Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Artık Türk - Yunan g"rüşmelerinde, Ege anlaşmazlıkları da ele alınacak. Bu g"rüşmeleri, iki Dışişleri Bakanlığı'nın siyasi direkt"rleri (yani müsteşar yardımcıları) bazı uzmanların da katılımı ile yürütecekler. Tabii bu arada Cem ile Papandreu da müzakerelere y"n verecekler, bir araya geldiklerinde (nitekim haftaya İstanbul'da düzenlenecek AB - İK™ toplantısında tekrar buluşuyorlar) bu konuyu tartışacaklar.Cem'in New York'ta açıklamayı yaparken "amacı çok yüksek tutmuyoruz. Büyük şeyler çıkacak diye bir iddiamız yok" ifadesini kullanması, dikkat çekici. Onun deyişi ile, Ege üzerinde yapılacak "ortak çalışmalarda iki taraf kaygı ve düşüncelerini birlikte araştıracak, anlaşmazlık konularından ziyade uyum noktalarını ortaya çıkarmaya çalışacak"...* * * CEM'in (Papandreu gibi) ihtiyatlı bir üslup kullanmasına şaşmamalı. Bir kere bu yeni açılımın daha başında beklentileri abartmamak lazım. Ayrıca, şu anda iki tarafın tutumları belli. İki ülkede de şimdiye kadar savunulan pozisyonlar üzerinde büyük bir hassasiyet var. Bu aşamada yanlış anlamalara yol açacak beyan ve davranışlardan sakınmak gerekiyor. Yunan basınında geçen hafta çıkan yazılar, Atina'da diyalog ile ilgili değerlendirmelerin kendi g"rüşü doğrultusunda yapıldığını g"stermişti. ™rneğin "Elefterotipia" gazetesi "Kim korkar diyalogdan" başlıklı makalesinde, "müzakere edilmez" diye nitelendirdiği konuların (karasuları, hava sahası gibi) zaten ele alınmayacağını, g"rüşmelerin kıta sahanlığı sorunu üzerinde odaklanacağını "ne sürmüştü.Dünkü "Kathimerini" gazetesi de, Ege üzerindeki diyalogda kıta sahanlığının müzakere edileceğini, bunun yanı sıra Papandreu'nun "diğer "nemli meseleler" derken de, "rneğin Patrikhane sorununu kastettiğini bildiriyor.Buna karşılık, Cem'in demeci bu "araştırma g"rüşmeleri"nde kıta sahanlığı ile bağlantılı diğer konuların da ele alınacağı izlenimini veriyor.Her halükarda Cem ile Papandreu Ege ile neler g"rüşecekleri konusunda şimdiye kadar temaslarında bir ilke mutabakatı sağlamasalardı herhalde bakanlık g"revlilerine b"yle bir müzakereyi başlatma talimatını vermezlerdi.Kıta sahanlığı üzerindeki g"rüşmelerde, bu sorunla bağlantılı diğer Ege anlaşmazlıklarının da masaya yatırılması, kaçınılmaz...* * *TšRK - Yunan yakınlaşması ve aradaki sorunların ç"zümü için çalışan "Türk - Yunan Forumu" adlı sivil toplum grubu, Temmuz 2000'de Ege sorunlarının nasıl ele alınması gerektiği konusunda iki tarafın Dışişleri bakanlıklarına bir "kağıt" sunmuştu.Grupta yer alan deneyimli Türk ve Yunan eski bakanları, diplomatları, akademisyenleri ve yazarları, uzun ve titiz bir çalışmanın ürünü olan bu raporda, Ege sorunlarının ne gibi bir gündem ve metodoloji ile ele alınması gerektiği konusunda yapıcı bir dizi "neri sunmuştu.O zaman da belirttiğimiz gibi, bu kağıt, Türk ve Yunan hükümetlerine bu meselelere eğilmeleri için bir nevi yol haritası çizmişti. Ankara ve Atina'nın diyalog ile ilgili son kararında Türk - Yunan Forumu'nun kağıda d"ktüğü düşüncelerin etkisi olabilir. Veya en azından, Türk - Yunan diyaloğuna verilmekte olan y"n, forumun "nerileri doğrultusundadır. Şimdi temenni edilecek nokta, forumun kağıdında belirtildiği gibi Ege konularını kapsayan diyaloğun, aralıksız devam etmesi, yani süreklilik kazanmasıdır. skohen@milliyet.com.tr Günlerden beri s"zü edilen "Ege üzerinde diyalog" konusu, Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in New York'ta Yunan meslektaşı Yorgo Papandreu ile g"rüşmesi ve açıklaması ile, kesinlik kazandı.