların ilan edilmemiş olması, bazı eyaletlerdeki oy sayımının durdurulması için mahkemeye başvurulması bir kaos ortamı yaratmıştır. Yapılan itirazlar ve yargıya başvurular nedeniyle bu belirsizliğin ve karmaşanın önümüzdeki günlerde de devam etmesi söz konusu.

Bu arada bu tartışmaların ve gerginlikleri sokaklara taşınması ve rakip gruplar arasında çatışmaların çıkması ciddi kaygılar yaratıyor. Büyük kentlerde şiddete ve yağmacılığa karşı güvenlik güçleri devreye sokuluyor.

Artık konu kimin Beyaz Saray’daki koltuğa

Yazının Devamı