Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türk Dışişleri Bakan- lığı’nın geçen cumartesi yayımladığı bir açıklama, Çin ile beklenmedik bir uyuşmazlığı ortaya koydu.

Açıklamada, Çin’in Şincan Özerk Uygur Bölgesi’nde tanınmış halk ozanı Abdurrahman Heyit’in bulunduğu hapishanede öldüğü haberi veriliyor ve Uygur Türklerine ve Müslümanlara karşı Sincan’da uygulanan baskılar ve insan hakları ihlalleri çok sert bir dille kınanıyordu.

Açıklamada Şincan bölgesinde çok sayıda Uygur ve Müslüman soydaşların toplama kamplarında tutulduğu öne sürülüyor ve bu insanlık dışı uygulamanın sona erdirilmesi çağrısı yapılıyordu.

Haberin Devamı

Hapiste hayatını kaybettiği bildirilen 57 yaşındaki Abdurrahman Heyit, 2017’de bestelediği “Atalar” adlı milliyetçi bir türkü nedeniyle tutuklanmış ve 8 yıl hapse mahkûm olmuştu. Popüler ozanın ölüm haberi ve Dışişleri Bakanlığı’nın sert çıkışı, Türkiye’de birçok siyasilerin ve sivil toplum kuruluşlarının protestolarına yol açmıştır.

Ne var ki pazar günü Ankara’daki Çin Büyükelçiliği bu haberleri yalanlamış, ünlü sanatçının ölümüne ve Şincan’daki toplama kamplarına dair iddiaların gerçek dışı olduğunu öne sürmüştür. Bu açıklamada ayrıca Türkiye ile Çin’in benzer terör tehdidi karşısında bulunduğu, çifte standart uygulanmaması gerektiği de belirtilerek, sözü edilen “toplama kampları”nın aslında “eğitim merkezleri” olduğu da öne sürülmüştür.

Bu açıklamanın ardından dün de Çin yayın kurumu Abdurrahman Heyit’in hayatta olduğunu belirterek, kendisine ait bir görüntü ile onun birkaç sözünü yayımlamıştır. Ancak bu görüntülerin doğruluğu ve çekim zamanı sorgulanıyor.

Kamp gerçeği

Aslında Şincan bölgesinde çok sayıda Uygur vatandaşının ayrılıkçı ve cihatçı faaliyetleri nedeniyle tutuklandığı, birçoğunun parti ideolojisi eğitimine tabi tutularak cezalarını kamplarda çekmeye zorlandıkları biliniyor. Bu Birleşmiş Milletler dâhil birçok uluslararası kuruluşun raporlarında da yer alıyor.

Çin yönetimi son yıllarda Şincan bölgesindeki terör eylemlerini de gerekçe göstererek, bazı radikal unsurların tutuklandığını kabul etmekle beraber, bu kişilerin sevk edildikleri “merkez”lerde “eğitim” gördüklerini hatta meslek dahi öğrendiklerini öne sürüyor.

Haberin Devamı

Halk ozanı Heyit’in şu anda hayatta olup olmadığı otoriter sistem nedeniyle tam olarak bilinmiyor. Otoriter rejimler, terörle mücadele gerekçesiyle insan hakları ihlallerine aldırmadıkları gibi, eleştirilere ve protestolara de pek kulak vermezler.

Denge ayarı

Abdurrahman Heyit’in akıbetiyle ilgili olarak Ankara’nın hafta sonunda yaptığı çıkış ve bunu izleyen tepkiler, aslında çok iyi giden Türk-Çin ilişkilerinde bir sorun yaratmış durumda.

Ankara, Uygur bestecinin kamptaki ölüm haberi münasebetiyle Şincan’daki soydaş ve dindarlarına özel ilgisini göstermek istemiştir. Bunun ilkesel duruş kadar iç politikayla da ilintisinin olduğu açıktır.

Çin ile ortaya çıkan uyuşmazlık Türk diplomasisi için bir sıkıntı yaratmıyor değil. Çin ile dostluk ve iş birliği Türkiye’nin önemsediği bir dış politika hedefidir. Bu da ayar ve dengeleri tutturmayı gerektirir...