Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İlginç olan husus, bu istifanın Talat ile koalisyon ortağı Serdar Denktaş arasında bir uyumsuzluktan değil, hükümetle Mecliste temsil edilen diğer partiler arasındaki anlaşmazlıklar ve iktidarın azınlık durumuna düşmesinden kaynaklanmasıdır.* * *BU hükümet 50 sandalyeli Mecliste, halen CTPden 19, DPden de 5 olmak üzere ancak 24 sandalyeye sahiptir. Son zamanlarda birtakım yasaları Meclisten geçiremeyen iktidar, 2004 bütçesini dahi bir türlü sunamamıştır.Gerçekten Meclisin kilitlenmesi ve bir türlü toplanamaması, hükümeti daha geniş bir çoğunluğa dayanma arayışlarına itmiştir. Nitekim son günlerde Talat çeşitli irili ufaklı partilerle temasa geçmiş, hatta "beşli geniş bir koalisyon" formülünü de gündeme getirmiştir.Bu çabalardan sonuç alamayınca Talat, ortağı S. Denktaşın da desteğiyle, istifayı vermek zorunda kalmıştır. CTP liderinin her fırsatta tekrarladığı "Bu Meclisin aritmetiğinden istikrarlı bir hükümet çıkamaz" sözünün doğruluğu da böylece ortaya çıkmış oldu.Bu söz halen de geçerlidir. Yani istifa eden hükümetin yerine başka bir koalisyonun kurulması, imkansız değilse bile çok zordur. Bu zorluğa rağmen yeni bir hükümet kurulsa dahi, Meclisin bu yapısıyla "istikrarlı ve sürdürülebilir" olması ihtimali oldukça zayıf görünüyor...* * *CUMHURBAŞKANI Denktaş şimdi yeni hükümeti kurabilecek partilerle temaslarına başlıyor. İlk görüşmesini Mecliste (19 sandalyeyle) birinci parti durumundaki UDPnin lideri Derviş Eroğluyla yapması bekleniyor.Çeşitli koalisyon formülleri daha önce de denendi, sonuç alınmadı. Eğer Serdar Denktaş bu kez, Eroğluyla (aralarındaki ciddi ideolojik görüş ayrılıklarına rağmen) bir ortaklığa razı olursa, bu gerçekten çok şaşırtıcı olacaktır. Bir meslektaşımızın dediği gibi, "Serdar yeni hükümet arayışında kilit durumunda olacak gibi görünüyor. Ama bu kilidin nasıl işleyeceği şu sırada belirsiz"...Esasen Talatın istifasıyla KKTC belirsiz bir döneme girmiş bulunuyor.Oysaki, Kıbrıs sorunu (Türkiyenin AB üyeliğiyle de ilişkili olarak) çok kritik bir aşamada. Önümüzdeki haftalarda KKTCdeki "iç politika" gelişmeleri, AB, ABD ve BM tarafından da büyük dikkatle izlenecek. Çünkü bu gelişmeler, sonuçta "dış politika"ya da yansıyacaktır. Bir diplomatın dediği gibi, "Örneğin çözüme karşı tavrıyla tanınan UBPnin yeni hükümeti kurması, dış dünyaya olumsuz sinyaller göndermiş olacaktır"...Nihayet eğer yeni hükümet kurulamazsa, "erken seçim" kaçınılmaz hale gelecektir. O da en erken ocak ayında - veya belki Cumhurbaşkanı seçimiyle nisanda - mümkün olur ki, bu da "belirsizlik dönemi"nin bir hayli uzayabileceği kaygısını yaratıyor... skohen@milliyet.com.tr KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talatın, başında bulunduğu CTP - DP koalisyon hükümetinin istifasını dün Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşa sunması, buradaki iç politika gelişmelerini izleyenler için sürpriz olmadı. Bir gözlemcinin deyişiyle, "Bu istifa geç bile gerçekleşti"...