Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Resmi ağızların kelime cambazlığı ile gerçeği gizleme çabaları fazla sürmedi. Sonunda Danimarka Başbakanı Rasmussen bizzat haberi doğruladı. Dün görüştüğümüz bir Danimarkalı diplomat da, ABD'nin Kopenhag'a bu konuda bir değil, üst üste iki mektup gönderdiğini açıkladı...* * *DANİMARKA makamlarının alacağı kararda, ABD "inisiyatifi"nin ne kadar etkili olacağı konusu bir yana, "Roj TV meselesi", Ankara ile Kopenhag arasında bir "frekans farkı"nın bulunduğunu ortaya koyuyor. Hatta bu frekans farkının sadece Danimarka ile değil, diğer bazı Avrupa ülkeleri ile de mevcut olduğunu görüyoruz. Örneğin daha önceki gün, AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu toplantısında Roj TV temsilcisinin katılmasına izin verilmesi, Ankara ile Brüksel arasında tatsız tartışmalara yol açtı...Danimarkalı diplomatın belirttiği gibi, Türkiye'nin Roj TV yayınları ile ilgili olarak Danimarka'nın ve genelde Avrupa'nın önüne getirdiği olay ve talep, onlara "yabancı" gelen bir meseledir.Gerçekten Danimarkalılar "ifade özgürlüğü" konusunda çok hassastırlar. Yabancı bir TV kanalının, müttefik bir ülke olarak Türkiye'yi çok rahatsız eden yayınlar yapmasını dahi bu "özgürlük açısından" değerlendiriyorlar.Ama meselenin o kadar basit olamayacağını şimdi Rasmussen dahil, Danimarkalı yetkililer anlamaya başlıyorlar. Gene aynı diplomatın deyişiyle, "Danimarka'nın Türkiye gibi terörizm konusunda bir deneyimi yok". 11 Eylül'den önce ABD'nin de, İngiltere'nin de, başka birçok ülkenin de yoktu. Şimdi onlar yasalarını -ve kafalarını- yeni gerçeklere göre ayarlıyorlar. Danimarkalılar da, terör ile ifade özgürlüğü arasındaki sınırı, en azından Roj TV yayınları gibi bir sorun karşısında daha iyi kavramaya başlıyor...Nitekim Danimarka'da muhalefet, örneğin ceza kanununda gizli örgütlerin medya organlarını finanse etmesini engelleyecek bir madde bulunmadığını "keşfetmiş" ve durumu Başbakan'a bildirmiş. O da "Bunu yeni duyuyorum" demiş! Şimdi muhalefet, bir an önce yasal düzenlemelerin yapılmasını ve hükümetin bu yönde "siyasi iradesini" göstermesini istiyor...* * *SON haberlere göre Danimarka emniyet yetkilileri, Roj TV ile ilgili "soruşturma"yı tamamlamış bulunuyor. Şimdi savcılık kapatma kararı için yeterli delil bulunup bulunmadığını saptayacak ve ona göre kararını verecek...Danimarkalı diplomata göre, Ankara'nın gönderdiği belgeler, "kapatma kararı için yeterli kanıt" içermiyor. Daha doğrusu "neyin teröre yönelik faaliyet" sayılacağı konusunda kafalar karışık. Ankara'nın delil saydığı veriler, Danimarkalılar için öyle değil.Danimarkalı diplomatın şu ifadesi, Ankara ile Kopenhag arasındaki frekans farkının açık bir göstergesi: "Roj TV ile PKK arasında ilinti bulunduğu şüphesi ve izlenimi oldukça güçlü. Ama Danimarka'da bir zanlı, suçu kanıtlanıncaya kadar, suçsuz sayılır. Bu bir terör zanlısı da olsa"... skohen@milliyet.com.tr BAŞTA Washington'da ve Kopenhag'da resmi ağızlar, haberi yalanladılar. Danimarka'nın itibarlı gazetesi "Berlingske Tidende"de yayımlanan habere göre, ABD yönetimi, Danimarka makamlarına gönderdiği bir mektupta, bu ülkede yayın yapan Roj TV'nin kapatılması çağrısında bulunmuştu. Buna tepki olarak Danimarka Dışişleri Bakanı Möller, "Bize böyle bir mektup gelmedi" derken, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Adam Ereli de, "Böyle bir çağrıda bulunup bulunmadığımızı bilmiyorum" şeklinde konuştu...