Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


İngiltere Bağımsız Televizyon Kurumu ITC’nin, Türkiye’de terörü kışkırtan yayınları nedeni ile MED - TV’yi - şimdilik 3 hafta için - susturması, basında "Türkiye’nin zaferi" olarak nitelendirildi.
Kuşkusuz bu sonucun alınmasında Ankara’nın yoğun diplomatik girişimlerinin büyük payı var. Ancak Ankara’da yetkililer, olumlu yönde atılan her adımı yeni bir zafer olarak alkışlayıp abartılı beklentiler yaratmanın doğru olmadığı kanısındalar. Üst düzey bir Dışişleri yetkilisinin deyişi ile, "bu uzun ve çetin mücadeleyi soğukkanlılıkla sürdürmek gerekiyor"...
MED - TV konusunda ITC’nin aldığı karar, nihai değildir. "Karşı taraf buna itiraz edince bakalım İngilizler ne yapacak" diyen bir yetkili şu noktayı belirtiyor: "Bakarsınız, bazı şartlarla yayınların devamına izin verilir... Kaldı ki, İngiltere ve ardından Belçika bu yayınları yasaklasa dahi, PKK’lılar başka yerden ve kanaldan yayınları sürdürmeye çalışacaklar. Tabii o zaman Türkiye bunu önlemek için o ülkeler ve kurumlar nezdinde de girişimlerde bulunacak"...

ÖCALAN’ın yakalanmasından sonra, Türkiye Batılı dostlarının terör konusunda net bir tavır ortaya koymalarını özellikle PKK’ya direkt veya dolaylı her türlü desteği kesmelerini, bunu yapmayanlara (başta Yunanistan’a) bu yönde baskı yapmalarını istedi.
Türk siyasi ve diplomatik çevrelerinde hakim kanı, Batı’nın (ABD bunun dışında tutuluyor) böyle bir destek vermekten çekindiği merkezindedir. Peki, neden?
Türk analistlerin ve diplomatların değerlendirmeleri şöyle:

KORKUYORLAR

Çoğu Avrupa ülkeleri, bu meselede, beklendiği gibi, açık bir tavır ortaya koymaları halinde, kendi topraklarında yaşayan ve bir kısmı PKK’ya sempati besleyen Kürtlerin sokaklara dökülmesinden ve terörü oralara taşımasından korkuyorlar. Almanya başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin politikacıları ve gazeteleri bunu açıkça ifade ediyorlar.

KARIŞTIRIYORLAR

Bazı Avrupa ülkeleri ve kuruluşları terörle "Kürt sorunu"nu karıştırıyor. İlk bakışta onların tutumu, olayın terör ile siyasal boyutlarını ayırmak gibi görünüyor. Ama gerçekte, bir Türk siyasal bilimcinin deyişi ile, "Avrupalılar, terör ile siyasal sorun arasında bir bağlantı kurup, ‘eğer meseleyi halletmezseniz, şiddet devam eder’ mesajını vermeye çalışıyor." Ve bu düşünce ile bazı Avrupalılar, Türkiye’de teröre karşı net bir tavır almaktan, PKK’nın yan kuruluşlarına (ERNK gibi) ve onların faaliyetine hoşgörülü davranmaktan çekinmiyor.

KORUYORLAR

Türkiye Yunanistan’ın PKK ile ilintisinin artık iyice ortaya çıktığı ve dolayısı ile Batı’nın onu, bundan vazgeçirmek için devreye girmesi gerektiği kanısında. Ama Yunanistan, AB başta olmak üzere Avrupa kuruluşlarında etkili. Bu konuda emek vermiş eski bir diplomatın ifadesi ile "Yunanistan Avrupa’nın şımarık çocuğu rolünü sürdürüyor. Ve Avrupa idarei maslahat ile, onu koruyor"...

KIVIRIYORLAR

Avrupa’nın hareketsizliğinin arkasında genelde Avrupalıların Türkiye hakkındaki art niyetlerini, hatta din ve kültür farkından kaynaklanan önyargılarını görenler var. Bir analistin deyişiyle, "terör konusunda Avrupa’nın kıvırmasının asıl nedeni bu. Eğer bunlar başka bir Avrupa ülkesinin, örneğin Yunanistan’ın başına gelseydi, böyle mi davranırlardı?.."
YARIN: Avrupalılar ne diyor?



Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr