Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dikkatlerin Kıbrıs odaklı Doğu Akdeniz bölgesinde giderek artan gerginliğe çevrildiği bir sırada KKTC’nin Maraş konusunda açıkladığı karar büyük şaşkınlık yarattı. Türk yetkililerin “Maraş açılımı” diye nitelendirdikleri bu sürpriz girişimin etkileri önümüzdeki günlerde çok konuşulacak.

KKTC Bakanlar Kurulu’nun önceki gün açıkladığı bu beklenmedik karar, 45 yıldan beri “kapalı” olan Maraş veya Rumca adıyla Varoşa kentinin nihayet “açılması”nı öngörüyor. Bu amaçla ilk etapta Maraş’taki bütün mal varlıklarının bir envanteri çıkarılacak, daha sonraki aşamalarda da mülkiyet hak iddialarıyla ilgili işlemler gerçekleştirilecek ve kentin yeniden yerleşime açılması sağlanacak. Türk tarafı kendi denetimindeki bu çalışmaları yerli ve yabancı uzmanlarla iş birliği yaparak yürütecek.

Haberin Devamı

Hayalet kent

Bilindiği gibi Maraş veya Varoşa, 1974’te, Türk “Barış Harekâtı”nın ikinci aşamasında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin eline geçmişti. O dönemde burası, adanın en gözde turistik merkeziydi. Bir kısmı yabancı şirketlerin işlettiği yüze yakın oteli, plajları, eğlence yerleri, Hollywood yıldızlarını dahi cezbedecek kadar ün salmıştı.

Askeri harekât sonunda kentin sakinleri bölgeyi terk etmek zorunda kaldı. Maraş, kimsenin oturmadığı bir tampon bölge oldu.

Maraş bu şekilde “kapalı” hale geldikten 2 yıl sonra, ben özel bir izinle oraya girmiş ve “Hayalet Kent”in durumunu anlatmıştım. Binaların bir kısmı yıkılmış veya çürümüş, sokaklarda vahşi otlarında türemiş, fareler ve yılanlar cirit atıyordu.

O günlerde ümit edilen şey, Kıbrıs barış görüşmelerinde, Maraş’ın kapsamlı çözüm çerçevesi içine alınacağıydı. Açıkçası, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit de Maraş’ın barış müzakerelerinde bir pazarlık kozu olarak kullanılacağını söylemekten kaçınmıyordu.

Ne var ki yıllar boyunca Kıbrıs müzakerelerinde bir uzlaşma sağlanamadı. Maraş konusu defalarca gündeme geldi ama sonuç çıkmadı. Kent kendi haline terk edildi.

Yeni strateji

Türk tarafı, şimdiye dek, Maraş ile ilgili tutumunu, kapsamlı bir anlaşmaya varılıncaya kadar kentin “statükosu’nu koruma” ilkesine bağlamıştı. Ankara’nın da teşvikiyle, Kıbrıs Türk Yönetiminin aldığı karar, önemli bir strateji değişikliğinin işaretini veriyor.

Haberin Devamı

Bu değişikliğin Doğu Akdeniz bölgesinde gerilim rüzgârlarının estiği bir zamanda cereyan etmesi de bir rastlantı değil elbet.

Bir görüşe göre, bu karar Türk tarafının Rumlarla iş birliği yapmak ve böylece kapsamlı bir çözüme katkıda bulunmak isteğini ortaya koyacaktır. Rum Yönetimi farklı da düşünse, Maraşlı Rumlar, eski mal ve mülklerine kavuşmak isteyecek, bu da yönetim üzerinde bir baskı yaratacaktır...

KKTC Başbakanı Ersin Tatar tarafından açık bir şekilde ifade edilen diğer bir görüşe göre, bu hamle, Kıbrıs’ta artık federal çözüm umudunun kalmadığını, müzakere masasına yeni alternatiflerin getirilmesi gerektiğini gösteriyor. Tatar bu vesileyle çözüm için “iki devlet formülü”nü de tekrar gündeme getiriyor.

Tabii beklendiği gibi, Rum tarafı Maraş açılımını reddediyor ve bunun çözümü zorlaştıracağını öne sürüyor. KKTC içinde de bazı muhalif çevreler bu karara karşı çıkıyor.

Haberin Devamı

Maraş açılımında, ilk aşamadaki envanter çıkarma çalışması, işin nispeten kolay tarafıdır. Esas zorluk bu girişimin gerçekleşmesi için gerekli uluslararası siyasal desteği sağlamaktır.