Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

75 yıllık yaşamının 50sini Filistinin bağımsızlığı için mücadeleyle geçiren, bu davayı uluslararası camianın gündeminde tutan, kendi halkı ve Arap dünyası tarafından bir kahraman, bir sembol olarak kabul edilen Yaser Arafatın bırakacağı boşluğu doldurmak hiç de kolay olmayacak. Kaldı ki, Arafatın bir varis yetiştirmemiş olması liderliğin "yumuşak bir geçişle" devredilmesine olanak vermiyor.Bu durumda bazılarının öngördüğü gibi Filistin yönetimi içinde veya çeşitli Filistin örgütleri arasında bir "post kavgası" mı olacak? Yoksa "ulusal önder"in yokluğunda, çeşitli güçler bir araya gelip yeni bir lider üzerinde mutabık kalabilecek mi?* * *Şimdilik iki isim öne çıkmış görünüyor. Bunlardan biri eski Başbakan ve halen Filistin Kurtuluş Örgütünün genel sekreteri olan Mahmut Abbas, diğeri ise şimdiki Başbakan Ahmet Kurey. Şu anda 69 yaşındaki Abbas (Abu Mazen) FKÖ, 66 yaşındaki Kurey (Abu Ala) da hükümetle ilgili işleri üstlenmiş durumdalar.Tabii ideal olan çözüm, Filistinlilerin sandık başına gidip Arafatın yerine yeni bir lider seçmeleridir. Filistin aydınlarının arzusu ve eğilimi bu yöndedir.En kötü senaryo ise, Arafatın yerine geçmek isteyen kişilerin birbirine girmesi ve bu kargaşa içinde örneğin Hamas gibi (Gazzede büyük etkinliği olan) aşırı bir örgütün yönetime el koymasıdır.Umarız Filistin halkı birinci şıkkı seçer ve zor geçiş dönemini sarsıntısız geçirir...* * *Bu varsayımla esas sorumuza dönelim: Arafattan sonra ne olur? Çözüm ve barış şansları artar mı?Bu da bazı şartların yerine gelmesine bağlı.Her şeyden önce Arafatın cenazesi sorununun ivedilikle çözümlenmesi lazım. Filistin liderinin nereye defnedileceği konusunda karşılıklı inatlaşma sürer ve hele bu Filistinlilerle İsrail askerleri arasında kanlı çatışmalara yol açarsa, çok tehlikeli yeni bir şiddet dönemine girilmiş olacaktır.Tabii bu noktaya gelinmemesi, Arafatın yokluğunun bu tür çatışmalara ve gerginliklere değil, yeni bir uzlaşma sürecinin başlamasına vesile olması temenni edilir.Aslında Arafattan sonra etraf yatışırsa, Filistinde istikrarlı bir yönetim kurulursa, İsrail de yeni bi muhatapla tekrar masaya oturmayı kabul ederse, "Yol Haritası" veya benzeri çözüm planları tekrar gündeme gelebilir.* * *Aslında bunun için de nispeten müsait sayılabilecek bir ortam oluşuyor.Başkan Bush, ikinci dönemin başında, Filistin sorunuyla ilgili bazı girişimlerde bulunacağının işaretini verdi. İngiltere Başbakanı Blair, İsrail - Arap anlaşmazlığının ortadan kaldırılmasına öncelik verileceğini söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı Chiracın ve ABnin de devreye girmesiyle, yeni bir barış süreci başlatılabilir.İsrailde olası bir hükümet değişikliği ve koalisyona Peresin İşçi Partisinin girmesi de, bu ortama katkıda bulunabilir.Yaser Arafatın ölümü muhakkak ki bir trajedi ve de büyük kayıp. Ancak bu, uzun yıllardır süregelen bir sorunun çözümü için bir dönüm noktası ve tarihi bir fırsat da olabilir... skohen@milliyet.com.tr Belki soruyu önce "Arafattan sonra kim?" şeklinde sormak daha doğru. Çünkü Arafattan sonra ne olabileceği, Filistin liderinin yerine kimin geleceğine de bağlı.